Yare'den
O adama gıcık olmuştum. Sanki beni bulabilecekti. Bu kadar insanın içinde beni bulmayı nasıl becericek çok merak ediyorum gerçekten.
Aklıma annemin telefondaki dedikleri ve sesi gelince yeniden koşmaya başladım. Bir kaç dakika taksi bekledim. Bir taksi yaklaşınca bağırıp onu durdurdum. Adresi söyleyip çok hızlı gitmesini söyledim.
Acele ederek parayı verdim. Bavulumu arabadan zorla çıkarttım ve koşmaya başladım. Konağın önüne geldiğimde babamın adamları elimdeki bavulu alıp kapıyı açtılar.İceri girdiğim.
Babam tam karşımdaydı. Annem koltukta ağlıyordu. Yengem ve sacid abim onun yanında oturup onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Boran abimse ortalıklarda yoktu. Babama bakarak;
- baba noluyor burda? Boran abim nerde? Diye bağırdım. Babam beni gördüğüne şaşırmıştı. Beni beklemiyordu herhalde.
- Yare! Senin ne işin var burda? Kim çağırdı seni? Çabuk istanbula geri dön! Diye bağırdı. Babam bana ilk defa bu kadar çok bağırmıştı. Nedenini anlayamadım.
- baba burda neler olup bittiğini öğrenmeden hiç bir yere gitmiyorum! Diye bende bağırdım. Neydi babamın bana bu kadar çok bağırmasının sebebi.
-sana burdan git dedim Yare! Kararlarımı sorgulama!
Ağzımı açıp bağırmaya başlayacaktım ki hizmetçimiz gelip;
- ağam hakkı ağa geldi. Seni görmek isterler. Dedi ve gitti. Arkasından babam;
- tam zamanında geldi lanet olası herif. Dedi ve gitti. Kimdi bu hakkı ağa. Babamı beklemeye başladım.
5 dakika sonra babam ve bi adam çıktı hakkı ağa bu olmalıydı herhalde. Beni süzdükten sonra bana;
- kız sende akşam bahçede ol. Oğlum senide görsün.dedi. Bu adam neydi böyle? Niye beni görüceklermiş ki?
Babam onu geçirdikten sonra yanıma gelip;
- aferin Yare! Aldık başımıza belayı! Ben sana git dedim dime! Niye bana bunları diyordu ben anlamamıştım hayla. Babam derin bir nefes alıp verdi sonra;
- artık yapacak bir şey yok. Akşama orda olmak zorundasın. Dedi. Acı dolu bir bakışla bana bakıp gitti. Ama ben hala neden böyle olduğunu anlamamıştım.
Annemin yanına gittim. Annem hala ağlıyordu. Onun yanına gidip yengemi kaldırdım ve benim oturmak istediğimi söyledim. Yengem yandaki koltuğa geçince bende onun yanına oturup anneme sarıldım. Annem bir anda beni yere fırlattı.
-sen sakın bana sarılma bana dokunma bile ben senin annen değilim! Dedi. Biliyordum. Bunların hepsini biliyordum. Sadece belki değişmiştir diye düşünmüştüm. Ama hala beni sevmiyor ve kızı yerine koymuyordu. Bunları biliyordum ama bir kere daha ondan duymak canımı çok acıttı.
Hemen ayağa kalktım ve yürüneye başladım. Ona kalbimin ne kadar kırıldığını belli edip sevindirmiycektim. Biraz daha yürüdüm merdivenlere ulaşmıştım. Zarzor merdivenleri çıkıp odama kendimi attım.
Ağlıyordum. Bu zamana kadar neler yaşadıysam hepsi beynimin içinde dolaşıyordu. Annemin ve abilerimin beni dövmesi ve benzeri şeyler. Biz kavga ederken annem hep abimleri tutar sonrasında beni döverdi. Babana söylersen seni daha kötü döverim derdi. Bende korkar söylemezdim. O yüzden istanbulda kalmak ve orada hayat sürmek istiyorum.
Ben hıçkıra hıçkıra ağlamaya devam ederken kapıyı tıklatıp yengem girdi. Bana sıkıca sarıldı. Sacid abimin karısıydı. Onu çok severdim onu olmayan ablam yerine koyardım. Geldiği günden beri o da beni severdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK UĞRUNA
RandomAşkları uğruna herşeyi karşısına alabilecek bir çift. Onların aşklarına karşı çıkan aileler. Mafya oğlu Vural Sönmez aşirete damat, aşiret kızı Yare Karaoğlu mafyaya gelin olabilecek mi?