-----------------------HATIRLATMA--------------------------
Ben sırama oturunca Ross'da hemen yanıma geldi. Şimdi ona olanları mı anlatayım yoksa bir yalan mı uydurayım. Yalan uydurmak istemiyorum ama bu işe Ross'u da karıştırmak istemiyorum.
Ross: O kimdi.
Ben: Şey... Jasmin'di. Maia'nın komşusu... Yani arkadaşı. Maia'nın çok hasta olduğunu söyledi.
Ross: Doğru söylüyorsun değil mi? Başka bir şey söyledi mi?
Ben: Ross bana güvenmiyor musun? Hem fazla merak iyi değildir?
Dedim. O tam bir şey söyleyecekken öğretmen geldi ve Ross'da sırasına geçti. Neden bunların hepsi bana oluyor? Neden başkası değil de ben? Kafam çok karışık!
------------------------------------------------------------------Ders bitmişti. Çantamı toplayıp bir an önce eve gitmek istiyodum. Ama Ross buna izin verir mi ki? Ross hemen yanıma geldi. Sakin ama sinirli bir şekilde;
Ross: Maia'ya ne oldu?
Galiba benim garip davranışlarım sayesinde kötü bişey olduğunu anladı.
Ben: Ross şuanda kafam çok karışık. Hiçbir şeyi anlayamıyorum. Şimdi eve gidicem ve sakince düşünücem. Lütfen sende itiraz etme. Özür dilerim.
Dedim ve hızlı bi şekilde gittim. Umarım beni anlşayışla karşılar.
Ross anlatıyor:
Çantamı aldım ve eve doğru yürümeye başladım. Laura neden böyle yaptı ki? Anlamış değilim ama bir sebebi vardır, değil mi? Umarım iyidir.
Eve geldim ama Riker'ı göremedim. Diğer herkes gelmişti. Acaba neredeydi. Odama geçtim ve yatağıma yattım. Bugün olan her şeyi düşünmeye başladım. Laura'nın yanına gelen o kız kimdi? Ne demiştide Laura'nın canını bu kadar sıkmıştı? O kızı bulursam var ya... Acaba Laura'yı aramalı mıydım. Hiçbir şey bilmiyorum.
Laura anlatıyor:
Eve geldiğimde Riker ve Vanessa öyle yakınlardı ki... Beni gördüklerinde hemen ayrıldılar. Vanessa hasta değil miydi? Ben onun için ne kadar endişelenmiştim ama Vanessa'nın yaptığına bak. Onları umursamayıp odama çıktım.
Şuan kafam o kadar karışık ki ne yaptığımı bilmiyorum. Odamda ki lavobaya gittim. Yüzümü yıkadım ve aynaya baktım. Dolabı açtım ve jileti aldım. Sanki birisi bana 'YAP ŞUNU' der gibi fısıldıyordu. Jileti bileğime getirdim ve... Hayır! Ben ne yapıyorum?! Jileti hemen kenara fırlattım. Aynaya baktım. Bu ben olamazdım. Odama geçtim ve yatağıma yattım. Tavana bakarak düşünmeye başladım.
Her zaman sakinliğimi korumalıydım. Galiba Ross'un da kalbini çok kırdım. Onu arayıp özür dilemeliydim ve her şeyi anlatmalıydım. Ama önce bugün olanları ve sonradan olacakları düşünmeliydim. Acaba Jasmin kimdi? Neden Maia'nın peşindeydiler? Yatakta yan döndüm. Zaten ben o adamın kötü biri olduğunu biliyordum. Maia'ya söylemeye çalıştım ama Carter sözümü kesmişti. Bilerek yaptığını biliyorum. Ama neden Maia? Acaba iyi midir? Acaba Jasmin ve diğerleri Maia'yı bulmuş mudur?
Telefonun çalmasıyla uyandım. Ben uyumuş muydum? Ross beni arıyordu. Telefonu açtım ve;
Ben: Ross, bugün için çok özür dilerim.
Ross: Önemli değil. Ben sadece iyi misin diye aramıştım.
Ben: Evet ben iyiyim. Şey... Bugün olanlardan bahsetmek istiyorum.
Ross: Dinliyorum.
Ben: Her şeyi en başından anlatıcam. O kızın ismi Jasmin'di. Maia için gelmişti. Anladığım kadarıyla Carter hakkında konuşmak istiyordu. Ama Maia'nın burda olmadığını görünce şaşırmış gibiydi. Onun (Maia'nın) Carter tarafından kaçırılmış olabiliceğini ve Carter'ın ona kötü şeyle yapabiliceğini söyledi. Carter'ı yakalatmak için çok uğraşmışlar ama hiçbiri işe yaramamış.
Ross: Carter sana hiç dokundu mu?
Ben: Hayır, yani evet, yani hay-
Ross: Laura düzgün bi cevap ver bana.
Ben: Hayır dokunmadı ama müzik yarışmasının olduğu gece beni arabasına çağırmıştı.
Ross: Ve sende bunu bana söylemedin?
Ben: Gerek yoktur diye düşünmüştüm. Özür dilerim.
Ross: Özür dileme. Ama böyle şeyleri bi daha benden saklamıcaksın tamam mı?
Ben: Tamam.
Sessizlik oluştu.
Ben: Şimdi hatırladım, Jasminle konuştuğumuz zaman onun telefon numarasını almıştım. Ross onu aradıktan sonra sana geri dönüş yapıcam.
Ross: Peki, görüşürüz.
Ben: Görüşürüz.Telefonu kapattığım gibi Jasmin'i aradım. İlk aradığımda cevap vermedi ama sonra hemen açtı.
Jasmin: Efendim?
Ben: Jasmin sen misin?
Jasmin: Evet sen de Laura olmalısın.
Ben: Evet. Müsaitsen senle biraz konuşmak istiyorum.
Jasmin: Galiba sana yeticek kadar zamanım var.
Ben: Teşekkür ederim.
Jasmin: Bir şey değil.
Ben: Maia'yı buldunuz mu?
Jasmin: Hayır ama yaklaştık.
Ben: Nasıl yani?
Jasmin: Arkadaşını bulmak için elimizde gereken ipuçları var.
Ben: Peki Carter'ın amacı ne?
Jasmin: Bizde onu bilmiyoruz ama kendi egosunu tatmin ediyor olabilir.
Ben: Onu yakalatmak için ne kadar uğraştınız.
Jasmin: Aslında onu yakalattık diyebilirim ama her fırsatta kaçtı.
Ben: Niye bu kadar sakinsin? Maia tehlikede!
Jasmin: Hayır değil.
Ben: Nasıl?
Jasmin: Ben Carter'ı sadece yaramaz bir çocuk olarak görüyorum. Sana Maia'ya kötü bişeyler olabilir derkende birazcık hızlı hareket etmek zorundaydık. Bilirsin ne kadar hızlı hareket edersek bizim için ve senin için o kadar iyi olur değil mi?
Ben: Yani beni susturmak için ve başınızdan savmak için böyle dedin.
Jasmin: Öylede diyebilirsin.
Ben: Çok garipsin.
Jasmin: Alışırsın.
Ben: Peki, grup dediğin şey ne? Yani sizin grubunuz kaç kişiden oluşuyor?
Jasmin: Anladım, yani sana her şeyi baştan anlatmam lazım.
Ben: Neyi?
Jasmin: Biz grup değiliz. Sadece Carter'a küçük bir intikam yaptık. Yani grup dediğim olay benim kardeşlerim. Yani biz 4 kişiyiz ve kardeşiz. Carter bizimle oyun oynadı. Hepimizle sevgili oldu, yani bizimle başa çıkabileceğini sandı. Bu yüzden biz ondan intikamımızı almak için önce onu yakalamalıyız.
Ben: Çok mantıksız.
Jasmin: Sana öyle geliyor.
Ben: Peki Maia'yı bugün bulucaksınız değil mi?
Jasmin: Umarım. Neyse bence bu kadar soru yeter. Amacımızı öğrendiğine göre ben artık kapatabilirim.
Ben: Pekala.
Jasmin: Görüşürüz.
Ben: GörüşürüzTelefonu kapattım ve Ross'u geri aradım.
Ross: Noldu her şey yolunda mı?
Ben: Evet. Sadece Jasmin beni başından savmak için bahaneler uydurmuş...
Ross'a, Jasmin'le konuştuğumuz her şeyi anlattıktan sonra yine düşünmeye başladım. Bu kızdan korkmam mı gerek yoksa ona güvenmem mi? Çok ürkütücü biri, hazır cevap ve bazen soğukkanlı bazen sıcakkanlı... Umarım Maia iyidir.
------------------------------------------
Bölüm sonu ^^ Hiç bu kadar uzun süre yazmamıştım. Gerçekten çok çok çok özür dilerim. Neyse anlatmak istediklerime dönelim. 1. olarak bi ara Rourtney başladı. Ama bu umrumda değil. Yani Ross'un Courtney ile birlikte olması umrumda değil. Ben istediğim gibi yazarım. Yani hala Raura'yı desteklediğim için... 2. olarak son zamanlarda kitabımdaki istekler fazlalaştı. Buda bana ilham kazandırdı. Sizi daha fazla bekletmek istemedim. 3. olarak ise Jasmin olayı bana fazla mantıksız geldi. Bu yüzden diğer bölümde Jasmin olayını bitirmek istiyorum. Sorularınız varsa bana sorabilirsiniz. Sizleri seviyorum. Görüşmek üzere <3
----------------------------------------
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLK AŞKIM ( Türkçe Raura)
RandomRoss: Bak Laura sen beni seviyor musun bilmiyorum ama... Seni SEVİYORUM. Laura: Nasıl? Ross: Seni Seviyorum Laura. Seni ilk gördüğümden beri seviyorum! Laura: .... Ross: Birşey söylemicek misin? Beni sevmiyorsan anla- Laura: Bende seni SEVİYORUM.