TANIŞMA
Nicole ve Bulut aynı sınıftalar.Pek iyi anlaştıkları söylenemez.Çünkü kişilik açısından benzer yönleri yok.Özelliklede erkekler konusunda.Nicole ailesinin yegane(tek) kızı ve erkeklere fazla düşkün,onların dikkatini tahrik edici yönde fazla çekmek çabası içinde.Bulut ise tam tersi mahfuz(saklanmış, korunmuş, korunan,saklı) ve dersleriyle ilgilenen, yanından bir erkek geçerken bile başını öne eğip yerdeki taşların desenlerini incelemeye koyuluyor her zaman.Nicole gibi Bulut'un konuşmaları hafif değil.Nicole yanşak(yersiz ve çok konuşan),Bulut ise gerçekten etkileyici ve zeki bir tavırla konuşuyor.Nicole tanıdığı veya tanımadığı erkeklere karşı fazla samimi ve elini kolunu karşısındaki erkeğin omzuna koyarak konuşuyor,Bulutsa kitaplarını kucaklamış göğüs ve karın hizasında tutup kitaplara sarılarak,kaşlarını çatarak ve sadece gerektiği kadar kısa ve öz konuşuyor.Böyle davranarak dikkat çekmemeye çalışıyor ama bu tavırlarıyla erkekleri daha çok etkilediğinin farkında değil.Ama davranışlarının ölçülü olması yapısında var.Bunu bilerek yapmıyor.En azından Nicole gibi değil de farklı ve daha güzel bir şekilde dikkat çekiyor.Bulut,Nicole'ü kısa süredir tanıyor olmasına karşın onun bu davranışlarıyla sıkıntıya gark(boğulmak) olmuş durumda.En başından Nicole'ün kendisine menhus(uğursuz) geleceğini düşündü ama hemen her konuda menfi(olumsuz, negatif) düşündüğü için bunu da fazla önemsemiyor.
Nicole'ün tersine Bulut'a bakan erkeklerin aklına hiç cinsellik gelmiyor.Nicole de bunun farkında ama,o işin zevk kısmıyla ilgilendiği için erkekleri sadece cinsel yönde etkilemekle ilgileniyor.
Bütün bu zıtlıklara rağmen hala arkadaş olarak devam ediyorlar üniversite hayatlarına.
Her sabah olduğu gibi yine kantinde simit yiyor ve çay içiyorlar.Nicole her sabah aynı şeyi yaptığını bilmiyormuş gibi ilk önce bir simit alıyor,doymuyor sonra tekrar simit için sıraya girip bir simit daha alıp yemeye çalışıyor.Yine her sabah ki gibi ikinci simidin yarısındayken ders saati geliyor ve simidi yarım kalıyor,beceriksiz bir şekilde yarım simidi peçete parçasına sarıp çantasına umursamaz bir şekilde atıveriyor.
Bu sabah bir şeyi denemeye karar verdi Nicole.İki simidi birlikte alıp öyle oturdu masaya.
Elif'de her sabah oturacak masa bulmasına rağmen bu sabah bulamadı.Bulut ve Nicole'ün masasındaki üç sandalyeden biri boştu.Elif mecburen bütün cesaretini toplayıp yavaş yavaş masaya yaklaştı ve son derece kibar ve ince bir sesle;
-Pardon.Boşsa oturabilir miyim?
Nicole ve Bulut aynı anda sıcak bir tebessümle;
-Tabii oturabilirsin.
-Teşekkür ederim.
Nicole ve Elif'in çok ortak yönü vardı özellikle de erkekler konusunda.Masanın yanından geçen her erkeğe gözlerini kısarak ve baştan çıkarıcı bir edayla bakıyordu.O lahza(an) onun gözlerine denk gelen erkek de o sexy kızdan kendini alamayıp göz kırpıp geçiyordu.Bu da Elif'in gururunu okşuyordu. Elif'in önünden geçen erkeler Nicole'ün arkasına denk geliyordu ve Nicole'de Elif'in sürekli değişen yüz ve göz ifadesi karşısında arkasına bakmadan edemiyordu.Her arkasına dönüşünde Elif'e yiyecekmiş gibi bakan erkekleri gördükçe çıldırıyordu.Çünkü o kadar uğraşmasına rağmen erkekleri Elif kadar etkileyememişti hiçbir zaman.Aslında Elif gibi etkilemeye çalışacağına Bulut gibi etkilemeye çalışsa daha çok etki bırakacaktı ama ...
Elif gruba böyle dahil oldu.Bulut yeni gelen arkadaşından yine pek fazla hoşlanmamıştı.Çünkü o da aynı şekilde erkeklere çok düşkündü.Bunu ilk günkü yaptığı göz hareketleriyle de su yüzüne çıkarmıştı.Bulut bu sefer, sadece Nicole'ün değil Elif'inde kendisine menhus geleceğini düşünmeye başlamıştı.Bulut son günlerde bir ikilemin içindeydi.Hayat kadını gibi davranan ve bundan büyük zevk ve mutluluk duyan kızlarla aynı grupta olmaktan çok utanıyordu.Onu tanımayan biri dışarıdan baktığında kesinlikle Bulut'un da bu tarz bir kız olduğuna inanacaktı.Ama tanıyanlar çok farklı düşünüyorlardı.Bir yandan gruptan çıkmayı düşünürken bir yandan da bu grupta kalmaya devam edip, onları sürekli uyarıp, etik davranmaya yöneltecekti.Birinci seçeneği uygulamaya gönlü el vermiyordu.Hem o kızların hayatını zehir etmelerine izin veremezdi.Sonuçta herkes hayata bir kere geliyordu ve yapılan hatalara kesinlikle geri dönüş yoktu.Bu dünya da ve öbür dünya da yapılanların izleri insanların üzerine hiç bırakmamak üzere yapışıyordu.Nicole'ün hayat kadınları hakkında ki merak ettiği şeyleri ve aynı zamanda bunu denemek istediğini Bulut'a da anlatmıştı.Bulut bunları duyunca hiç şaşırmamıştı.Hatta böyle bir şeyi ne zaman söyleyecek diye bekliyordu.Bu sözlere karşılık hiç bir tepki vermedi ama sadece,Nicole'e acıdı...
Böyle bir şeyi denememesini,denerse çok büyük bir hata yapacağını ve geri dönüşü olmadığını...Geri dönüşü olsa bile bir daha eski,güzel hayatını sürdüremeyeceğini anlatmaya çalıştı.Ama Nicole'ün tepkisi,Bulut'un geri kafalı olduğuydu.Annesi ve ninesi gibi ona dikilmiş öğüt vermeye çalışıyordu işte.Zaten Bulut'dan ne beklenirdi ki.O hep temiz,düzenli,düzgün bir kız olmaya çalışsın,hiç hayattan zevk alma yönüne bakmasın.Maceraya atılmaya kalkmasın...Sıkıcı biriydi.Çok sıkıcı.Ama bu düşüncelerine rağmen Bulut'dan uzaklaşamıyordu.Kendi kafasına uymasa da canı bir şeye sıkıldığında dertleşeceği tek insan oydu.Çünkü kendisi gibi davranan arkadaşları Nicole'ü teselli ediyorum gibi görünüyor ama özünde dalga geçiyorlardı.Bulut her zaman empati kuruyordu.Bunun sayesinde Nicole'e de yardım edebiliyordu.Onu rahatlatıyordu.
Bulut'un da Nicole gibi uçuk merakları olmuştu elbette.Ama bunu zekasını kullanıp,empati kurarak köreltti. Sürekli kitap okuyor ve araştırma yapıyordu.Empati kurabilmenin en kolay yolu çok kitap okumaktı.Kitap okuyan kişi hiç farkında olmadan bile empati kurabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O...(n)lar
Novela JuvenilTavandan yere doğru büyük bir ovallikle iniyor tam ortasında üzerinde taşlar olan tokalarla tutturuluyordu.Zarif bir kadının gece elbisesinin eteğini andıran bir şekilde de yere doğru nazikçe dökülüyordu