AŞK DALGASI 2

25 4 2
                                    


Medyada Melisa'nın abisi Çağatay

İyi okumalar :-) ;-)

××××××××××××××××××

Yeni okulumda ilk 3 ders'i başarıyla attlattım,tabii dersler sevdiğim ve ilgilendiğim dersler olduğu için çabuk geçmişti. Tenefüste kantine inip yiyecek ve içecek alıp tekrar yukarı sınıfa çıkmaya başladım. Hem merdiven çıkıyorum hem de kaşarlı tostumdan ısırıyordum. Sınıfımın kapısından içeri girdim ve sırama ilerlemeye başladım. Sıramın başına geldiğimde ağzım açık kaldı. Çünkü bu sabah merdivenlerde çarpıştığım ukala,dağ ayısı kılıklı manda benim sıramda oturmuş,başını sıraya koymuş telefonuyla ilgileniyordu.

"Senin benim sıramda ne işin var!!?" Gerçekten bu ukala,dağ ayısı kılıklı manda'nın benim sıramda ne işi vardı. İlk kafasını koyduğu sıradan kaldırdı sonra da kafasını bana doğru yavaşca çevirdi. Allah'ım o nasıl bi bakıştır,resmen beni benden aldı. 'Ne diyosun sen burda bi olay var farkındaysan sevgili Melisacım (!)' İç sesimin beni uyarması ile tekrar bulumduğumuz duruma geri döndüm.

"Asıl senin bu sınıfta ne işin var ve bu sıra nereden senin sıran oluyor!?" Bu ukala dağ ayısı kılıklı manda beni gittikçe sinirlendiriyordu.

"Bu sıraya ilk ben oturdum ve asıl senin bu sınıfta ne işin var!!?"
Artık sinirkerim en üst seviyedeydi. Biz sınıfta kavga ederken bazı yüzler bize odaklanmaıştı. Ya ne bakıyosunuz pire s*ken deve görmüş  gibi.

"Bak kızım ilk önce çarptın özür dilemedin,sonra geldin benim sınıfımda benim sıram hakkında bana hesap sordun. Bana bak sen fazla oldun ama. Sen kimsin de koskoca Burak Altın'a hesap sorup,sesini yükseltiyorsun.!!!!!?" İşte buna çok şaşırdım. Ne yani şimdi bu ukala,dağ ayısı kılıklı manda'nın adı Burak mıydı? Neymiş efendim sesimi yükseltmiycekmişim. Ya sen hangi hakla benim ses tellerimin ayarlarına karışıp sesimi yükseltip yükseltmememe karışırsın. Tam ağzımı açmış laf edecekken derse girme zili çaldı ve sınıf dolmaya başladı.

"Seninle sıram konusunda kavga etmiycem,ya kenera kayarsın ya da köşeye geçmem için yol verirsin." Yavaşca sağa döndü ve benim köşeye geçmem için bana yol verdi. Yerime geçerken mırıldandığını duydum.
'Allah'ım benim ne suçum vardı da bana bu manyak'ı gönderdin?,bak hala sıram diyor ya çıldırıcam.' Söylediklerini duyduğumda gülümsemeden edemedim. 'Çocuk sana manyak dedi sen gülüyosun. Nasıl bir yerdeyim ben?.' İç sesimde ordan konuşmaya başladığına göre şu anda sakinim ve iç sesimin bu sakinliğimi bozmak için birşeyler yaptığını anladım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sonunda okul bitmiş ve yavaş yavaş herkes dağılmaya başlamıştı. Ben de okuldan çıkmış okulun azıcık ilerisindeki otubüs durağına doğru ilerledim. Birkaç adım daha attığımda yanımda camları ve kendisi siyah olan bir araba durdu. İçinden biri çıktı. Dur bi dakka,ya bu ukala dağ ayısı kılıklı manda'nın burda ne işi vardı.

"Bin arabaya." Bu da ne demek şimdi. O kimde bana emir veriyordu.

"Hayır binmiycem." Dedim kararlı bir sesle. Bu cevabımla sinirlenmişti. Bunu sinirden damarları gözüken boyun ve ellerinden anladım.

"Ya bu arabaya binersin ya da seni hiç istmediğin yollarla zorla bu arabaya bindiririm!!!." Dedi ve sesini biraz yükselterek.' Ne yükseltmesi böğürdü çocuk resmen.'diyen iç sesimi susturdum ve Burak'a pardon pardon ukala,dağ ayısı kılıklı manda 'ya dönüp;

"Off tamam. Nereye gidicez?." Diyetek bıkkın bir sesle konuştum ve onun bana verdiği cevapla resmen şok oldum.

"Merak etme seni 365 yerinden bıçaklamam,gelinlik giydirip tecavüz etmem,ya da seni öldürüp göle yuvarlamam. Sen bin ben götürürüm gideceğimiz yere." Oha çocuk tam bir psikopat çıktı. Arabay'a bindim,emniyet kemerimi taktım ve arabanın sağ tarafındaki camdan dışarıyı izlemeye başladım.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~\

Sessiz geçen araba yolculuğumuz bi deniz kıyısında,sahilde son bulmuştu. Ne işimiz vardı bizim burda. Acaba beni boğup suya mı atıcak. Saçmalama Melisa napıcak. Hem burada insanlar var.
'Ayy.. iyice paranoyaklaştın sen. Bi bekle bakalım ne diycek.' İçeriden bana seslenen iç sesimin haklı olduğuna karar verdim ve saçma sapan seneryolar yazmaktan vazgeçtim.

Burak'a baktığımda sahildeki banklara doğru ilerlediğini ve oturduğunu gördüm. Ben de onun yanına doğru  ilerleyip yanına oturdum. Birkaç dakikalık sessizlliğin ardından merak ettiğim soruyu sordum;

"Neden geldik buraya?" Sanki bu soruyu sormamı bekliyormuş gibi hemen cevap verdi.

"Bugün kü olayları konuşmaya.İlk önce beni tanımıyorsan tanıtayım. Ben Burak ALTIN ve bana asla bulaşmak istemezsin,bugün okulda yeni olduğun için alttan aldım ve üstüne gelmedim. Eğer bir daha bana milletin içinda ya da yakınlarımın yanında sesini yükseltirsen o ses tellerini bir daha asla göremezsin. Umarım bu uyarım senin için yeterlidir Melisa BATUN!." Onca kelime söyledi ama ben sadece benim adımı nerden bildiğine şaşırdım.

"Sen benim ismimi nerden biliyorsun?" Bu soru sanırım yine beklediği sorulardan biriydi. Çünkü hemen soruyu yanıtladı.

"Benim bilmediğin hiçbir şey yoktur ve ben istediğim her zaman istediğim herşeyi öğrenirim." Bu cavabı beni şaşırtmadı. Ne de olsa böyle bir ukala,dağ ayısı kılıklı manda'dan da bu beklenirdi. Kabadayı,ben tehlikeliyim diyen bakışlar...Kendimi bildim bileli böyle insanlardan pek hoşlanmam. Hızlıca ayağı kaltığında gittiği yere baktım. Doğruca arabaya doğru gidiyordu. Ne yani bu kadar yolu buraya sadece bu konuşmayı yapmak için mi geldik?

"Hadi ama akşama kadar seni mi bekliycem ben? Ya arabaya binersin ya da seni burada bırakırım kalırsın." Dedi ve yine beni sinirlendirmeyi başardı. Off'layarak yerimden kalktım ve arabaya doğru ilerledim.
Araba'nın yanına geldiğimde Burak'ın yanındaki koltuğun kapısını açtım,içeri girip oturdum ve emniyet kemerimi bağladım.

Araba'da sessiz geçen birkaç dakika'nın sonunda bu sessizliği telefonumdan gelen mesaj sesi bozdu.

Gönderen:Abicik
Nerdesin. Okul dağılalı 1 saat oldu. Nerde kaldın?

Abimin mesajını okuduğumda okul çıkışında kimseye haber vermediğim aklıma geldi ve hemen abime mesaj attım.

Gönderilen:Abicik
Abicim okulda tanıştığım bir arkadaşımla beraberdim. Haber vermeyi unutmuşum. :-)

Mesajı gönderdikten sonra arabanın önümdeki camından gittiğimiz yere baktım. Ama bu mahalleler bizim evin birkaç sokak ilerisindeki mahallelerdi.

"Sen benim evimi nerden biliyorsun?" Sanki ona ben çift cinsiyetim demişim gibi bi bakış attı. O anda anladım sahilde konuştuklarımızı.
'...ben istediğim her zaman istediğim herşeyi i ögrenirim..'
Kendi düşüncelerimden kuruldum ve araba'nın evimin önünde durmasını bekledim. Araba evin önünde durunca kapıyı açtım ve tam inecekken Burak'ın eli benim sol kolumu tuttu ve ben de o an ki reflex ile kafamı hızlıca ona döndürdüm. Keşke döndürmeseydim. Çünkü Burak'ın burnu ve benim burnum birbirlerine değiyorlardı.

AŞK DALGASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin