Ölmeden önce, "Erkeklere güvenme, Ilgın. Sakın! Yapmacık haraketlerine inanma!" demişti kardeşim olarak gördüğüm insan. Ölmeden önce bile beni düşünmüştü.
Ben ne yapmıştım?
Ölümüne izin vermiştim sanki göz göre göre. Bu kadar acizdim işte. Her şeyim dediğim insanı korumayacak kadar. O ailem olmuştu hep. Beni o gün hastanenin önünde terk eden ailemden daha değerli olmuştu ve ben ailem dediğim insanı koruyamamıştım bir aptal gibi.
Kendimi asla af etmeyeceğim.
Ancak daha erken. Ne için mi? Ölüm için. Mertcan Karadağ'ı pişman etmeden her şey için çok erken. Tek sığındığım, tutunduğum arzuydu intikam. Ve Mertcan Karadağ'ı çok pis pişman edeceğim.
Bekle sen bakalım Karadağ. Bu kötü kız seni yaptıklarına çok pis pişman edecek.
Ilgın; daha bebekken şans daha ilk günden Ilgın'a yüzünü kapamıştı sanki. Ilgın'ın ismini de doğup, büyüdüğü vakıf belirlemişti. Ilgın için ikinci en büyük darbe, eski sevgilisi Ozan'ın onu aldatışıydı. Ve son darbesi ise "Ailem" dediği insanın ölümüydü...
Bir erkeğe olan aşkı yüzünden intihar etmişti o. Mertcan Karadağ. Kimin dönüp bakmadığı bir çocuk ki o. Ilgın'ın bile bazen intikamını unutturmasına sebep olan kestane gözleri, seksi bakışları, uzaktan sayılan baklavalarıyla tapılasıydı o.
Bir kızın intharına sebep olmuştu bu arsız umursamazlığı.
Ilgın ile birleşmeleri için tek sorun Ilgın'ın intikam yemini değildi.
Korkuyordu Ilgın.
Deli gibi.
O dağları temsil eden kahverengi gözlerine dalıp, af etmekten.
Ve bir yandanda Ilgının yeminin altında 'Onu kendine aşık et ve bas tekme kıçına' aşaması vardı.
Ilgın'ın planlarında bir terslik oluşur, ve bu aşk karşılıklı olursa?...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Ilgın Vakası
Fiksi RemajaHerkesin kendine haz, örnek aldığı bir idolü vardır. Çoğumuz için yanıt çok kolaydır. Anne ve babamız.. İşte Ilgın'ın kabusu daha ilk doğduğu gün başlamıştı. Ailesi tarafından terk edilmişti o gün. Ne okuldan döndükten sonra dedikodu yapa bileceği a...