Neredeyse acıtacak kadar sıkı bir şekilde dolamıştı ellerini belime. Kendime iyice çektim Ecrin'i. Ömrümün sonuna kadar dedim, ömrümün sonuna kadar böyle durabilir, ona sarılabilirdim, elim yanlış tek bi noktaya gitmeden, kötü hiç birşey düşünmeden, yalnızca en masum şekilde sarilabilirdim dedim kendi kendime.
Öylece sarıldık. Hiç birşey demeden. Sadece sustuk, Sarıldık. Bırakmıştı ağlamayı, biraz daha sakindi. Çekti ellerini belimden, geri oturdu sandalyesine. Ve kendimi sonsuz bir boşluğun içinde hissettim. Saniyeler içinde içimi acı kapladı. Üşüyordum, tenimi ısıtan elleri olmadığından. Acıyordu yaralarım, sarmayı bıraktığından. Böylece bende sandalyeme oturup bir sigara daha yaktım. Paketi Ecrin'e doğru uzattım. O da içinden bi dal alıp yaktı. Ve yine sessizlik. "Ben" dedi, "Ben kalksam iyi olur." İsterse biraz daha oturabileceğimizi söyledim.
"Yarın tekrar gelirim,tabi müsaitsen."
Gülümsedi, gülümsedim.
Gerizekalı senden önemli işim mi var diye düşündüm,fakat sadece
"Beklerim." diyebildim. Gitmemesi için ısrar etmedim. Sıkmak istemiyordum. Ve birlikte kapıya doğru yürüdük. Kapıyı açtım, yavaşça merdivenlerden inmeye başladı. Kapıyı kapatıp içeri gireceğim sırada "Mert" dedi. Ona baktım, herşey için teşekkür ettiğini, yarın görüşeceğimizi söyledi. "Ecrin" dedim, "Seni seviyorum"
Gülümsedi, "Seni seviyorum"
Ve gitti. Kapıyı kapatıp içeri girdim. Kendimi zar zor yatağa attım. Afallmıştım. Hadi ben kendimi tutamayıp seni seviyorum demiştim de peki ya o? Cidden seviyor muydu. Kendini fazla kaptırma dedim, belkide öylesine söylemiştir. İçimde tarifi imkânsız bi his vardı. Bir yanım capcanlı, bir yanım ölü. Sensizlik zor be kadın. Ayrılmazsın yanımdan bi bilsen sensizliği. Sen yokken karanlık hakim buralara. Ben ilk kez seninle nefes aldığımı hissettim. Acıyı senin yokluğunda hissettim. Huzuru senin yanında hissettim. Hüzünü tattım, gözümün önünde kıvrandığında hissettim soluğumun kesildiğini. Ve sen gülerken, ben mutluluğu öğrendim. Sevmeyi sen öğretmişken bana, sevgisizliği sende gördüm. Bunca yıldır üşüyen adamı saniyeler içinde ısıtan sendin. İçimdeki sönmeyen yangınları, söndüren sendin.
