(Valvorine - Valvorayn diye söyleniyor arkadaşlar iyi okumalar :))
Edward'ın ağızından,
Sabah kalktığımda başımın ağrısından başka bir şey düşünemiyordum. Yanıma baktığımda dünya güzeli Sırina vardı. Dün gece sakin olmak için biraz uyuşturucu içtim. Aslında bağımlı değilim olmayada niyetim yok. Ama boynuna baktığımda morlukları görmem bir oldu yüzünü bana doğru çevirdiğimde diğer taraftaki morluklarıda gördüm. Bunları ben yapamazdım. Ona bu kadar zarar vermiştim ama hatırlamıyorum. Acaba nasıl oldu. Acaba ne salaklık yapıpta kızı korkuttum diye düşündüm. Hemen yataktan kalkıp banyoya girdim. Bundan sonra istesede istemesede yanındaydım. Onu hayatta bırakmazdım.
Sırina'nın gözünden,
Uyandığımda Edward yanımda yoktu bundan sonrada olamaz zaten bana tecavüz eden birini hayatta affetmem. İyidim kendimi güçlü hissediyordum. Yeni elememtim benim yıkılmamı engelliyordu sanki. Hemen kalkıp banyoya gittim boynum mosmordu. Acımıyordu ama. Üstümü giyinip aşağı indim. Salonda Chris ve Alex oturuyordu. Benim geldiğimi görünce Chris ayaklanıp terasa çıktı Alex arkasından giderken onu durdurup
"Bana yardım etmen lazım"
"Chris'i yanlız bırakamam hem ne yardımı bu"
"Chris'le ne ara bu kadar samimi oldun? Neyse bana element güçleri konusunda yardımın lazım senden başka kimseden bunu isteyemem"
"İyi ama Edward o san-" konuşmasını yarıda bölüp
"O bana yardım etmiycek! Alex lütfen"
Dedikten sonra biraz durup "tamam ben Chris'le konuşayım sonra benim bildiğim bir yer var oraya gideriz" dedi bende kapının önüne çıkıp beklemeye başladım. Hava soğuk olduğu için deri montumun fermuarını boğazıma kadar çekip morlukları kapattım. Evin önünde büyük ama o kadarda güzel bir motorsklet vardı. Ben dalıp ona bakarken. Alex arkadan gelip
"Hadi esmer güzeli çok beğendiysen sana vereyim"
Ben alaycı bir tavırla
"Yok canım motoru bana verirsen piercinglerin düşer"
Dedim ve motorda arkasına oturdum. Alex'in burnunda, dudakların iki yanında piercing vardı. Kulaklarını söylemiyorum bile.Beni boş bir araziye getirdi. Etrafta hiç ağaç yoktu. Bana dönüp.
"Demek artık alev bükücü bir melezimiz var"
"Alay etme çok yakında büyücüler gelicek hadi başlayalım"
Bana dönüp,
"Aslında sana fazla bir şey öğretmeme gerek yok havayla ateş birbirine çok benzer. Bu sefer rüzgardan değil içindeki çiğ gücünden alacaksın enerjini şimdi derin bir nefes alda başlayalım"Alex'in bana öğrettikleri çok işime yarıyordu. Hava savunma elementi olarakta bilinir ama ateş saldırı elementiydi direk düşmanı yok edebilirdi. Sonraki iki gün Alex hem akademide eğitim görüyor hemde beni eğitiyordu. Chris benimle konuşmuyordu. Edward'ıda o geceden sonra hiç görmemiştim. Yaklaşık bir hafta sonra ben yeni elementime iyice alışmıştım şuan bile Alex'ten daha güçlü olduğum belliydi. O gece James bey eve geldi. Biraz konuştuktan sonra odasına gidip uyumaya başladı. Bende terasta oturuyordum ama üşüdüğümü anlayınca odama gitmeye karar verdim ne olduysa o anda oldu. Aztek'in büyük surları büyük bir patlamayla yıkıldı. Şaşkın bir şekilde bakarken motorla evin önüne Alex ve Chris geldi. Bana bakarak
"Sırina bizimle gelmen lazım büyücüler geldi savaş başladı"
Aceleyle hemen aşağıindim Chris motordan inip"Ben Edwar"la babamı bulayım siz gidin" dedi ve bizi yolladı. Aztek'in etrafı büyük surlarla çevriliydi yıkılan yere gittik hemen. Tepemizde hava bükücüler büyücülerden gelen alevleri durdurmaya çalışıyordular. Bizde yıkılan surun üstüne çıkıp büyücülere alev yollamaya başladık. Alex bana bakıp
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANATLARIM OL!
FantasyAŞK... İYİ...KÖTÜ ÖZEL GÜÇLERİ OLANLARIN, AŞKLARIDA ÖZEL OLMALI. AMA SIRİNA'NIN HİKAYESİNDE AŞKIN VE DÜNYANIN TÜM KÖTÜLÜKLERİNİ GÖRECEKSİNİZ. PEKİ KANATLARI OLAN ÇOCUK ONA GERİ DÖNECEK Mİ?