Tam bir haftadır evden dışarı çıkmıyordum. Sürekli odam da oturup kafamı dağıtmak adına kitap okuyordum ama buna rağmen shan ile arabada yaşadıklarımız aklımdan çıkmıyordu.Hayat gerçektende garipti filmlerde bile inandırıcı gelmeyen olağanüstü şeyleri gerçek hayatımda yaşıyordum.
Shan'in bana sorduğu soru doğrultusunda hiç vakit kaybetmeden aracı terkedip, önüme gelen ilk taksiye atlayıp evime gelmiştim.
Teyzemden üniversite için zaman istemiştim. Zor olsada kabul etmişti. Şimdi ise hala kitap elimde boş boş sayfalara bakıyordum. Neyapmam gerektigini gerçekten bilmiyorum. Düşünmemeye çalışsamda birtürlü beceremiyordum. Önümde iki seçenek vardı ya gidip merak ettiğim herşeyi daha ne olduğunu bile bilmediğim shan adlı çocuğa sorup cevapları bulacaktım yada tekrar odamda oturup kitap okumaya çalışacaktım. Benim için her nekadar ikinci şık zor gelsede birinciyi seçecek kadar aptal değildim.Peki ilk seçeneği seçmememin sebebi ne korkuyormuydum?
Hiç zannetmiyorum.
Sanki merak ettiğim soruların cevabını aldığımda hayatım daha kötü bir hal alacakmış gibi hissediyorum. Daha bu yaşantıma katlanamazken, daha kötüsüne nasıl katlanabilirdim ki? Kapının açılma sesiyle düşüncelerimden arınıp kulağıma dolduran sese cevap verdim.-Elena girebilirmiyim?
-Evet
Teyzem yavaş adımlarla yanıma gelip benim pozisyonumu alarak yatağın ucuna oturdu.
-Nasıl hissediyorsun?
-Kötü
-Benimde iyi hissettiğim söylenemez.
-Peki insanlar kendilerini kötü hissettiklerinde neyaparlar?
-Çok basit ağlarlar
-Ağlarlar mı?
-Evet normal insanlar kötü hissettiklerinde ağlarlar çünkü gözlerinden akan tek bir damla yaşın bişe onları rahatlattıklarına inanırlar.
-Ya biz normal insan değilsek ozaman ne yapmamız gerekir?
-Sanırım bizden daha kötü durumda olan insanları düşünüp tanrıya şükretmemiz gerekir.
-Seni tanımazsam bir Rahibe olduğuna inanabilirdim.
-Pek sanmıyorum üstümdeki kıyafetler bir rahibeye göre oldukça açık.
Teyzem küçük bir kahkaha atarken bende yüzüme masum bir gülümseme yerleştirmekle yetinmiştim.
Teyzem tekrar konuşmaya başlayınca yüzümdeki gülümseme birden kayboldu.-Elena bana gösterdiğin toka hāla sende duruyor mu?
-Evet
-Ona birkez daha bakabilirmiyim?
-Tabi en son montumun cebine koymuştum alıp geliyim.
Diyerek ayağı kalktım.
Dolabımı açıp askıya astığım montumun ceblerine baktım ama hiçbirşey bulamadım.-Teyze tokam yok.
-İyice baktın mı?
-Evet baktım yok işte.
-En son nereye koymuştun hatırlamaya çalış.
Hemen düşünmeye başlamıştım en son pantolonun cebinden çıkartıp montumun cebine koymuştum. Sonrada shan beni kolumdan tutup arabaya fırlattığı zaman düşmüş olmalı çünkü araçtan inip karşıya geçtiğimde soğuk havanın etkisi ile ellerimi montumun cebine koymuştum.
Fakat içi boştu elime temas eden hiçbirşey olmamıştı.-Hatırladın mı?
-Hayır neyse teyze boşver hem önemli birşey değildi sonuçta babamın bir çok hediyesi bende duruyor.
-Elena bence o tokayı hemen bulmalısın.
-Gerek yok
Diyerek yalan söyleştim babama dair en küçük bir anımı hatırlatacak şeye bile fazlasıyla değer verirdim sanırım kader beni sahan ile tekrar bir araya getirecekti ve ben biliyorum ki bu sefer merak ettiğim her sorunun cevabını alacaktım eniştemin aşağıdan seslenmesiyle kafamı iki yöne doğru sallayıp kendime geldim.
-Hanımlar hadi aşağıya inin akşam yemeği hazır.
-Elena sana söylemeyi unuttum.
Enişten akşam yemeğini hazırlamakta çok ısrar etti dua ette zehirlenmeyelim.Gülerek konuşması içimi bir tuhaf etti tıpkı annem gibi gülümsemişti. Elini sırtıma kkoyarak odadan dışarı çıkmamızı sağladı.
Masaya yaklaşıp sandalyeme oturdum. İştahım olmassada eniştemi kıramazdım. Güzel görünen spagettiden biraz ağzıma atarak zorla çiğnemeye başladım.
Aslında başka zaman olsa rahatlıkla tabağımı biterebilirdim.
-Elena üniversiteye devam etmiyecekmisin?
Eniştemin sorduğu soruyla kafamı eğmiş olduğum tabağımdan kaldırarak yüzümü ona doğru çevirdim.
-Bu aralar kendimi biraz kötü hissediyorum.
-Derslerinden geri kalacağının bilincindesin umarım.
-Vizelere hazırlanmak çok zor değildir bence.
-Tıp okuyan bir öğrenci için oldukça zor olmalı.
-Başedeceğimden eminim.
-Kendimden eminim diyorsun oldukça iddialısın kime çektiğin belli oluyor.
-Tabikide teyzesine çekmiş.
-Ben o lafı kendimi kastederek söylemiştim.
Herkes birden gülmeye başlayınca bende onlara eşlik ettim. Sofrayı teyzemle toplayınca eniştemde televizyonun karşısında maç izliyordu.
Ben mutfağı toplamaya başladığımda teyzem yanıma gelerek bana yardım etmeye başladı.-Enişteni mutfağa sokunca böyle oluyormuş.
Diyerek mutfağı baştan sona işaret etti. Gerçektende kötü durumdaydı.
-Sorun değil toplarım.
Hayır ben topluyorum sen yukarı çıkıyorsun hadi.
-Gerek yok teyze ben temizlerim hem kafa dağıtmış olurum.
-Yukarı dedim.
Sırtımda hissetiğim eller beni mutfağın dışına doğru ittirirken ben sıkılarak merdivenlerin yukarı çıktım odamın kapısını açtığımda ağzım hafif şekilde aralandı. Biri odamda camın önünde durarak dışarıyı izliyordu.Ayın verdiği ışıltı sayesinde ışığı açmaya gerek duymadım. İçeri girerek kapıyı arkadan kapattım.
-Doğrusu beni şaşırttın elena bukadar sabırlı bir insan olduğunu bilmiyordum.
Devamııııı 11. Bölümde :-)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elenanın Dönüşümü
VampireAilesini küçük yaşta kaybeden bir kız. Teyzesi ve eniştesi tarafından sahiplenilir. 18 yaşına gelince londradan washingtona taşınan elena geride bıraktıklarının eskisi gibi olmadığını annesinin ölmeden önce yaptığı bir hata sonucu kızının ömür boyu...