Okul birincisi açıklanıyor!

15.8K 638 45
                                    

SELAMUN ALEYKUM
KARDEŞLERİM. HİKAYE ÖNCEDEN YAYINLANMIŞTI. DÜZENLENMİŞ OLARAK TEKRAR BAŞLADIM. İNŞALLAH GÜZEL SONUÇLANIR. YORUM YAPMAYI LÜTFEN UNUTMAYIN. DÜŞÜNCELERİNİZ BENİM İÇİN ÖNEMLİ... İYİ OKUMALAR DİLERİM HERKESE...😊

Hira"Anne benim hemen çıkmam lazım kahvaltımı yaparken şalımı ütüler misin ?"

Annesi biraz itiraz etsede biricik kızına kıyamadı ve hemen ütülemeye başladı.
Hira çok heyecanlıydı. Bir yandan yemeğini yiyor hızlıca, bir yandan da düşünüyordu. Acaba birinci olabilecekmiyim diye. Düşüncelerine bir son verip yemeğe odaklandı. Sonrada annesinin ütülediği şalı alıp hızlıca taktı. Annesine teşekkür öpücüğü verip evden çıktı.
Durağa geldiğinde Yusuf'u görmüştü. Yine aynı sorular kafasını kurcalıyordu. Yusuf da orada  bir kızla çok samimi bir şekilde konuşuyordu. Kızın ona asıldığı çok bariz ortadaydı ama o hiç istifini bozmuyordu. Hira içinden " Iyy midem kalktı şunlara bak ya sokak ortasında bu kadar samimi olunur mu be! Neyse sakin ol Hira, bunlar seni ilgilendirmiyor" deyip iç sesiyle olan konuşmasını bitirdi. Nihayet otobüs gelmişti. Sadece bir tane boş yer vardı. Yusufla Hira göz göze gelip koltuğa baktılar.İkisi birden belli etmeden hızlı adımlarla boş koltuğa doğru yürümeye başladılar veee Hira oturmayı başarmıştı "İşte zafer benim" demişti. Fakat bunu sesli söylediğinin farkına varınca ağzını elleri ile kapadı çok utandı. Yanakları ateş aldı sanki. Yusuf "Her zaman zafere ulaşamazsın hanımefendi okulda görüşürüz."Bence sussan daha iyi olur, bay(!) ukala" Hira bizzat hep demek istediği sözcükleri kullanmıştı. Hiç olacak şeymiydi psikopatın birine bulaşmıştı. "Yine çenemi tutamadım." diye içinden kendine kızıyordu. Yusuf "ukala demek peki ben sana bu lafını ödetirim Hira hanım" deyip başka yöne bakmaya başladı. Hira ise şu anlık takmıyordu onu ama bir yandan da düşüncelerine engel olamıyordu.

Şu bölümler seçildi seçileli hep rekabet halindelerdi. Kesinlikle birbirleriyle muhatap olmazlar ama bütün sınıf bilirdi birbirlerine beslediği nefreti. Nefret, ağır bir kelime olsada hissettirdikleri buydu. Sınıfın çalışkanları olduklarından notlar onlardan istenir, sınav öncesi dersler iki kişiden dinlenirdi. Resmen sınıf Yusuf'u destekleyenler ve Hira'yı destekleyenler olarak ikiye ayrılıyordu. Yani lisede nasıl bir farklılık olsun ki zaten sınıf için. Kendilerine buldukları eğlenceleriydi bu iki insan. Gruplaşma hat safhadaydı anlayacağınız. Sınav sonuçları açıklanır, kim yüksek aldıysa alkış tufanı kopardı sınıfın yarısında. Yüksek alan kişinin zafer bakışı yok mu... Zaten göz göze geldikleri anlar; birincisi sınav öncesi, ikincisi de notların açıklandığı zaman. Karakterleri apayrıydı zaten. Yusuf hem çalışkan hem de yakışıklı olması dolayısıyla bir popülerliği vardı okulda. Hira'nın ise sayısal sınıflarda tanınırlığı yüksekti. Hira ağırbaşlıyken, Yusuf onun tam tersiydi. Zorbanın tekiydi. Okula patronluk taslayan, cezaları kendi usulünce kesen, istediği olmadığında çılgına dönen bir deli dahi diyebiliriz.

Sonunda okula gelmişlerdi kapıdan girecekken ikisi birden davrandı sonra Hira bir daha muhatap olmamak için yol verdi. Yusuf ise hafif sırıtarak "Ha şöyle " diyerek sırıtışını kahkahaya çevirdi Hira ise bu duruma sessiz kalamayıp "Ukalalık yapasın diye vermedik yol, bunu kalın kafana sok " Yusuf "Haydaa şimdi de kalın kafalı olduk, harbi kızım sen beni delirtmek için mi geldin bu liseye. "

Hira sinirlenip hızlıca merdivenleri çıktı sınıfına yönelirken arkasından gözlerini kapatan biri olduğunu fark etti "Sedaaa" uzun zaman görüşmüyolarmış gibi sıkıca sarıldı." Hadi aşağı inelim tören başlamak üzere"
Hızlıca aşağıya inip sıraya geçtiler. "Evet sevgili öğrenciler ilk üçe girenleri açıklayalım sonra karneleri dağıtacağız."

Sınıf sırasına gelirsek bi grup Hira'nın arkasında diğer grup Yusuf'un arkasında yerini almıştı. En ön sıra onlara aitti yani. Hira derin bir nefes alıp Yusuf'un bakışlarına karşılık verdi.
Müdür ise ilk olarak okul üçüncüsü ile başladı ve bir alkış yükseldi tüm sınıflardan.
"Üçüncüyü açıkladığımıza göre önce okulumuzun birincisini açıklayalım ve ardından ikinciyi de beraber söyleyelim. Evet sevgili öğrenciler, okulumuzun birincisi 98,78 puanla, Yusuf Akayy, (okulda alkış tufanı koptu o sıra. Tezahhüratlar havada uçuyordu.) ikinci öğrencimiz ise Hira Deniz Aycan puanı ise 98,75!! (Tekrar bir çoşkulu alkışla sesler yükseliyordu)
Tebrik ediyorum arkadaşlar sizi, bu kadar yakın  ortalamalar biz de beklemiyorduk. Bize de süpriz oldu ve okulumuz öğrencilerinin başarısı bir kez daha kanıtlandı sizin sayenizde!

Hira o sıra şoklar içerisindeydi
Seda "Hira üzülme neredeyse hiç fark yok aranızda hem sen tıp fakültesi hedefliyorsun, kazanırsın da inşallah sıkıntı yapma kendine bu kadar."dedi
"Sorun bu değil ki şimdi gelip bir sürü bıdı bıdı yapıcak başımda yaa" "Kovalarım ben onu kardeşim" diyerek hafifçe gülerek gözlerini devirdi. Derken tamda yanımızda Yusuf bitti. Allah'ım bana yardım et nolur şuna ezdirme beni aff.

"Ooo Hira hanım üzülmüş gibi gözüküyorsunuz, aaa bay ukala yoksa birinci mi oldu?  Meraklanma güzelim ya yok yok ya da meraklan gıcıklık değil mi kızım senin başının etini yicem bu burda bitmedi. Durdun durdun kaç sene, geldin yapıştırdın hakareti. Bunca zaman tek kelime etmeyen kızın bu sabah dili çözüldü nedense. Kıyamam sanaa, sen birinci olucam sanıyordun dimii. Üzülme canım sen de seneye olursun." deyip kızın yanağını sıktı. Her ikisinin arkasında birer ordu Yusuf'un yaptığı harekete odaklandılar. Gözleri fal taşı gibi açıldı hepsinin. O sırada Hira gözlerini kapattı ama yok, sakinleşmek mümkün değil.
Hira bu duruma çok sinirlendiği için kendine hakim olamayıp  Yusuf'a hızlı bir tokat attı. Tüm okulun ağzı açık kaldı. Her birinden bir "Ohaa" sesi yükseldi bi anda. Yusuf'a gelirsek...
Yüzü kızarmış gözleri açılmış eli yanağında kalakaldı. Sanki  sinir krizi geçiriyormuş gibi bağırmaya başladı.  "Kızım bak bunu senin yanına bırakmam bilesin laaaannn anladın mı peşini bırakmıcam" Arkadaşları Yusuf'u zor zaptediyordu bıraksalar kızı boğacak gibiydi . Hira "Allah'ım ne yaptım ben, Allah'ımm ne yapıcam ben şimdi, Allah'ımm yardım et. Aptal kafam aptal kafamm!" diyordu sesi kısık bir şekilde. Yaptıklarına çok pişman olmuştu gözlerinden akan yaşa hakim olamamıştı artık büyük bir düşman edindiğini herkes gibi o da biliyodu. Hemen Seda ile birlikte karneleri alıp hızlıca uzaklaştılar oradan, otobüs de hemen gelmişti binip bir yere oturup düşüncelere daldılar...

Eve varmıştım sonunda trafik olduğu için geç kalmıştım. Anahtarımı çıkarıp kapıyı açtım. Karşımda merakla duran annem ve babamı gördüm.
"Durun siz sormadan ben söyleyim. İkinci oldum virgül puan farkla ama bu benim fazla umrumda değil" dedikten sonra hızlıca yukarıdaki odama çıktım.
Merdivenlerden o kadar hızlı çıkmıştım ki yorulduğumdan dolayı, nefes nefese kendimi yatağıma attım. Ben soluklanırken annem de kapıya vurup
" girebilir miyim?" dedi. Ben de izin verdim.
"Sorun nedir tatlım? Bana anlatmak ister misin?"
"Konu kapandı zaten anneciğim senin de canını sıkmak istemiyorum. Nolur soru sorma tamam mı?"dedim en yumuşak sesimle. Yoksa sinirlenicektim yine, annemi üzmek istemiyordum.
Annem ise anlayışlı ve nazik davranarak bir şey sormamıştı. Ama ben merakının içini kötü bir şekilde kemirdiğini anlayabiliyordum.

Sonunda yalnız kalabilmiştim . Ama günün nasıl geçeceğini tahmin bile edemiyordum. En iyisi bir kitap okuyayım. Ailecek kitap okumayı sevdiğimiz için evimizde güzel bir kütüphane vardı. Kütüphane odasına girip kapağından etkilendiğim, merak uyandırıcı bir kitap aldım elime. Okumaya başlamıştım. Zaman,kitap ile birlikte hızlıca akmıştı.
Sonra akşam yemeği falan derken kötü günümü bir nebze güzel bir güne çevirebilmiştim.Aklımdan çıkması diye bir şey yoktu tabi ki. Çok pişmandım. Hala içim içimi yiyordu. Tüm okul bu olayı birkaç gün konuşurdu sonra unuturdu. Ya ben ne yapacaktım. Yusuf'un okuldaki çocuklara nasıl davrandığını bilmesem... Okulun sayfasında paylaşılmıştı bile. İyi ki fotoğrafım yoktu. Sadece adımdan söz edilmişti. Beni savunanlar ve bana sövenlerle doluydu yorumlar. Bunları da okuyup moralimi daha da bozdum.
Biraz olsun bu  sorundan uzaklaşmak  için yatağıma girip uykuya daldım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 03, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Seni Sevmek ZorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin