Çıkışta gülümsedi şebek. Ulan odun ben gelmiyorsam sen gel. Neyse inatçı galiba. Uğraştıracak. Kalbim uzun zamandan sonra bu kadar farklıydı. İçime birden mutluluk çöküyordu. Yüzüm I want to play game gülüşü gibiydi. Of Emir de bir yandan yazıyor. Ne var ne ne ne ne diye telefonu açmaktan ben bunaldım o hala bunalmadı. Servise bindim ama aklım Kaanın son bakışındaydı. Servisteki en bestlerimden Hakan geldi.
-Noldu lan sana ağzın kulaklarında?
-Anlatırım bir ara.
Eve geldim ne ders çalışabiliyorum ne başka bir şey yapabiliyorum. Kaan Kaan Kaan. Mesaj atar atmaz cevap atıyordum tabiki de Elife de rapor veriyordum mecbur Kübra da okulda öğreniyordu. Mutluydum. Aşık oluyordum. Neyse bugün cumartesi ve Kaanın doğum günü bir hediye alayım. Fenerbahçeliymiş. O zaman Fenerium yolları taştan uçur beni sebastian. Gittim seçtim bir sweat shirt. Pazartesi okula gittim Allahım veremiyorum hediyemi. Of ne salağım. Kaana mesaj attım arkadaşlarım getirse diye. Çocuk kesin gülmüştür. Peki dedi. Kübrayla Elif gitti Allahhhh.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİKİMSONİK AŞK
RomanceAşkı bulduğumuz anda kaybettik. Tam her şey bizim hayallerimize uygun haldeyken. Çok sevdiğimizden belki de. Ama her yolu birbirimize çıkan sonsuz ve gerçek bir hikâye... Seni hala çok seviyorum Kaan.
