Plan

64 3 1
                                    

Sonunda büyük gün geldi. Edayla dün gece yetimhaneden kaçtık ve kaçmadan önce müdürün odasından bir miktar para çaldık. Öğrenirlerse öğrensinler, kimse umrumda değil artik. Zaten yurttaki görevliler o kadar umursamazki, biri kaçsa kimse farketmez.

Bize yardım edecek adam'ın adı Hakan. Mafya bozuntusunun en büyük zaafı oğluymuş. Oğlunun adı Berke. 20 yaşındaymış. Planımız şuki, onu kendimi aşık ettiriceğim ve sonra onu yüz üstü bırakıcağım. Tabi yazık kahrolcak felan ama umrumda mi?hayir. Herşeyi ögreneceğim onların hakkında ve bir nevi onlari ifşada ediceğim. Bir barda yapıcağiz pilanımızı. Eda garsonluk yaparken, ben berke'yi ayartmaya çalışıcak olan biri olucağim. Hayatımda ilk defa bir erkeğe yakın davranacağım.
Adrese vardığımızda ikimizin gözleri faltaşı gibi oldu. Hakan'ın söylediğine göre burası berke'ye aitmiş. Bembeyaz ve çok büyük bir binaydı. Bir bar değilde, burası bir holding'e benziyordu.

"Biz yanliş mi geldik acaba ya?" diye sordum saçlarımı kaşıyarak.

"Valla hiçbir fikrim yok" dedi eda aynı şaşkınlıkla.

Tam geri dönelim diyecekken hakan'ı gördüm. bize el sallayarak buraya gelin işareti veriyordu.

"Hakan burası cidden bir bar mı?" diye sordum.

"Bende iyiyim aclacım sen nasılsın?" dedi bozulmuşcasına.

Ona ikimizde öyle bir bakış attik ki ellerini ben suçsuzum dermiş gibi havaya kaldırdı ve konuşmaya başladı.

"Evet kızlar, burası gizli tutuluyor cünkü içerde ne ararsanız var. Birazdan görürsünüz zaten neyden bahsettiğimi. Bu arada acla üstündekiler yakışmış güzelim" dedi göz kırparak.

"Bi dalga geçme ya" dedim sinirle. Üstümde siyah mini bir elbise vardı. Dizlerimin bir kariş üstünde bitiyordu ve bir sırt dekoltesi vardı.elbise hakan'ın karısına aitti. o kadar iyi bir kadin ki, onu çok sevmiştim. belime gelen saçlarımı düzleştirmiştim ve makjayı hiç sevmediğim ve yapamadığım için eda bana sadece rimel ve biraz pudra sürmüştü. Şuan bir 17 yaşında bir kız değilde, 19-20 yaşlarında gözüküyordum. Nede olsa herşey annem için.

"Tamam tamam, hadi gelin"

Tamam diye başımı salladım ve arkasından yürümeye başladık.

Içeri girdiğimizde açıkçası bukadar mükemmel gözüken bir bar beklemiyordum. Yerler açık gri camlarla döşeliydi. Duvarlar o kadar güzel bir kırmizıyla bürünmüstü ki, gözlerimi alamıyordum. Iki yanında yükselen merdivenlerle muhteşem bir görüntüye sahipti. Merdivenlerden çıkarken, gözlerim locaya takıldı, o ise yeşil koltuklarla doluydu. Görünüşü ne kadar güzelse, içerdeki insanlar bir o kadar iğrençti. Ayakta yiyişen hatta sevişen gençler, kulaklari sağır edicek tonda müzik, gizli uyuşturucu satan adamlar, sarhoş olanlar ve çılgın gibi dans eden insanlarla doluydu.

Hakan birşey unutmuşcasına kafasına vurdu ve bana döndü.

"Kızım sen niye peşimizden geliyorsun? Şurdaki bar taburelerin orda otur sen, berke abi birazdan gelir. Hergün bu saatlerde içer o. Ama dikkat et ha umursamaz piçin tekidir."

"Ha pardon, tamam sağol" dedim ve bar taburesine oturdum. Hakan eda'yı berkeyle görüştürmeye gidiyordu yeni çalışanımız falan diye.

Barmen yanıma gelip

"Ne içersin ufaklık?" diye sordu.

"Ufaklık derken? Bir bira ver bana lütfen" dedim. Aslında ağzıma hiç içki sürmezdim ama rol gereği işte.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 21, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

REALISTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin