Kaçırılma

129 5 3
                                    

6.BÖLÜM

Evet onlardı.Yanılmamıştım.Kavga edenler Min Ho ve o ruh hastasıydı.Bir dakika daha doğrusu kavga eden Jae Won'un kendisi değil adamlarıydı.Korkak! Kimse de hiçbir şey yapmıyor.Sadece kavgayı izliyordu.Ben orada etrafa şaşkın şaşkın bakarken Jae Won beni fark etti ve yere attı.

Jae Won: Bu rezil için mi istemiyorsun beni? Bak şimdi yüzüne ne hale geldi?

Elif:Evet onu seçiyorum.Ben onu seviyorum.Tamam mı? En azından senin gibi teke tek dövüşmekten korkacak türde biri değil.Kendin kavgaya girmek yerine adamlarını sok kavgaya. Korkak!

Bunu dememle onun bana tokat atması bir oldu ve kolumdan çekip beni arabasına bindirdi.
...

Neredeyim ben? Neresi burası? Ah işte hayatımı kabusa çeviren o yüzü görüyorum.JAE WON!

Elif:Allah belanı versin! Çöz ellerimi!

Jae Won:Doğru kararını verene kadar hayır.

Elif:Ne kararından bahsediyorsun ya sen?

Jae Won:Onu bırak bana gel.

Elif:İstemiyorum seni.Bunun neresini anlamadın.Ha pardon zeka özürlü olduğunu unutmuşum.

Jae Won:Ne dersen de.Ama elbet bir gün evet diyeceksin.

Elif:Çok beklersin!

Yeter bu kabuslar bitsin artık! Ben Kore'ye yeni bir düzen kurmak için geldim.Hayatımın bana rezil edilmesi için değil.Lütfen bu kabustan uyanayım.Kapıdan gelen gürültüyle bu düşüncelerimden sıyrıldım.Gelen Choi Min Ho.Berbat bir halde.Nefes nefese.

Jae Won:Yediğin dayak az geldi sanırım.

Min Ho:Hayır. Sana attığım dayak az geldi.

Min Ho bunu der demez Jae Won'u yumruklamaya başladı.Sanırımbayıldı.Min Ho yanıma ellerimi çözmeye geldi.Gerisini hatırlamıyorum.Sanırım ben de hafif bir baygınlık geçirmiştim.

.....

Uyandığımda bir odadaydım ve yanı başımdaki koltukta Min Ho uyuyordu.Saate baktım.Saat sabahın 4'ü.Yatağımdan kalktım.

Min Ho:Bence biraz daha uzansan iyi olur.

Elif:Bana diyene bakar mısın? Sen benden daha berbat bir durumdasın.Ayrıca centilmenliğin lüzumu yok.Benim yerime sen dinlen.

Min Ho: Ben iyiyim.

Elif:Bu mu iyi halin?

Dedim ve onu dinlenmesi için ikna etmeye çalışmak üzere oturduğu koltuğa giderken başım döndü ve birdenbire kendimi onun kucağında buldum.Bu da nesi? Kalbimin olduğundan daha hızlı çarpması?

Min Ho:Bak gördün mü sen benden daha kötüsün.

Hemen toparlandım ve:

Elif:Sadece bir baş dönmesi.

Min Ho:İşte bunun için diyorum ya biraz dinlenmelisin.

Dedi ve beni yatağa taşıdı.Yatakta uzanırken onun o bitkin haliyle gülümsediğini görünce etkilenmedim değil.Bana bir şeyler oluyor.Farkındayım.Elif bu sen değilsin.Neler oluyor sana kuzum?

Elif:Şey ben özür dilerim.Hepsi benim yüzümden.O manyak bana musallat olmuştu.Artık aynı şey senin için de geçerli.Rahat bırakmayacak seni.

Min Ho:Önemi yok.

Elif:Ah yine ukalalığın üstünde.Her zamanki gibi. Kendine dikkat etmelisin lütfen

Min Ho:Ederim.Ama sen de artık yatıp uyusan diyorum.Dinlenmelisin.

Bu da annem gibi dırdırcı çıktı he. Sabah kalktığımda odada kimseyi bulamadım.Aşağıya indim ve Min Ho'yu mutfakta yakaladım.

Min Ho:Günaydın.Şimdi nasılsın?

Elif:İyiyim.Teşekkür ederim.Her şey için.
Elif:Bu arada senin yaralarına ne oldu?

Min Ho: Makyajla kapattım.Bir ünlü için bu durum iyi olmaz değil mi?

Elif:Diğerleri nerede? Evde yalnız mı yaşıyorsun?

Min Ho:Aslında hayır.Onlar şirkete gitti. Ben de bu halde gitmek istemedim.Ayrıca şirket başkanının olanlardan haberi var.Beni şirkete gittiğim zaman bir hayli azarlayacak.

Elif:Hepsi benim yüzümden.Sıkıntı vermek istemiyorum.Ben gideyim artık.

Min Ho:Nereye?

Dedi ve kolumu tuttu.Ben de hemen çekip gideyim derken ikimiz de yere düştük.Düşer düşmez Min Ho'nun dudakları dudaklarıma değdi.Ah ne olacak böyle benim bu sakarlıklarım? İkinci kez...

~~~~~~~

Art arda iki bölüm. Yapmanız gereken tek şey beni ileriki bölümler için motive etmek.
Bilirsiniz bir hikaye yazarı için motive kaynağı okuyucularıdır. ;) Şimdiden teşekkürler destekleriniz için. Kendinize iyi bakın. Diğer bölümşerde görüşürüüz. ☺

KORE'DE AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin