Bazı Sırlar

220 37 12
                                    


"Ertesi olma Pazar, böyle çok daha güzelsin!" söylene söylene okul kıyafetlerimi giyiniyordum. "Diğer kolumu da geçirdiğimde her şey daha güzel olacak! Başardım." sevinç nidalarımla birlikte aşağıya indim.

Ayaküstü bir şeyler atıştırdıktan sonra ayakkabılarımı giyip dışarı çıktım. Bahçenin kapısını açacakken duyduğum sesle duraksadım. "Cadı?". Arkamı döndüğümde Tuna bana doğru ilerliyordu. "Sana da günaydın" dedim ve bahçe kapısını açıp dışarıya adımımı attım. Tuna bana yetişmişti bu sırada. "Okula gidiyorsun değil mi?" diye sorduğunda parmağım ile ona okul kıyafetimi gösterdim. Beraber ilerlerken "Sen nereye?" diye sordum. Bana hiç bakmadan "okula" dedi. Kıyafetine baktığımda, deri bir ceket içinde siyah bir tişört, altında kot, siyah bir pantolon vardı. Emin olduğum bir şeyde bizim okulun böyle bir forması olmadığıydı.

"Cadı öyle bir bakıyorsun ki kendimi çıplak hissettim." Tuna'nın sözleri üzerine gözlerimi gözlerine diktim. Ona sinirli bakışlarımı atarken okula yaklaştığımızı fark ettim. Bir anda aklıma gelen soruyla duraksadım.

"Sen neden bizim okula geliyorsun?" Tuna saatine baktı "10 dakika" diye mırıldandı. Soran gözlerle baktığımda "İlk dersi ekmeye ne dersin Cadı? Sorularını cevaplaya bilirim." Bir dersten bir şey olmaz diye düşünerek "olur" dedim. İlerideki bankı gösterip "Yürü bakalım" dedi ve omuzlarımdan iteleyerek banka doğru ilerletti.

Oturduğumuzda bana doğru döndü. Eteğimin el verdiği kadar dönmeye çalışırken "Sen dönme Cadı" dedi ve bankın üzerinde bağdaş kurdu. Rahatlığa bak! "Sorularını dinliyorum" dedi ve dirseğini bankın yaslanma bölümüne koydu. Yüzünü de sağ avucunun içine koydu. Aheste aheste ona bakarken iki üç kere öksürüp kendimi toparladım. Ne var bir erkeğe yakışıyordu o hareket. Tuna ise sinsice sırıtıyordu. Pislik!

"Öncelikle Senin benimle derdin ne? Okul müdürüyle alakan ne? Neden bizim komşumuzsun? Bu bir tesadüfse ben yaşamak istemiyorum." tuna gözlerini belertmiş bana bakarken alayla sordu "Öncelikle? Genelde ufak bir soru olur" dedi ve gülmeye başladı. Gülme çocuk! "Öncelikle, amcam sizin okulun müdürü"

Kemal Candar? Candar! Tabi ya. "Seninle bir alıp veremediğim yok. Aksine beni taciz etmeye çalıştığını düşünüyorum. Bence çok gıcık bir tipsin. Bir de küçüksün. Güzelde değilsin. Varlığınla yokluğunda bir. E yaşamasan da bir şey değişmezmiş atsana kendini şu denizden."

"Hayvan herif, seninle konuşmam hata bende zannettim ki biraz insan olacaksın. Hata bende. Ölsem bir şey değişmezmiş heh. Defol sen atla o denize. Belki bir temizlik olur hayatımda. İtici dengesiz. " Arkamı dönüp gidecekken son kez bakıp bağırdım. "Ukala." En son gördüğüm gülüp bir sigara yaktığıydı. Ben deliriyordum galiba. 

Hızlıca ilerledim. Nasılda hemen sinirlerimi hoplatmıştı. Okula gidecektim ne güzel. Lanet olasıca. Başımın derinlerde feci bir şekilde ağrıdığını hissettim. İleride bir pamuk şekerci görünce bunun güzel bir fikir olabileceğini gördüm. Adımlarımı hızlandırıp satıcının yanına gittim ve pespembe bir pamuk şeker alıp taşların üstüne oturdum. Ayakkabılarımı çıkarıp yanıma koydum. Pantolonumun paçalarını kıvırıp usulca denize soktum. Su her zaman iyi gelir. Uykum geliyordu suya değince. Belki çok fazla huzur bünyeme tepki yapıyordu. Buda uyku isteğimi arttırıyordu. Şuan bir duvara yaslanmayı isterdim. Omzumun üstünde bir el hissedip sağa doğru çekildiğimi hissedince elimdeki şekeri korkuyla elimden düşürdüm ve yanıma baktım.  

"Ömer." yüzümdeki sırıtış yüzünden yanaklarım acıyordu. Bunu beklemiyordum. "Ömer buradasın." deyip gülmeye başladım. Gülüşüm kahkahaya dönünce yüzümü kapatıp gülmeye devam ettim. elleriyle yüzümü açtı. Yanağımın üstündeki bir damla yaşı fark edebiliyordum. Sıkıca sarıldım Ömer'e. O bana Yüce Allah tarafından gönderilen bir nimet bir sabır kaynağı,içimdeki sevgi birikintisiydi. Onsuz gerçekten yarımdım. Öylesine yanımda olmuştu. Bunu fark edince daha da sıkı sarılıp daha da ağlamaya başladım. Sesim çıkmıyordu sadece hızlıca göz yaşları akıyordu gözümden. İnce bir tişört giymişti. Gözyaşımdan ıslanması kolay olmuştu tişörtünün. Hissetmiş olmalı ki beni kendinden uzaklaştırıp yüzüme baktı. 

FISILDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin