- Merhaba dedi. Baktım, gözlerime inanamadım. Senelerce içimde sakladığım, kendime bile onu sevdiğimi söyleyemediğim adam ... karşımda duruyordu. Gözlerinin içine baktım ve;
- Merhaba, dedim. Gözlerimi ondan alamadım. Hayal gördüğümü düşündüm. O yeşil gözleri hala ışıl ışıl parlıyordu ve kalbim, onu gördüğüm ilk gün gibi yerinden çıkacakmışçasına çarpıyordu.
- Nasılsın ? ne arıyorsun burada, dedim.
- Kısa süreliğine bir iş için İstanbul'dayım, dedi.
Ne büyük tesadüftür ki koskoca İstanbul da on beş sene sonra karşılamak. Zaman sanki durmuştu.
- Sen neler yapıyorsun? dedi.
- Bir arkadaşım gelecekti Tekirdağ' dan. Anadolu tarafına geçecek vakti olmadığı için ben bu tarafa geçmek istedim onu görmek için uzun zamandır görüşemiyorduk, Saat 3 de Eminönü'nde buluşacağız, dedim. O ara saate baktım 14: 40 u gösteriyordu. 20 dakika var. Vapurda hareket etmedi hala dedim.
- Endişelenme yetişirsin, dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Masal Gibi
RomanceDondurucu soğukta bir an önce evime varabilmek için hızla yürürken, ayağımın ucunda bir cüzdan gördüm.. Hemen aldım. Sahibini gösteren bir kimlik vardır diye acele acele açtım.. İçinde üç dolar ve sararıp kat yerleri yıpranmış eski bir zarftan ba...