KIVILCIM

3.9K 170 12
                                    

Elbisenin rengini kirmizi gibi hayal edin artik. K.b. Insallah begenirsiniz. Oy verip yorum yapmayi unutmayin. Iyi okumalar :)))

Uzattigi eli tuttum ve ayni ictenlike
- Bende Selin. Simdi musadenle.
Dedim ve lavaboya girdim. Istanbul yolculugum tam da hayal ettigim gibi baslamisti. Isimi hallettikten sonra disariya ciktigimda Emre kapinin onunde durmus bekliyordu. Hafif bi tebessum gondererek yanindan gececektim ki;
- Selin!
Diye arkamdan seslendi. Dondum ve devam etmesini bekledim.
- Yanimdaki koltuk bos ve canim gercekten cok sıkılıyor. Yani eger sende istersen kalan yarim saatte birlikte takilabiliriz. Dedi.
Ah icimdeki deli kiiz. Kabul etmemem gerektigini biliyordum ama bunu yapmak ne mumkun?
- Tabi olur. Dedim.
Ve birlikte Emre'nin oturdugu koltuga dogru gitmeye basladik. Nazli'yi tabi ki unutmadim. Ama o zaten uyuyordu.

- Iste burasi. Dedi Emre.
Terslik ya! Bizim koltuklardan baya bi uzaklasmistik. Cep telefonumu da cantamda birakmistim. Olur da uyanirsa Nazli beni kesicekti diye dusunurken Emre konusmayi baslatti.
- Ee anlat bakalim. Istanbul'da ne yapacaksin? Belki orada da gorusuruz. Dedi ve tebessum etti.
Seninle gorusmiyim de kiminle gorusuyim? Diye icimden kikirdiyordum. Ama hemen en agir basli halimi takinarak cevabimi verdim. Sonucta daha yeni tanistik degil mi?
- Tabii neden olmasin.
Dedim ve bende tebessum ettim. O sirada bir yolcunun hostese ne zaman inecegimizi sordugunu duydum. Olamaaz! Hostesten gelen cevap;
"Iki dakika kadar gecmis oluruz efendim." Di.
Hemen ayaga kalktim. Emre'ye
- Gercekten ozur dilerim.
Dedim ve kendi koltuklarimizi bulmaya calistim. Emre ise arkamdan sesleniyordu;
- Heey! Nereye? daha numarani bile almadim.
Durcagina alsaydin diye gecirdim icimden ve duymamazliga vurarak devam ettim.

Hizli adimlarla kendi koltuklarimiza dogru yurudum. Biraz zor olsa da buldum. Gittigimde Nazli uyanmisti, sinir kupune donmus vaziyette beni bekledigi belliydi. Tam agzini acmis bagirmaya hazirlanacakken;

- Tamam! Tamam! Sen haklisin. Gercekten cok uzgunum. Ama simdi sirasi degil demi guzel kardesim?

Diyip yerime gectim ve sirin sirin suratina baktim. Nazli bu bakisima dayanamazdi :) Gozlerini devirip derin bir ic cekti. Bunun acisini cikarirdi ama suan cidden umrumda degildi :)

Yolculuk bitmisti. Bavullarimizi aldik ve hemen ilk bulgumuz taksiye bindik. Hani kanli canli derler ya bizde evi ilk kez tuglali boyali gorecektik.
Taksici abi sordu:

- evet kucuk hanimlar nereye gidiyoruz?

- ne kucuk hanimi ya ne diyo bu?

Nazli yine her zamanki Nazlii...
Babamin onceden attigi mesaji acip taksici abiye gosterdim. Yol tarifi yaziyordu.
- Abicim buralara yabanciyiz aderes bu.
Dedim.
Abi tamam anlaminda basini salladiginda elimi cekip telefonu kitledim. Derken Nazli'dan bi cimdik yedim.
- Ya Selin! Oyle denir mi hic? Filmlerde de mi izlemedin? Dolandirir simdi bizi bu.

Dedi ve bana bi goz kirparak siritti.
Taksici abi de:

- Korkmaniza gerek yok kucuk hanim. Adres zaten cok uzak degil.
Dedi ve boguk bir kahkaha patlatti.

Cok uzak olmayan yol nerden baksan yarim saatten fazla surmustu.

- Iste geldiik.

Dedi taksici abi ve bizi kocaman ve bir o kadar da guzel bir villanin onunde durdurdu. Biz Nazli'yla donmus vaziyette eve bakarken abi durumu farketmis olmali ki;

- Orasi degil bayanlar. No 9 diyordu adreste iste burasi.

Diyerek isaret parmagiyla hemen o villanin yanindaki bizim evimizi gosterdi ayni fotograftakiler gibi ama ondan daha guzel olan evimizi gorunce gulup onumuze donduk. Nazli;

- Ne kadar abi?

Taksici taksimetreyi de gostererek:

- 98 lira.
Dedi ve yine o boguk kahkasini patlatti.
Kendimi tutamadim ve bir

KAPI KOMŞUM (alsel)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin