Dirty Cow ● Hemmings

2.9

Zil çaldığında hızla kapıya koştum ve elimi kapının kulbuna yerleştirdim. Şu an da hemen burada heyecandan ölebilirdim. Ama önce yapmam gereken bir şey vardı.

Tüm oksijeni içime çektim ve yavaşça kulbu aşağı indirdim.

Luke aniden içeri dalıp, beni kollarının arasına aldığında, gülümsedim. Benim için endişelenmişti.

"Güzelim, iyi misin?" Sesinin tınısı o kadar hoştu ki, onu öpmemek için kendimi zor tutuyordum.

"İyiyim, Lukey."

"Ne oldu?" Geri çekildi ve yüzümü avuçlarının arasına aldı.

"Sadece seni istedim." Gülümseyerek dudaklarını alnıma bastırdığında, gözlerimi kapadım.

"Pekala, iyiysen sorun yok."

"Aslında..."

"Aslında?"

Gözlerimi açtım ve alt dudağımı dişlerimin arasına aldım. Gözlerim direk piercingine kaymıştı.

"Sanırım şu piercingini vücudumda gezdirme olayınıda istemiş olabilirim." Dediğim şeyle aniden gözlerini büyülttü ve ağzını hayretle açtı.

"Sikeyim, sen ciddi misin?"

Cevap vermeyip sadece ona baktığımda, imkanı varmışçasına gözleri daha da büyüdü.

"Ciddisin!"

"Kes ve öp beni." Gözlerimi devirmeme fırsat vermeden hızla beni kucağına aldı ve öpmeye başladı.

Bacaklarımı beline doladığımda, elleri direk kalçalarımı bulmuştu.

Elimin biri saçlarına, diğeri ise karnına gitmişti. Parmağımın altında ki kaslar gerildiğinde, dudaklarım kıvrıldı.

Hızla merdivenleri tırmanırken, tek düşündüğüm onun olmaktı.

Sonunda doğru kapıyı bulup beni yatağa bıraktığında, hızla açtığım bacakların arasına yerleşti.

Uzun öpücüğümüzü nefes almak için kestik. Bu sırada yüzünü, yüzüme sabitleyip, gözlerimin içine baktı.

"Bundan emin misin, Maya?"

"Eminim, Luke. Senden başka kimsenin olmak istemiyorum. Seni istiyorum. En derinimde, Robert." Dediğime kendi kendime gülümserken, gözleri parladı. Mavi, okyanusu andıran gözleri ışıldıyordu. Ve ben o okyanusta sadece kaybolmak istiyordum.

"Seni en derininde hissedeceğim, Maya."

Dudakları bu sefer boynumla buluştuğunda elleri, üstümde ki tek parça elbiseyi çıkarıyordu. Elbise sonunda üstümden çıktığında, sadece alt çamaşırımla kalmıştım. Sütyen takmaktan nefret ederdim.

Ellerim tişörtünün ellerine gitti. Fakat o an da Luke boynunu kaldırıp, beni süzdü. Gözleri hayranlıkla ve aşkla bakıyordu. Bu beni utandırmıştı.

"Sikeyim, sikeyim, sikeyim. Daha fazla dayanamayacağım."

Hızla üstünde ki tişörtü fırlattı ve tek hamlede altında ki eşofmanı çıkarttı. Sadece baksırıyla kaldığında, nefes kesici vücuduna baktım. Sikeyim, sikeyim, sikeyim mükemmeldi.

Dudakları göğüslerimi buldu ve onlara küçük ısırıklar bırakmaya başladı.

Tırnaklarım da omuzlarında gezerken, inlemelerimiz birleşiyordu.

Dili göğüslerimin arasından karnıma ve oradanda kasıklarıma doğru indi. Bir eliyle iç çamaşırımı indirirken, diğeriyle de bacaklarımı okşuyordu.

"Lucas.." diye mırıldandığım an da dilini içimde hissettim. Omuzumda ki parmaklarımı sırtına geçirirken tek düşündüğüm bulutlarda olduğumdu. "Lucas, h-hadi."

İnlemelerim artarken, çiziklerimde artıyordu. Canının yanmadığını ise "Maya.." diye inlemesinden anlıyordum.

Sonunda dilini çekti ve oraya ufak bir öpücük kondurdu. Tam rahatça kendimi bırakıcakken, aniden içime girmesiyle çığlığı bastım.

O-o sikeyim, harikaydı.

Başında yavaşça hareketlerine başlamışken, alıştırdıktan sonra hızlandı. Tek bacağımı beline doladım ve daha rahat hareket etmesini sağladım.

Ellerimi tepemde birleştirdiğinde, başımı geriye atarak çoktan kendimden geçmiştim.

Dudakları göğüslerime ve karnıma minik ve yumuşak öpücükler bırakırken, alt tarafta ki olay ise daha sert ve arzuluydu.

"Maya, sikeyim. Bebeğim, sen. Ah, ulu tanrım!"

Luke, bir yandan küfür ederken bir yandan da inliyordu.

"R-robert."

Bir kez daha sertçe içime girdiğinde, aynı an da geldik.

Üstüme yığılırken, terli vücutlarımız çoktan yorgunlukla uyuşmuştu.

Dudaklarını omzuma değdirdi.

"Seni seviyorum, Maya."

Siktir, çok utandım *yüzünü kapatan maymun emojisi*

Bu bölümü yazmak zordu. Bu şeylerde pek başarılı değilimdir de dkdbkddhjdmd

Sonunda seviştiler dediğini duyar gibiyim, ki bence de kdhdjdkd

Bu bölüm @mikeysteddy , @iharrystyles ve @malumiscool 'a ithaf edilmiştir.