İNTİKAMIN İÇİNDE AŞK

935 26 0
                                    

Ben Zeynep, Zeynep Güzel. Tek hayalim ablamın ölmesine sebep olan adamın hayatını mahfetmek. Ablam eskiden, çok eskiden ben doğmadan önce babamın ortağı olan Ahmet Sayer denilen adam yüzünden öldü. Ortağı mı dedim? Ortağı gibi gözüküp amacı babamın tüm işlerini, tüm servetini elinden almak olan bir adamdan bahsediyorum.. Ama tabii işler yolunda gitmeyince gücünün yetebileceği tek kişi olan ablama takmış kafayı. Ve ablamla tehdit etmiş babamı, sonra bir anda o da kardeşimde nedensiz bir şekilde ortadan kaybolmuş. Bir kaç ay sonra da öldü haberiyle uyanmış babamlar. Yani babam böyle anlattı bana, bunları bir ay önce öğredım. Beni ablamın mezarı diye götürdükleri mezar bile gerçek değilmiş, onun bir mezarı bile yokmuş.. O günden sona tek istediğim buna sebep olan o adamdan intikamımı almak oldu.

'Ama ne yapabilirdim? Gücüm neye yeterdi ki sanki?' derken bir oğlu olduğunu öğrendim, herkesten koruduğu-sakladığı.. Yani herkesten sakladığına göre çok değerli olmalı, bende oğlu üzerinden yürümeye karar verdim. Bir röportajını izledim Ahmet Sayer'in, oğlu hakkında bir soru sormuşlar ve buna ''Onun üzülmesine dayanamam, en korktuğum şey onu üzgün görmek.. o benim biricik oğlum, en değerlim'' diye cevap vermiş. 24 yaşındaymış oğlu, aramızda 2 yaş var yani.. Tabii ki oğlunu öldürmeyecektim, sadece kendime aşık edip en bana ihtiyacı olduğu zamanda çekip gidecektim. Perişan halde... E tabii ki babasının biricik oğlu olduğu için babasıyla dertleşecekti değil mi? Başka kimle dertleşecek? Ve Ahmet Sayer'in çok değerli oğlu perişan haldeyken, onun da içi yanacaktı. Bu kendine zarar gelmesinden daha kötü bir şey değil mi? Kendi canına zarar gelmesi.. Üzülmesine kıyamazmış! Bakalım oğlunu üzgün görmek hoşuna gidecek mi?

'Oğlunun ne suçu var Zeynep saçmalama!' diye düşündüm bazen. Peki ya benim ablamın ne suçu vardı?

''Oğlunun adı Kerem'miş, Kerem Sayer. Ve takıldığı bir kaç mekanı öğrendim, bu gece takıldığı mekanlardan birine gideceğim..''

''Zeynep saçmalıyorsun, ne geçecek eline? İntikam hırsı kör etmiş seni ya şu haline bak.'' Ve arkadaşlarımdan duyduğum en popüler cümle, 'Zeynep saçmalama, intikam hırsı kör etmiş seni'

Hiçbiri beni anlamıyor, anlayamazlar da zaten.

''Seda, bu konuyu kaç defa konuştuk. Sen akşam benimle gelecek misin onu söyle?''

''Of, tamam!''

* * * * *

Gece hazırlanıp, öğrendiğim kadarıyla takıldığı mekanlardan birine gittik. Etrafa bakınırken telefonumdan fotoğrafını açıp baktım, ona benzer birini göremeyince ordan çıkıp diğer takıldığı mekana gittik. Tabii Seda yanımda söylenip duruyor, umrumda mı? Hayır!

İçeri girdiğimizde karşı masada oturan fotoğraftakine benzeyen birini gördüğümde direk yanına gittim. Elinde içkisi, baya üzgün gözüküyor. Ben daha seni çok üzeceğim.

Yanına oturduğumda kaşlarını kaldırıp beni süzdü, sonra da; ''Pardon tanışıyor muyuz?'' dedi aksanıyla, sarhoş olduğunu belli eden bir ses tonuyla.

''Hayır tanışmıyoruz. Ama seninle tanışmayı çok isterim..''

''Hiç havamda değilim.'' dedi yüzünü başka tarafa çevirip.

''Annen yabancılarla konuşma falan mı dedi? Ne bu havalar?''

Tekrar bana döndü, ''Komik değil.''

''Peki, adım Zeynep.''

''Ben de Kerem. Memnun oldum, çok memnun oldum. Gider misin artık?''

''Baya üzgün görünüyorsun, üzdüler mi seni atarlı çocuk?'' dediğimde başını öne eğdi. ve ''Mutlu olduğum tek bir gün bile olmadı ki.'' diye mırıldandı. E babası oğlumun üzülmesine kıyamam diyordu, haberi yok herhalde bu halde olduğundan.

ZeyKer Tek BölümlükHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin