SENİN İÇİN

BÖLÜM 5-İTİRAF

Önümüzdeki pazartesiye kadar rapor almış okula gitmemiştim. Hem Arda'ya verecek bir cevabım yoktu, hem de Efe'nin attığı mesaj sonrası yaşadığım şoku atlatamamıştım. İki arada bir derede kalmama rağmen düşündüğüm tek şey kaçırdığım derslerdi. Evet normal değilim. Ama ne yapayım benim yapım bu.

Konuya geri dönecek olursak, bugün pazartesi. Büyük gün. Hem Arda ile karşılaşıcam, hemde beden dersi var. Yani maç zamanı. Umarım Arda tekrar bu çocuğun ayağını kırmaz.

1 2 3 DANK!

Efe'nin ayağı kırık. Bu da demek ki maçta oynamayacak. Bu da demek ki birde onunla yüzleşeceğim. Ay nedir benim bu erkeklerden çektiğim.

Okula vardığımda kimseye görünmeden sınıfa gittim. Gitsem ne yazar. Arda ile aynı sınıftayız. Hayır şu zekayla bazen cidden saf oluyorum ya. Hadi hakkımızda hayırlısı.

Sınıfta Arda'yı göremememle içime bir merak düşüyor. Ya iki gündür okula gelmeyince yanlış şeyler düşünmüşse. Ama tatlım ben sana olumlu bir yanıt verecektim. Hiç yakıştı mı bu.

İlk ders zili çalmasına rağmen Arda sınıfa gelmeyince beni bir merak dalgası aldı gitti. Tam o sırada Arda'nın arkadaşlarından Oğuzhan sınıfta bağıra bağıra 'Arda hasta olmuş. Bugün maçta yokmuş.' diyince merakım dindi. Ama bu sefer de bir endişe dalgası aldı. Acaba neden hasta oldu? Kendine bakmıyor da ondan. Ay iyice anneye döndüm ya.

---

Günün en önemli kısmına giriş yapmış bulunuyoruz. Futbol maçı. Lütfen herkes sığınaklara. Hayır işin kötü tarafı ben heo maç izleyem tarafım. Şimdi gitsem Efe var, gitmesem iki ders ne yapacağım bu salonda. Ahiret sorusu maşallah.

Uzun bir düşünme sonrası çareyi maça gitmekte buluyorum. Ne demiş atalarımız. Kaçınılmazsa zevk alacaksın. Her türlü battım zaten. En azından rahat olurum.

Futbol sahasına vardığımda kendimi direk tribüne attım. Atmaz olaydım. Tribünde Efe oturmuş etrafına bakıyor. Kimi bekliyor acaba gibisinden bir şey sormak isterdim ama beni beklediği açık. Zaten benden başka maçı izleyen mi var. Tamam belki arada Emine ve tayfası gelip Efe'yi kesiyor. Ama o da baya zaman geçince oluyor. Maksat terlemesini beklemek. Bakınız bu yeni nesil çok yanlış yetişiyor.

'Gelebilir miyim?'

Efe'nin sorusuyla yerimden sıçrıyorum. Ay ne öyle hayalet gibi geliyorsun. Tırstım kardeşim.

'Anlamadım?'

Neyi anlamadın ya sen şimdi? Hayır bir şey demedim ki.

'Neyi anlamadın?'

'Dediklerini.'

Dediklerimi. Abi ben ne dedim ya. Ay yoksa sesli mi düşündüm.

'Efe ben tam olarak ne dedim sana?'

'Tırstım kardeşim.'

Rezilliğin 50 tonu. Bundan sonra bana düşünmek yasak. Yok ya niye yasak olsun. İnsanların yanımda düşünmek yasak. En azından rezil olmam.

'Aa yok şey. O Nazlı.'

Hah kızım bravo. Sıçtın şimdi de sıva. Ay delireceğim.

'Nazlı?'

Açıkla bakalım Nazlı'yı. Hadi açıklasana. Ne duruyorsun. Olmadı dimi. Olmaz. Nazlı açıklanmaz.

'Yok bir şey ya.'

Yarın ana habere çıkacağım bu gidişle. Okulda yapılan futbol maçında rezil olmaya başlayan D.Y. (17) kendi rezilliğinde boğuldu. Detaylar birazdan. İyi değilim Sebastian.