Louis Armstrong'un masum masum:
Ne yaptım ben
Bu kadar kara
Ve bu kadar hüzünlü olmak için?
diye soran sesini duymak için karanlık ruh dünyamdan uzaklaştım ve dış dünyaya çıktım.Bu boğucu yeraltında -kendi evimi böyle değerlendiriyordum- 1369 lambayla oturmaktan başka yapabilecek bir şeyim yoktu.Evet her ne kadar evimde 1369 lamba olsa da,Elektirik şirketi kullanılan bu güç kaynayağının kim tarafından çalındığını bilmiyorlar.Evet okul dışında ben bir görülmezim.
Görülmezim anlıyor musunuz?Sırf insanlar beni görmek istemedikleri için görünmezim.Tıpkı sirklerde gördüğünüz bedensiz başlar gibi,sert,çarpıtıcı camlardan yapılmış aynalar çevirmiş sanki etrafımı.Bana yaklaştıkça yalnızca çevremdekileri,yani kendilerini, ya da hayallerinde uydurdukları şeyi görürle,her şeyi,en küçük şeyi görürlerde beni görmezler.
Bir gece kazayla bir adama tosladım.Üzerine atıldım ve özür dilemesini RİCA ETTİM.Yüzümü yüzüne yaklaştırınce yeşil gözleriyle küstahça baktı ve küfür savurdu.Çenesini sertçe tepeme doğru çektim ve filmlerde gördüğüm gibi kafa attım.-Fight Club'un işe yaradağı anılarımdan sadece birisi-Etinin yarıldığını,kanın fışkırdığını hissettim." ÖZÜR DİLE LANET OLASI,ÖZÜR DİLE!" diye bağırıyordum.Ama o küfretmeye devam ediyordu.Dizlerinin üzerine düşünceye kadar kafa attım.Hala küfrediyordu.O kızgınlıkla bıçağı açacaktım ki adamın gerçekten beni görmemiş olabileceği geldi aklıma. Bir Hayaletin nerdeyse öldürdüğü bir adam.Sinirlerimi bozdu bu hem nefret ediyor hem de utanıyordum.Laurent'in olmamı istediği adama bir adım daha yaklaşmıştım.
Tutmayan bacakları üzerinde ileri geri sallanan bir sarhoş gibiydim.Sonra hoşuma gitti bu.Adamın kabuslarından birisi fırlamış ve ölesiye dövmüştü onu.Bu delice buluşa gülmeye başladım.Öyle gülüyordum ki karnım yırtılacak zannettim bir an.Ama o-
" O da neydi lan?"
--
Lavi'yi daldığı düşünceden kurtaran şey kapı zili olmuştu.Önce tereddüt etti.Ama sonra korkmaya gerek olmadığına kanaat getirdi.Kapıyı açtığında gördüğü kişi karşısında önce kaşlarını kaldırdı ve bir adım geriledi.
"B-Bayan Schiffer sizin ne işiniz var burda?Hem adr-
"Sebastian"
"Anlamadım ?"
Bayan Schiffer gözlerini devirdi ve içeri daldı.
"Lanet olsun Lavi,Armstrong'un sesinde ne bulduğunu hala çözemedim.İçindeyken zor dayandım.Nereye kaçacağımı şaşırdım.O adamın sesi beni hasta ediyor."
" Sebastian se-Dur bir saniye.Hani kimsenin bedenine giremiyordun?"
Bayan Schiffer/Sebastian kendine koltuğa atarken çantasından çıkardığı dosyayı masanın üzerine bıraktı ve masada duran patetes kızartma dolu tabağı kucağına alıp yemeye başladı.
" Sana diyorum.Madem başkalarının bedenine girebiliyodun neden benim bedenimde kaldın?"
Sebastian ağzındaki lokmayı yuttu ve:
" Vücudunu seviyorum,kendine has bir havası var.Dostum aptal mısın nesin?Bundan daha zeki olduğunu zannediyordum.Bu aptal kadın benim annem hatırlarsan?Sadece kan bağım bulunduğu kişilerin bedenine girebiliyorum.Ama merak etme yakında bedenim hazır olunca sana daha güzel bir şekilde yardım edeceğim" derken masanın üstündeki dosyayı gösterdi.
Her ne kadar Lavinin durumu zor olsada Sebastian ondan daha fazla şey yaşamıştı.Bayan Schiffer 18 yıl önce yapılan deneydeki konsey üyesi ve gönüllüsüydü.Deney için kendi karnındaki oğlun- hala fetüsken- Laurent'in oğlunun - Lavi'nin- içine yerleştirmişlerdi.
Her ne kadar konseydekiler diğer çocuklarda olduğu gibi bunun işe yaramadığını düşünselerde işe yaramıştı.Kısa süre sonra tüm kobayların beynindeki anıları değiştirdiler.Ama Lavi'nin anıları hala duruyordu.Bunu bir tek Laurent biliyordu.Lanet olası babasının ona karşı kullanabileceği tek silah.
" Hey Lavi dinliyor musun? Her neyse bil bakalım bu koca kadının vücudundayken hangi arşivlere girdim?"
Lavi büyük bir merakla dosyayı açtı ve resimdeki gördüğü kişi kanını dondurdu.
"Bu adam-"
" Evet MAGNARD'ların başı."
" Sanırım senin YIKIMI başlatan moruğu bulduk."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıkım
Teen FictionUmursamıyorum. Genellikle - her zaman- kullandığım bir kelime.Yalan mı?Hayır çünkü gerçekten umursamıyorum.İnsanlar benim hakkımda :" Bu çocuk kesinlikle havalı görünmek için umursamıyor numarası yapıyor "veya " Bu çocuğun Marstan geldiğine yemin e...