Bölüm sadece 1 kişiye ihtaf edilebiliyor ama ben 3 kişiye birden ithaf etmek istiyorum. Onlar benim kızlarım, kendilerini biliyorlar :3 <3 Bölüme 22 Ağustos tarihinde başlamıştım ama çok aksaklık çok şey oldu biliyorsunuz. Acele gelmiş bir bölümle yine karşınızdayım yani. Hatalarımı ve eksiklerimi görmezden gelseniz olur mu slşdgkdslşgkslşgslkş
Tao yataktan kalkmış koşturuyordu. Üstünde sadece boxerı vardı. Kendi adım seslerinden hemen sonra duyduğu adım sesleri üzerine adımlarını sıklaştırdı. Yifan arkasından bağırdı.
''Buraya gel!''
Tao kıkırdıyordu hatta kahkaha atıyordu. Kasılarak gülmesi hızlanmasına,koşmasına engel oluyordu. Salon sehpasının yanına geldi ve sehpanın orada bir tur attı. Yifan tam kolunu tutmuştu ki Tao,kolunu büyük pençelerden kurtardı.
''Hahahaha !''
Elini kurtarması büyük bir zaferdi. Yifan yine üzerine o kaz ayağı desenle sabahlığı giymişti. Sabahlığın kavuşmayan iyi yanından kırmızı boxerı görünüyordu. O koştukça sabahlık bir pelerin misali arkasından geliyordu.
''Benden kaçamazsın!''
Küçük evde kaçacak başka yer yoktu zaten. Tao sokak kapısının oradaki antreye gitti ve Bay Uzun Bacak , uzun bacaklarının avantajını kullanarak aradaki mesafeyi sıfırladı. Esmerin arkasında dururken ellerini kapıya koydu ve Tao'nun kulağına eğildi.
''Benden kaçamayacağını söylemiştim.Bunu bilmeliydin.''
Tao kıkırdıyordu.
Yifan sıcak nefesini bıraktığı kulağı es geçip Tao'nun ensesini öptü. Burnunu sürterken birden kapı çaldı.
Bu çok ani olmuştu. Kapının hemen önünde durdukları için kapı zilinin çığırtkan sesi ikisini de hoplatmıştı. Tao gözlerini büyüterek yavaşça arkasına döndü ve Yifan'a baktı. Onun da irkilmekten gözleri kocaman olmuştu. Tao kapı deliğine bakmayı aklına getiremeden -çünkü bayağı irkilmişti- kapıyı açtı ve aralıktan sadece kafasını uzattı. Sonra gözleri tekrar açıldı.
''A-anne?''
Şoktan kapı kolunu bıraktı ve apartmandan gelen rüzgarın etkisiyle kapı kendiliğinden daha da çok açıldı. Yifan'ın da Tao'nun ağzı açık kalmıştı.
Kısa boylu,tombik kadın gülümsüyordu.
''Oğluşum benim!''
Tabiki de yanında Liao da vardı. Yani esmer kızanın babası. (kızan dedim sdgjdskljgs )
Sokak kapısı daha da açılınca iki uzun boylu çocuk kapı ağzında sadece dikilebildiler.
Boxer ve yarım yamalak bağlanmış sabahlıkla.
Manzara normal birisi için çok güzel olabilirdi -beyaz ve esmer tenin uyumu ya da çıkık pelvisler-ama ikisi için de şuan utanç dolu bir andı. Yifan hemen elini sabahlığın kuşağına attı. Önünü iyice kapatarak sabahlığı tekrar bağladı.Kapı ağzına daha çok yaklaştı ve ifadesini düzeltmeye çalıştı.
''Lixi Anne ?''
Kadın yerdeki küçük bavulunu almadan içeri girdi ve Yifan'a sarıldı.
''Ay bana anne dedin...Söz dinle işte.''
Düğünde kendisine anne diye hitap etmesini istemişti çünkü.
''Hoşgeldiniz...Bizi çok şaşırtınız...''
