Sevdiğinizin bir başka birisiyle olma düşüncesini düşündünüz mü ? Elimizde olsa eminim ki düşünmeyiz. Şahsen ben asla istemem. Ama düşünür insan. İstemedende olsa düşünür. Belkide en çok can yakan bölüm olur bu bölüm. Hatta belki değil, ayrılığın en çok can yakan kısmı; sevdiğinizin bir başkasıyla olma ihtimalini düşünmektir. Kendinize ne diyeceksiniz ? Ben ona yetmemişim mi ? Benden daha iyiymişki bana geri dönmedi de onunla beraber.. Böyle çok daha seçenek vardır. Hani demiştik ya; onun başkasıyla mutlu olduğunu görüp mutlu olabilmek de var. Yani varmış. Ben bilmem. Yani sevsiğiniz insan bir başkasına sarılacak, bir başkasıyla öpüşecek, bir başkasıyla yaşayacak hayatı, size değilde bir başkasına atacak o günaydın mesajını sizde o mutlu diye mutlu olacaksınız. Güldürmeyin adamı. Sizin herşeyden kıskandığınız, koruyup kolladığınız, herkesten sakındığınız insan bir başkasıyla beraber ve mutlu Kimse bu durumda mutlu olamaz. Düşünün yaşadıklarınızı, hepsini gözden geçirin. Bir daha düşünün, o yaşadıklarınızı şimdi bir başkasıyla yaşıyor ? Mutlu olabildiniz mi ? Durun ben söyleyeyim; acı çektiniz, yediremediniz. Sizin belkide dokunmaya kıyamadığınız insanı bir başkası sarıp, koklayıp, okşuyor, belkide çıkarları için kullanıyor. Öyle bir susarsınız ki içinizde kıyamet kopar ama kimseye duyuramazsınız. Sevdiğinizin, beraber olduğu insana her gülüşünde siz ağlarsınız. Ve en kötüsüde mutluluk maskesi takıp insan içine çıkmaktır. Güçlü görünmeye çalışmak. Tutup bir arkadaşınıza o başkasıyla berabermiş diye anlatamamak.. Çünkü bunu kendinize yediremezsiniz bu yüzdende birisine anlatamazsınız. Yada şüpheden bahsedelim o daha kötü birşeydir belki? Ayrılınca gidip 'başka birisiyle konuşuyor musun? bir başkasıyla çıkıyor musun?' diye sormak fazlasıyla zordur. Çünkü istemeyeceğiniz bir cevabı duymaktan, yada 'seni ne ilgilendirir' gibi cümleler ile karşılaşmaktan korkarsınız. Bu sefer şüpheye düşersiniz. Acaba konuştuğu biri var mı ? Acaba şuan ne yapıyor ? Kimler ona yazıyor ? Kime cevap veriyor ? Şu durumu kime yazmış ? Şuan kime çevrim içi ? Böyle uzar da uzar.. Artık paranoyak bir insana dönüşürsünüz. Artık onu herşeyde başka birisiyle beraber diye yargılarsınız içinizdeki mahkemede. Ve bunun sonucunda psikolojisi bozulan insanlar, şizofreni olan insanlar hatta bu sebepden dolayı intihar eden insanlar olmuştur. En basitinden hiçbir şeyden haz almamaya başlarsınız. İşinizi gücünüzü kendinizi vererek yapamazsınız. Öğrenciyseniz mesela, o masaya oturduğunuzda bu düşüncelerden dolayı ders çalışamazsınız. İş sahibiyseniz yaptığınız işin hakkını tam anlamıyla vererek yapamazsınız. Çünkü aklınızın bir köşesi bu lanet olası, can yakan düşüncelerle doludur. Çivi çiviyi söker diyerekten de bir başkasının hayatına girip herşeyi daha berbat etmenin bir hükmü yok. Çünkü her yaşanmışlığı bir başka birisiyle yaşadığınızda geçmişteki yaşanmışlıkların yaraları tekrardan kanıyor. Bu sefer sadece sizin hayatınız değil, hayatına girdiğiniz insanın hayatıda berbat oluyor. Boşuna kimsenin ahını almaya değmez. Çünkü bugün bu dediklerimi yaşıyorsanız eğer dün birilerinin ahını aldığınızdan dolayı yaşıyorsunuzdur. Hani bir söz vardır ya Dün yediğim hurmalar bugün falan filan.. İşte aynı o hesap. Aşık olduğunuz insanı unutmak var mıdır bilemem ama onsuzluğa alışmak diye birşey vardır. Yani artık canının eskisi gibi yanmaz, eskisi kadar dert edinmezsiniz, bi yerde geçer yolunuza bakabilirsiniz. Umarım çabuk alışanlardan olursunuz..