bir liman misali yazları kalabalık neşeli ve cıvıltılı kışları ise yalnız hüzünlü ve sessiz hep izler geleni gideni bazen bir yük gemisi gelir yükünü bırakır rahatlar ve yeni yolculuğa çıkar ve bazende küçük bir gemi gelir bir fırtınadan sığınmak için o limana aslında her gelen geminin bir amacı vardır.
Limana her yanaşan gemi kendisiyle birlikte yeni şeyler getirir o limana bazısı yolcu bırakmaya bazısı tamir olmaya bazısıda sadece liman için gelir aslında rotasında yoktur o liman ama yinede uğrar o limana ve o liman onun için bambaşka bir maceraya dönüşür ve o gemi giderken arkasında birşeyler bırakır gider başka limanlar arar ve o geride kalan liman onun için bir şey ifade etmez artık olan hep o geridekilere olur çünkü bir umut bırakır arkasında ve o geminin elbet geleceğine inanılır ama gelen hep başka gemiler olur.
gerçekte hepimizin beklediği bir gemi yokmudur hayatta liman gibiyizdir hep bekleriz ama aslında hep bir gelen vardır bir sığınan, yardım isteyen veya sadece bir uğrayan ama beklediğimiz hiç gelmez yani istediğimiz şey çoğu zaman olmaz ve unuttuğumuz şey her gelen gemi bizi dahada geliştiririz nasılki işlek limanlar büyük limanlardır o misal işte bizde gelişiriz büyürüz her gelen gemi bir parçasını bırakır aslında bize bazen biz onu yükünden kurtarırız bazende o bize yük olur ama biz hep ordayızdır tabi fırtına limanıda vurur ama liman ayakta kalmak zorundadır tabiki diğer diğer gemiler için,bu durumda başa dönüyoruz çünkü o gemilerdi bizi geliştirecek olan araçlar biz düşersek gelen gemiler gelmez olur,bir liman düşününki o limana demirleyen gemi sayısı her gün azalsın işte bu bir limanın sonu demektir çünkü gemisiz liman hiçbir işe yaramaz ve hayata bomboş devam eder takdir edersinizki boş bir liman fazla geçmeden dalgalara yenik düşer ve ortada bir liman kalmaz.
eğer bizler birer liman isek o gemi zaten bir gün gelecek ama unutmayınki boş bir limana hiçbir gemi demirlemez.