-5-

39 1 0
                                        

"Ne demek yok!"
"Yok işte baba"
"Delirtecek misiniz beni kızım?"
"Dur da bir saniye sakin ol Rafet"
"Yahu nasıl sakin olayım Huriye kız yok"
"Bana bakın biri aklını çelmiş olmasın"
"Ayyyy deme"
"Olabilir valla abla neler duyuyoruz"
"Aman hala ablam yapmaz öyle bir şey"
"Öyle diyosun ama Defne'yi göremiyoruz Deryacığım nedense gitmiş. Her şey bu kadar normalken bir anda insan şaşırmıyor değil"
"Benim kızım yapmaz öyle şey"
"Bana bak kız Derya sen bir şey biliyor musun?"
"Ha-yı-r bil-mi-yo- bi-il-miyorum"
"Baksanıza kekeliyor çocuk kesin birine kaçtı biliyorsun değil mi kız"
"Ya hala yeter! Hayır kaçmadı ablam sadece gitti. Okul okumaya gitti. Tıbbıye okuyacak doktor olacak benim ablam." Derya daha fazla dayanamıştı. On beşinde henüz vardı. Ablası kadar olmasa da inatçıydı. Ondan kapmıştı bu huyu. Defne,ablası, onun her şeyiydi. Tek dostuydu. Şimdi ablasına bunlar söylenince tutamamıştı kendisini kızcağız. Ağzından kaçıvermişti.
Sonrasında derin bir sessizlik oldu. Bir daha da evde Defne'nin adını duymadı zaten. Bir tek geceleri annesini duyuyordu adını sayıklarken.

  **

"Sandığımdan daha büyükmüş"
"Eee ne sandın tamı tamına üç kişi sığıyoruz buraya olsun o kadar" gülümsedi Açelya daha doğrusu yüzünden belli belirsiz bir gölge geçti. Bu halini çekingenliğine yordu Asena. Daha yeni gelmişti buraya olsundu o kadar.
"Bak işte geldiler hadi gel bak seni bizimkilerle tanıştırayım." dedi Asena odaya giren üç kızı göstererek.
"Bu Eda" dedi sarışın kızı gösterek. "Ve bu da Selin "
"Kızlar bu hanımefendi de yeni oda arkadaşımız Açelya"
Karşılıklı 'memnun oldum'laşıldıktan sonra yurdun katı kurallarını anlatmaya başladı Asena. Açelya ne kadar da tatlı bir kız olduğunu düşündü tabi bir o kadar da hareketli ve konuşkan.
"Saat sabah yedi buçuk gibi kahvaltı edilir. Akşam da saat yedi gibi yemek yenir. Temizlik kuralları çok önem arz eder. Yurt müdürümüz yurtta başka eleman yokmuş gibi kendi kontrol eder odaları. Ayy bir de kapı güvenliğimiz Hüsnü Efendi var ki akıllara zarar. Saat doldu mu içeri giriş çıkış biter. Kaç kere saati kaçırdık diye yardımsever bir kaç arkadaşın insafına kaldık. Ah Hüsnü ah!
Neyse bir de

    ...

    ...
Ayy en önemli şeyi unuttum. 'Beyefendiler' Müdüre Hanım bu konuda çok hassastır. O yüzden kapı önünde bekleyen beyefendilere hiç tahammülü yoktur. Hepsini tavuk kışkışlar gibi kovalar. Üstüne bir de bize ceza verir. Bana bak Açelya bu işin şakası yok bir iki derken bir bakmışsın yurttan atılmışsın. Aa-aa" Asena ağzını kocaman açtı. 'Deli bu kız' dedi Açelya içinden ama 'Çok tatlı bir deli'

gülümserkenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin