Bölüm şarkısı : 30 Second to Mars - The kill
Multimedia : Lilith
Ölüm.. Öyle birşey ki sanırısın cehennemden beter olan hayatın cennete dönüşecek. Ölüm zayıf insanların kurtuluş yoludur. Evet zayıf ve aciz birisi olduğumu kabul ediyorum .Zaman zaman duygularımı kaybedişimle daima kendime fiziksel olarak acı çektirmişimdir. Psikologlara göre kendime zarar verdiğim için hastayım. Belki haklı olabilirler ama bana göre kendime acı çektirmem sinirlerimi yatıştırır . Fiziksek acı duygularımın incinmesinden daha iz bırakır bana göre
Biliyorum bir gün herşeyin gitmesine izin vermek zorundayım . Sadece hayatta yalnız olmak zorundayım . Ama buna alışmam için duygularımı geride bırakmaya ihtiyacım var. Herşey sınırda ve çürümüşüm.Geceleri uyuyamıyorum .Bir tür kahramana ihtiyacım var . Kurtarılmaya. Yankılanan bir sese ihtiyacım var. Beni eve götürecek bir ışığa ihtiyacım var. Akıl sağlığım olabilecek birisine ihtiyacım var . Ama hiçkimsem yok .
Ben bir okyanustum, açıkta kayboldukça hiçbir şey acımı alıp götüremedi . Her yara bana şekil verdiğinde her yara izi benim tahtımı inşa ediyordu . Fiziksel ve ruhsal olarak zedelendiğimde yakınım dediklerim tahtımı devirdi.
Sakat öfkemle ve hala şiddetle akan göz yaşlarımla kırılgan bedenim yaşlandı . Ölmek istemediğim halde herhangi bir şey hissetmemi sağlayan tek anestezi beni içerden öldürüyordu. Ölüm benim tek kurtuluş yolumdu .
Kendime daha fazla fazla duygusal acı çektirmeden kurtulsam sanırı daha iyi olur. Elimde doktorumun verdiği sakinleştirici haplar ve 1 şişe bira. Ve önümde sonsuzluğa uzanan deniz .Etraftaki insanların yavaş yavaş çevreyi terk etmesini beklerken gece yarısı oldu. Daldığım düşüncelerden telefonumun sesi ile ayrıldım. Arayan teyzemdi .Konuşamayacağımı bildiğim içi telefonu meşgule aldım ve mesaj yazmaya başladım . 'Teyzecim üzgünüm sana haber vermeyi unutmuşum. Yarına yetiştirmemiz gereken ödevimiz var Ruby ile birlikte yapıyoruz.Muhtemelen geç saatte biter ve burda kalırım diye düşündüm .Beni merak etmene gerek yok yarın görüşürüz iyi geceler ' yazdım ve gönderdim. Ardından telefonumu denize attım. Eğer telefonu açsaydım daha da duygusallaşacaktım .Teyzemin bendeki anne şefkati boşluğunu doldurmasından nefret ediyordum. Ama artık nefret etmem gereken bir sorunum kalmayacaktı.
Elimdeki hapın kapağını aştım ve göz yaşları ile birlikte birer ikişer tane ağzıma atıp bira ile yutmaya başladım. İlacın ve biranın sonuna geldiğimde aynı sersemlemiş gibiydim.Elimde kalan son kapsülüde ağzıma attıktan sonra gözyaşları içinde kendimi denize attım. Sonrası karanlıktı. Sanırım amacıma ulaşmıştım...
17 Saat sonra :
Gözlerimi açtığımda her taraf bembeyazdı. Sanırım ciddi ciddi ölmüştüm.Öldükten sonra görülen beyaz ışıkta bu olsa gerekti. Miğdemdeki öldüresiye acı sanki bana yaşıyormuşum gibi hissettiriyordu. Önümde beliren bayanla ciddi anlamda korkmuştum. Göz bebeğimi açarak ışık tutuyordu. Ağzını kıpırdatıyor ama kelimeleri seçmekte zorlanıyordum. Yavaşça söylenilen kelimelere odaklandım ve anlamaya başladım.
'Beni duyabiliyor musun ' diyordu önümdeki bayan .Evet seni duyabiliyorum demek istiyordum ama ne konuşacak ne de yerimden kalkacak gücü kendimde bulamıyordum.Bayan konuşmaya devam ediyordu.
'Lilith beni duyuyorsan bana tepki verir misin ?' diyordu. Odaklandım ve uzun bir süre sonra susuzluktan kuruyan ve yapışan dudaklarımı zorla açıp cevap verdim.
'Evet siz kimsiniz ? ' diyebildim. Acaba Supernaturalda ki gibi Azrail bu kadar güzel birisi olabilir miyidi?
'Ben Doktor Clary Morris .Şuan hastanedesin.Kendini iyi hissediyor musun ?' dediğinde yıkılmışlık hissi her bir yanımı kapladı.Doktora 'hayır şuan kendimi berbat hissediyorum 'demek istesem de diyemedim.Neden hiçbir şeyi doğru düzgün yapamıyorum ki ? Herkes haklıydı.Ben beceriksizin tekiydim.Ölmeyi bile becerememiştim.Ayrıca rezil de olmuştum .Herkes benim sevgilisinden ayrılıp intihar etmeye çalışan bir ergen olduğumu düşünüyordu.Peki ya teyzem ?Ona yalan söylediğim ve böyle bir şeye kalkıştığım için eminim bana çok kırılmıştır.Sanırım Doktor Morris benden cevap bekliyordu.
'Evet iyiyim doktor teşekkürler ' diyebildim .Aman cidden çok teşekkürler .Hayatımı kurtardın kahramanımsın .
'Lilith öncelikle şunu belirtmek isterim ki çok zeki bir kızsın .Bira ve hap ikilisi ile birlikte denize atlamak mı ?Bayağı başarılı bir plan ama maalesef gerçekleştiremedin.Eğer iki dakika daha geç kalsaydın ciddi anlamdı ölmüştün .Bilmem teşekkür etmek ister misin ama seni kurtarana minnettarlık borçlusun ' dedi geveze doktor. Cidden beni kurtarana teşekkür etmeliydim.Beni daha da dibe batırdığın için sana minnettarlık borçluyum sevgili intihar avcısı.
'Afedersiniz doktor Morris burdan ne zaman çıkabilirim ?' diye sordum
'Fazla erkencisin ha ? Öncelikle miğden yıkandı.Biraz kendine gelmen lazım .Ayrıca son 1 serumun kaldı .Serumun bitince kurtulacağını sanıyorsan çok yanılıyorsun .Seni psikoloji bölümüne sevk edeceğiz .Eğer seni hastaneye yatırmaya karar vermezlerse elbette yakın bir zamanda çıkabilirsin ' dedi kendini komik sanan sevgili doktorum. Elbette hastanede yatmayacaktım.Sadece sağlam bir senaryoya ihtiyacım vardı.
'Peki teşekkürler doktor ' dedim ve saatlerdir kapanmak için uğraşan gözlerimi daha da uğraştırmadan kapatıp güzel olmasını umduğum bir uykuya daldım ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ruhumun Karanlık Yanı
General FictionKoskocaman bir hiçliğin ortasındaydım . Her geçen gün zebani gibi üzerime çöküyordu.Karanlıktaki gölgeler Azrail gibi peşimi bırakmıyordu. Ruhumun Karanlık yanı her geçen gün kendini belli ediyordu.