0.3

8K 97 14
                                        




İki genç birbirlerine sanki böcürtlerini görmüş gibi bakıyordu.Harry ve Draco'nun aklında 'Burda ne işi var beni mi takip ediyordu?' sorusu yankılanıyordu.Draco oluşan bu gergin andan kurtulmak istedi.

"Ne o Potter? Beni mi takip etmeye başladın?"

Harry alayla gülerek gözlerini devirdi.

"Kendini bu kadar önemli mi sanıyorsun Malfoy?"

Draco bu sefer ukala bakışlarının altından 'hıh' nidası çıkartıp sırtını Harry'e döndü.Gözleri tekrar Kelid aynasındaydı.

"Küçük Potter öyle demiyordu ama?"

Harry sinirle pelerinini yere fırlatıp Draco'nun önüne geçti.Kelid aynasına sırtı dönüktü.Sonuçta oraya baktığında gördüğü kişi gecenin bu saatinde,bomboş odada tam karşısında canlı canlı duruyordu.

"Şu konuyu açma Malfoy!"

Draco Harry'nin ne dediğini umursamamış bakışlarını aynadan hiç ayırmamıştı.Önündeki çocukla gördüğü yansımayı dikkatlice inceliyordu.Harry bunu farkedip arkasını döndü.Aynaya baktı ve yine aynı yansımayı gördü.

Draco Malfoy tam arkasındaydı.Canlı olarak.Gülümsemiyor kollarını bellerine sarmıyor kafasını omzuna koymuyordu.

Ama yansımadaki çift tam tersini uyguluyordu.Harry Draco'nun da bunu görmesini istedi.Draco'da bir anlığına bunu umut etti.

Fakat iki gencinde birbirlerinin düşüncelerinden haberi yoktu.Birbirlerini gördüklerine hiç ihtimal vermiyorlardı.

Harry merakına yenik düşerek Draco'ya dönmeden sordu;

"Ne görüyorsun Malfoy?"

Az önceki gergin ortam gitmiş yerini yumuşak ses tonları almıştı.

"Bilmek istemezsin Potter.Sen ne görüyorsun?"

Harry iç çekerek ellerini ceplerine soktu.

"Bilmek istemezsin Malfoy"

Draco tam önünde duran bedenin baskını hissetti.2 tane Potter vardı.Biri arkasından ona sarılıyor biri önünden aynaya bakıyor.

"İmkansızı görüyorum"

"Bende"

Harry aldığı cevapla birden Draco'ya döndü.Yakınlardı.Fazla yakınlardı.Zümrüt yeşilli ellerini ceplerinden çıkarttı ve hiç beklemedik bir şekilde Draco'nun boynuna doladı.

"Malfoy.."

Draco gözlerini bir an olsun bile Harry'den çekmiyor,nefeslerini hizaya sokmaya çalışıyordu.Birbirlerine sürtünüyor olmalarını umursamıyor kalbinin en derinliklerinden gelen o güçlü duyguyu hissetmeye çalışıyordu.

"Evet Potter?"

Draco'nun boğuk çıkan sesi Harry'i o kadar çok etkilemişti ki,bir an bayılacağını hissetti.Bu yakınlaşmada arzu yoktu.Saklı kalan duygular ön plandaydı.İki gençte bundan korkuyordu.Birbirlerini sevmekten,hissetmemeleri gereken şeyleri hissetmekten,zorla düşman olmalarına rağmen bunun zamanla sevgiye dönüşmesinden korkuyorlardı.

Harry tam dudaklarını araladığında platin saçlı çocuğun gözleri oraya kaysa da gelen sesle elektrik çarpmışçasına ayrıldılar.

Ayak sesleri gittikçe yaklaşıyor ve ikisininde birbirlerine endişeyle bakmalarına sebep oluyordu.

"Görünmezlik pelerinini al!"

Draco fısıldayarak Harry'i harakete geçirdi.Pelerini aldı ve ikisinin üstüne örtüp odanın sonunda kalan duvarlara yaklaşıp aynadan uzaklaştılar.Yan yana olmalarına rağmen pelerin onları kapatmaya yetmiyordu.

"Biraz daha eğil boyun çok uzun ayakların gözükecek Malfoy!"

"O zaman dibine girmem gerekicek Potter!"

"Yakalanmaktansa gir Malfoy"

Fısıldaşarak ettikleri kavga son bulmuş Draco Harry'nin dediğini yaparak ona biraz daha sokulmuştu.

Odanın kapısı yavaşça aralandı ve içeriye asasının saçtığı ışıkla simsiyah cübbesine rağmen bembeyaz yüzü aydınlanan Severus Snape girdi.Harry ses çıkartmamak için elini ağzına koymuş gözlerini sıkıca kapatmıştı.

Çünkü Draco Malfoy bu yakınlıktan faydalanıp kafasını Harry Potter'ın bembeyaz boynuna gömmüş emiyordu.

Scared Pottah? - Drarry Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin