KANATLARIM OL!

Karanlık

Akedemin'in sinir bozucu zili çalınca yatağımdan fırlamamla yere düşmem bir oldu. Düştüğüm yerde biraz oturup söylenmeye başladım.
" Ah Sırina ah bir kerede doğru düzgün kalksan şu uykundan şaşarım. Neyse bugün ikinci gün alışırsın" diyip odamdaki banyoya gittim elimi yüzümü yıkarken birden sırtıma bir ağrı girdi. Durup dururken ne oldu diye düşünürken kaşınmaya başladı banyoda sırtımı kaşımak için uğraşırdan aklıma gelip büyük bir kahkaha attım.
" Tabi ya ben 17 yaşıma gelmiştim artık uçabilirim eğitime başlayabilirim."
Hem kendi kendime konuşuyor hem gülüyor hemde akedeminin verdiği benimde çok hoşuma giden formaları giyimeye çalışıyordum. En son aynada kendime bakıp makyajımıda yaptıktan sonra çok güzel olmuştum. Siyah pantolon siyah gömlek ve bunları tamamlayan gri botlar. Son zilde büyük bir gürültüyle çaldıktan sonra müdür konuşmaya başladı.
" Bütün akedeminin dikkatine. Artık dersleriniz 1 saat geç her gün 1 saat fazladan element dersi göreceksiniz. İyi dersler."
Benim elementim havaydı buda fazladan uçuş dersi demek. Sınıfa gittiğimde herkes bir şeyle uğraşıyordu. Gözlerim sınıfta Clara'yı arıyordu. Ama o arkamdan sessiz sessiz gelip beni korkuttu.
"Naber uykucu"
"Clara bırak şu huyunu müdürün ne dediğini duydun mu"
Ben bunları söylerken Clara'nın sırtını kaşıdığını farkettim.
"Senin sırtın mı kaşınıyor?"
"Evet dün geceden beri bunun ne olduğunu biliyoruz bulutların üstünde bir Clara"
Deyip kıkırdadı.
"Benimde kaşınmaya başladı bugün artık element dersleri daha güzel geçicek"
Derken öğretmen sınıfa girdi.
Yerlerimize geçtik hoca bugün büyüden konuşacağız falan derken sınıftakilerin sırtını kaşıdığını farkettim benimde çok kaşınıyordu. Hoca bana bakıp
"Kara büyüden kaçmak çok zordur. Eğer birine kara büyü yapılırsa sahip olduğu elementin gücünü kullanamaz sizde hava elementi olduğunuzdan uçamazsınız bulutların yönünü değiştiremez rüzgara emredemezsiniz. Siz gözcü koruyucu perilersiniz kara büye en dayanıklı element. Aztek'i büyücülere karsı gözlemci element."
Hoca bunları anlatırken zil çaldı bende Clara'yı koluma takıp kahvaltı etmeye götürüyodum ki birden ateş elementinin olduğu bölümde bağrısmalar duydum.
"Sen ne arıyosun burda burası rüzgar yeri değil." Diye duyduğumda hemen sesin geldiği yere koşmaya başladım okulun belalısı bi o kadarda yakısıklı Alex ikinci günden küçücük bir kıza bağırıp duruyodu. Belliki kız benim elementimdendi. Alex kıza doğru alev topu gönderdiğinde kızcağız korkudan elleriyle yüzünü kapattı yakacaktı kızı. Ellerimi o yöne kaldırıp rüzgardan destek alıp alevlerin yönünü değiştirdim. Penceredeki camlar büyük bir gürültüyle patladı. Alex bana yaklaşıp
"Vay vay bak burda kim var okulun esmer güzeli Sırina"
Diyip bana alaycı bir bakış attı.
"Alex küçük kızı yakacaktın"
"Seni ilgilendirmez şimdi al şu bücürü benim katımdan defol"
Sadece kızgın bir şekilde kızın elini tutup bizim kata götürdüm. Olanları Clara'ya anlatırken onun aklında sadece Alex'in bana esmer güzeli dediği kalmıştı. Element dersinde uçuşla ilgili yeni şeyler öğrenmeye başladık. Dersler bitti akedeminin bahçesinde otururken lüks bir araba bahçenin önünde durdu. Bu saatte buraya kimse gelmezdi zaten akedemiyi bizden başka gören yoktu arabadan ineni görünce şaşkınlıkta oturduğum yerden kalktım. Bu geçen sene bana aşk mektubu yazan benimde ona aşık olduğumu bilmeden ortadan kaybolan Chris. Kapının önüne geldiğinde beni görünce utandığını anladım. Neden utanıyodu ki yakışıklıydı kumral saçları kusursuz teni ahh bide o kasları. Ne diyorum ben ama onu ne kadar sevdiğimi görene kadar hatırlamamaya çalışıyodum. Geri dönmüstü artık. Belki yarım kalan defteri tamlayabilirdik. O gece sadece bunu hayal ederek uyudum. Sabah zil çalmadan kalkıp kahvaltı etmeye indim. Bizim masada ben, Clara, Arthur ve Jack vardı muhabbet baya koyuydu. Sırtımızdaki kaşıntılar gitmişti. En yakın arkadaşlarımla konuşurken Chris'i unutmustum bile ta ki bizim sınıfta görene dek en köşeye oturmuş eliyle rüzgar yapıp duruyordu. Yanına gitmek için cesaretlendim ama hayır gururum cesaretimden ağır bastı. Sonraki bir ay Chris benimle hiç konuşmadı dersler tüm sıradanlığınla devam ediyordu. Arthur Clara'ya ilanı aşk etti. Jack'inde benden hoşlandığını biliyorum. Her ne kadar gizlemeye çalışsada. Ama bir ay sonra bu fazla sıradan hayatım uçuş için ormana gitmemizle değişti.