Bölüm şarkısı ; Cem Adrian - Beni affet
" Burda ne işin var ? "
" Kızım "
Bana bi adım attığında hızla geriledim .
" Sakın bana dokunma "
Yatağın üzerinde duran bavulu gördüğümde
" Bu ne ? " dedim
" Evi sattım "
" Ne demek sattım "
" Beraber amerikaya taşınıcaz "
" Seninle hiç bir yere gelmiyorum "
Kapıyı açıp odadan çıktım.
" Melis bi dinle beni "
Babamın arkadan gelen sesini dinlemeden kendimi dışarı attım. Hızla merdivenleri inmeye başladım . Babam sessi gittikce uzaklaştığımda uçuruma doğru yürümeye başladım . Göz yaşlarım her an akmak için beklerken gözlerimi sım sıkı kapattım . Evimizi , annemi , abimi satmıştı . Herşeyim gidiyordu hatıralarım , anılarım herşey . Uçuruma yaklaştığımda Efe' yi gördüm . Gözümden yaşlar akmaya başlamıştı . Olduğum yerde durup onu seyrettim , sırtı bana dönük olsa da kusursuzdu . Arkamı dönüp yürümeye başladım .
" Gidiyomusun " dedi o özlediğim sesiyle olduğum yerde durdum . Yavaşca ona doğru döndüm .
" Mutlumusun ? Bak ölüyorum gördün mü her gün daha fazla "
Gözümdeki yaşları silip devam ettim .
" Babam geldi, evi satmış , beni alıp gidecekmiş . "
Bana doğru yaklaşmaya başladığında konuşmaya devam ettim .
" Ben ne yapacağımı bilmiyorum , o kadar kötüyüm ve çaresizim ki Yavuzu öptüm . Ama ben bunu istemedim , herşey belki biter diye Efe gerçekden " derken hıçkırıklarım fazlalaşmıştı . Efe aramızda mesafeyi kapattı ve ellerini yüzüme koyup alnımı öptü . Ardından sımsıkı sarıldı , iyice doladım kolları ona o huzur bulduğum kokusunu tekrar içime çektim .
"Ben çok kötüyüm "
Kollarımı Efe' den çektim .
" Be - ben bunları hakedecek bişey yapmadım ki Efe , Yaptım mı ? "
" Sen bişey yapmadın güzelim "
" Yapmadım dimi "
" Yapmadın ."
Başımı göğüsüne yasladığımda saçlarımı öptü ve dudaklarını çekmedi, neden bunu yapıyordu neden canımı acıtmasına rağmen ondan vazgeçemiyordum ? Kendimi geri çektim ne olursa olsun herkesten uzaklaşmak istiyordum peşimi bırakmayan anılardan insanlardan babamdan ve Efe'den. Nereye gidersem gideyim insan kalbinden en fazla nereye kaçabilirdi ki ? Rüzgarla içime çektiğim kokusu bugüne kadar içtiğim sigaralardam daha fazla acıttı ciğerimi.
"Efe lütfen buradan gidelim"
Başını sallayıp elimden tuttu, vücudumda hissettiğim o sıcaklığın iliklerime kadar işlediğini fark ettim.
Kalbim deli gibi atıyordu aşk dedikleri şey bu muydu? Kendime hep hiçbir zaman aşık olmayacaksın kızım der dururdum, Efe yi görünce tüm bildiklerimi unuttum sanki yeniden doğmuş gibiydim sanki yeniden nefes alıyor gibi. Elleri avucumda yitip giderken gözlerimi kapattım, şu an gerçekten dünyanın en mutlu insanı bendim. Efe'nin sesi düşüncelerimi böldü
"Arabaya binecekmisin ?"
Olduğum yerde öylece durduğumu fark ettim, arabaya binip gözyaşlarımın akmasını binbir güçlükle engellemeye çalıştım. Ben bunlaru hak etmişmiydim ? Efe şehrin dışına kadar arayı sürüp bir tarlada durdu, mis gibi etrafa yayılan papatyanın kokusu onun kokusundan daha güzel değildi. Çiçek bahçelerini söndürürdü gülüşü, hayat verirdi geceye,şiirlere. Derin bir nefes alıp kendimi çiçeklerin içine attım
"Kendimi sakinleştirmek için buraya gelirim hep,senin içinde iyi olacağını düşündüm."
Efe'nin sesi şarkı gibi geliyordu kulaklarıma, ruhuma dokunan nameler gibi.
"Teşekkür ederim."
Anılarım peşimi bırakmış gibiydi düşündükçe canımı acıtan şeyler o uçurumdan aşağı atlamış gibiydi. Efe cebinden sigarasını çıkarıp derin nefesler çekerken eriyip gidiyordum karşısında.
"Alırım bi dal?" dedim öyle güzel gülümsedi ki olduğum yerde kaldım öyle. Bırak tüm dertlerine derman olayım aydınlatayım karanlıklarını,izin ver bana kalbine dokunayım sarayım yaralarını.
"İçince geçiyor mu bare?" içimden geçirdiğim o kadar şeyi yutuverdim, yanıma yaklaşıp yere oturdu.
"Bilmem. Belki" deyip sustu. Gözyaşlarımı bastırıp gülümsemeye çalıştım bir anlık da olsa güzel şeyler hissetmiştim.
"Hadi gidelim." deyip kalktım. İçimi yine aynı huzun kaplamıştı. Kafam' ın içinde yine aynı sorular dönmeye başlamıştı. Eve gidince ne olacaktı ? Efe ayaklanmış arabaya doğru yürüdü , arkasından hızlı adımlarla arabadaki yerimi aldım . Efe arabayı çalıştırdı ve ilerlemeye başladık .
" Uçuruma gidebilirmiyiz kafamı dağıtmak istiyorum " dedim
Efe cevap vermeden sadece sürmeye devam etti . İleride gördüğüm bi marketi göstererek ,
" Şurada durabilirmisin ? " dedim
Efe arabayı marketin otoparkına yerleştirdikden sonra beraber markete girdik . Bi market arabası alıp içeceklerin oraya ilerledim . Arabaya 5- 6 tane bira koydukdan sonra 5-6 paket sigara alıp kasaya ilerledim. Efe parayı ödeyince beraber marketten çıktık .
" Bu seferlik bişey demiyorum bu gün senin günün olsun ." dedi
" Her gün zaten benim günüm " dedikten sonra arabaya bindim . Efe de arabaya oturduğunda artık uçuruma gidebilirdik. Radyoyu açıp bi kaç şarkı geçdikden sonra Cem Adrian - Beni affet bu gece 'de durdum ve kafamı cama yasladım . Her şey bu kadar zor olmak zorundamıydı ? Niye herkes canımı yakıyordu ? Ben yoruldum . Acı çekmek insanı güclendirir diyen bi şair varmış söyleyin ona ben bittim . Araba uçurumun kenarına geldiğinde , arabadan indim . Kenara oturul Efe ' nin gelmesini bekledim. Efe elindeki poşetleri koyup yanıma oturdu , ardından şişe'nin birini bana uzattı ,diğerini 'de kendi aldı."Senin şu ellerin amansız bir iklim gibi, kulaktan kulağa dolaşan şarkılar gibi, gözlerimi kapatıp hayalini kurduğum her şey gibi. Senin ellerin susmak bilmeyen bir kavgayı dindirmek gibi, çaresiz bir hastalığa merhem olmak gibi. Bazen yan yana yürüdüğümüz yollarda parmak uçların değerdi elime, parmaklarının değdiği yerleri severdim tüm gün. Öyle hissiyatlara kapılırdım ki göz göze geldiğimizde, adını koyamadığım binbir türlü sarardı etrafımı. Gözlerine bakmak ünlü bir ressamın tablolarını izlemek gibi heyecanla doldururdu beni, o tablayo baktığımda gördüğüm her şey beni içine çekerdi; derine en derine. Farklı bir diyarı keşfetmiş gibiydim seninle birlikteyken; insanların mutlu olduğu, çocukların hiç ağlamadığı bir diyar, mutlulukların başkenti olan bir yerdi orası. Rüzgarına kapılıp dalgalarında durulurdum, sen bana kimsenin dokunmadığı bir yerden dokunurdun, kimsenin görmediği bir yere bakardın. Anlattıklarını çoğu zaman dinlemezdim sadece sesin ruhumda dans ederdi bende ona eşlik ederdim, güzel omzuna elimi koyup başımı göğsüne bastırırdım ve saatler yok olup giderdi dünya kapanırdı o vakitler. Biz istersek yok ederdik diğer tüm insanların varlığını, ama bu söylediklerimin hepsi bir hayal; sen başka birine aşıksın. İnan sırtımda kırsalardı tüm dünyanın yükünü bu kadar acıtamazdı canımı, başka birini seviyor olman beni öldürüyor, paramparça edip bırakıyor kalbimi ve sen toparlamıyorsun beni. Bir insanın başka bir insana aşık olması aptallık işte ki ben bu masalın en aptal kızıyım. Efe, çok güzelsin be." Elimdeki bira şişesini yere atıp kırdım bir parçasını alıp etime batırdım, kan yere damlarken gülümsedim. Bu acı içimde biriktirdiklerimin yanında sadece küçük bir hiçti.
"Bak kalbim de böyle kanıyor, durmadan acı veriyor." Efe deli gibi sarhoştu, bu söylediklerimi hatırlamayacaktı bile. Kolumdan hızlıca tutup dudağıma küçük bir öpücük kondurduğunda öylece kaldım.
"Sende çok güzelsin." Zar zor konuşuyordu, bu öpücük gerçek değilsi bu öpücüğe sahip olmam imkansızdı. Ben onun sevdiği kız olamazdım, onun yerini alamazdım. " Bu halde eve gidemessin bana gidelim . " Efe' nin sözleriyle kafamı ona çevirdim."Seninle hiç bir yere gitmek istemiyorum . Yanında durmam bile hata " Sarhoştum ve içimden gelen herşeyi bağırarak söylemek istiyordum . Ayağa kalkıp yürümeye başladım ama başım fena halde dönüyordu tutunacak hiç bir yer yoktu. Aniden gelen bi mide bulantısıyla yere eğildim. "Melis , Melis iyi misin ? " Efe hızla yanıma geldi . Elinde ki peçeteyi bana uzattı. Ağzımı silip ayağa kalktım . Ama gözüm bi anda karardı ve Efe'nin kollarına düştüm gözlerim yavaşca kapandı ....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UÇURUM
ChickLitYa uçurumdan atlamayı seçeceksin bu hayatta ya da bi yerden hayata tutunucaksın .