Derin Düşler

Hayatın Sillesi

Güneşli bir güne gözlerini açmıştı Derin.Gerçi gün güneşli olsa ne fark ederdi ki icinde ki o donuk ve sert acısını eritemedikten sonra.Yatakta doğrulmaya dahi dermanı yoktu daha önce kendini hiç bu kadar basit ve güçsüz hissetmemişti. Yaşadığı onca şeyi hakettiğini düşünüyordu mahalle serserisi bir gence kalbini vererek. Bilemezdi hayatın bu kadar acımasız olduğunu oysa daha önce hiç kurmadığı hayalleri vardı ilk kez yerinden çıkacak gibi atmıştı kalbi ve yine ilk kez bu kadar kırılmıştı.Yastığının altından günlüğünü çıkararak yazmaya başladı.
05.06.2005
Kendini bir hiç gibi hisseder mi hiç insan ? Evet ben hissediyorum.Fakat biliyorum ki nasıl bu hale gelmeme izin verdiysem biran önce bu aşk sandığım aptallığı gömmeyi de başarırım. Bana gereken tek şey sadece zaman !

Yine iyi gelmişti gerçeklerle yüzleşmek zaten kaçmayı hiç başaramamıştı ki. Annesinin kahvaltıya seslenmesiyle yataktan çıkmayı başarabilmişti. Keşke şuan tek derdi açlık olsaydı razıydı aç aç yatağın içinde yumulmaya. Saçını gelişi güzel topladı bukleleri düşüyordu alnina.Saçları yine her zaman ki gibi dalgalı bir halde dalga geçiyordu adeta hayatla. Annesinin daha masaya oturmadan iki dakikada verdiği öğütle doymuştu çoktan karnı. Evet malesef yine annesi haklıydı.Evet o bana eşdeğer değildi evet o sadece sokakta boş gezinen serserinin tekiydi evet o ve onun gibilerine güvenilmezdi dedi titrek bir sesle.Oysa ne çok isterdi bu sefer annesinin haksız çıkmasını ve aldatılma duygusunu tatmamayı.
Annesinin laflarının haricinde bir kaç lokma zorlada olsa yiyebildi. Kendine itiraf edemediği gerçeği annesine itiraf etme zamanı gelmişti. Evet senin gibi haklı çıkmak isterdim ben demiştim demek isterdim eminim güzel bir duygu biliyorum zamanla bende haklı cikmayi öğreneceğim tabiki bir sabah kalktığımda aniden bu yetenek bana verilmiş olmayacak zamanla yaşadıkça öğreneceğim. Iyiki de haklı çıkmamışım ben anne ıyiki dinlememişsin beni oysa ne çok ayılıp bayılıyordum evleneceğini duyunca.Kerim amca çok çok merhametli, iyi , koruyucu biri ve sen çok şanslısin ki senin üzerine titriyor ve en önemlisi hayatında ki tek kadın sensin. Farkında olmadan gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı. Annesi ise sanki bunları duymak istiyormuşcasına dinlemişti kızını ve yerinden kalkıp sardı kızını kollarıyla. Ben demiştimler yerini yaşamak gerekmiş be kızıma bıraktı.
Acısını , mutluluğunu , şaşkınlığını en icten yaşayan bir kızdı Derin ve bir okadar da hızlı. Yaşadıklarının üzerinden bir gün geçmesine rağmen yaşadıklarının kötü değil yol gösteren bir rüya olduğunu varsayma başlamıştı. Gözlerinden yaş hiç eksik olmuyordu acısını yaşamadan mutluluğu hak etmeyeceğine inanıyordu ve engel olmak istemiyordu gözyaşlarına. Kafasını yastığa koydu yeniden uyumak istiyordu belkide hiç uyanmamak.
Uyandığında Beril'in on cevapsız çağrısı ve hâlâ ısrarla arayışı üzerine telefonu dinç bir sesle açtı.Elbetteki olanlardan haberi yoktu ve alışverişe çağırıyordu bir kaç dakika sonra yolunda gitmeyen birseylerin olduğunu fark etmesi geç olmadı. Derin'in telefonu kapatmasıyla kapı zilinin çalması adeta filmlerdeki sahneyi anımsatıyordu. Beril'in eve adımını atmasıyla odaya dalması bir oldu.Şu haline bak ya neler oldu anlat anlat hemen dinliyorum hiç iyi görünmüyorsun enkazdan farkın yok öf Derin konuşturmada beni anlat diyerek bakışlarını Derin'in üzerine yöneltti. Derin bir nefes alarak anlatmaya başladı. Benim gözüm çok körelmiş aklım kıtlaşmış Beril nasıl oldu da bu kadar bağlandım bilmiyorum ben bu şeref yoksununa. Yaa bir insan hem benim gözümü boyayıp beni bu kadar kendisine aşık edip hem beni nasıl aldatır ya nasıl nasıl demesiyle Beril'in ağzının beş karış açılması bir oldu. Duydukları resmen şok etkisi yaratmıştı kendisi şahitti Şahin'in Derinin kaç ay boyunca peşinden koşmasına o ağır abilğinden ödün verip diz çökmelerinden yalvarışlarına kadar.Derin anlatmaya devam ediyordu yine bizim mekanda otururken Şahin bir kaç arkadaşını gördü ve onlar masaya yakĺaşmadan sırf ben yüz göz olmayayım diye kalktı ve onlara doğru yürüdü neyse baya olmuştu oturalı saati merak ettim çantadan telefonu çıkartmaya erinip Şahinin masadaki telefonuna baktım saatten çok gözüme üç mesaj takıldı okunmamış içime bir kurt düştü düşmez olaydı kör olsaydım da göremeseydim neyse açtım mesajları ilk mesaj Şahin huuuhuu ? Ikincisi Şiştt yakışıklı ? Üçüncü ise Ne o tek bir günlük mü senin hevesin ? Gözlerime inanmak istemedim ama malesef gözlerimle okudum yani. Şahin arkadaşlarıyla konuşmaya devam ederken hızlı bir şekilde çantamı koluma takip kapıya doğru ilerledim Şahin kolumu tuttu o an nereye diye sormasina izin vermeden patlattim tokatı yüzüne ahh keşke yumruğu çaksaydım gözüne. Ne olduğuna mi şaşırsın rezil olduğuna mı peki ya ben saflığıma mı boynuzlanmama mi?Ardından zar zor bir daha sakın sakın karşıma çıkma açıklama da yapma bana sen adam değil adi hayvansın diyerek koşarak uzaklaştım. Böyle işte dedi ve sanki antınca herseyi içindeki yükün biraz olsa hafiflemiş olduğunu hissetti .
Beril ne diyeceğini şaşırmış vaziyetteydi ne dese boştu ama teselli etmesi gerekirdi arkadaşını . Derin cidden çok ama çok üzüldüm ve şaşırdım yani annem her erkek aldatır derdi ama ben imkan vermezdim ki yaptığı şeyin telafisi yok ne yaparsa yapsın bilirim ki sende onu affetmezsin istesen bile yapamazsın yediremezsin bunu kendine kendi kendini yer durursun yinede hazmedemezsin seni senden iyi tanırım. Demekki bu kadarmış karekteri kendi rezil olduğuyla kalmış ve en azından sen bunun gerçek yüzünü geç olmadan hersey daha çıkmaza girmeden gördün yapacak birsey yok üzülme lütfen diyerek Derinin boynuna sarıldı.Arkadaşı güç vermişti adeta konuşmalarıyla desteğiyle ona daha da iyi hissetmeye başlamıştı kendini. Biraz daha tek kalmaya kendiyle hesaplaşmaya ihtiyacı vardı Berili kapıya kadar geçirdikten sonra odasına kapattı tekrar kendini. Bir kaç saat müzik dinledikten sonra annesinin yanına mutfağa geçti ve annesine yemek siparişleri vermeye başladı. Anlaşılan oydu ki Derin karamsar hayata küs havasindan çıkmaya karar vermişti. Annesi yüzündeki gülümsemeyle hazırlıklara başladı.
Akşam yemeğinde masadaydı tüm aile . Güzel sohbetle geçen zamanda İştahla yemeğini yedi her zaman olduğu gibi annesinden yardımını esirgemedi. Ortalığı topladıktan sonra Kerim amcayla kendisine kahve yapıp içeriye getirdi.Edebiyat öğretmeniydi Kerim amca ve yazmaya olan aşkı daha çok yakin kılıyordu ikisini. Odasına geçtiğinde Şahin'in mesajıyla karşılaştı.Hersey için çok Üzgünüm beni öldür döv ama bunu yapma ne olur Derin sen beni yargılamadan seven tek insansın diye yazıyordu. Derin bu mesajdan her ne kadar etkilenmek istemesede ona karşı olan nefreti bu sefer gözlerinden yaş olarak değil bir sızı olarak kalbine aktı. Ne yazarsa yazsın olamazdı birdaha herseyin bir bahanesi vardı ama aldatmanınsa asla ama asla yoktu. Günlüğünü aldı eline sayfayi eliyle çevirerek yeni sayfaya yazmaya başladı.