•••1 Ay Sonra•••
Ailemden kopalı yani hayatımın bittiği olaydan 1 ay geçti. Haberi gördüğümde fenalaştım bütün ailemin acısı o 3 tabutun hangisine sarılacağımı şaşırmam ile çıktı.
Ata ne kadar benim yanımda olsada artık kimsenin yanımda olmasını istemediğimi açıkça söyledim.
İlk başta karşı çıksada sonradan benim inatımla yüzleşemeyeceğini anlayınca pes etti sadece arada ziyarete geleceğini göz kulak olacağını söyledi.Hayla yazlıktayım aslına bakarsanız eve gidecek gücüm yok. Onların kıyafetleri odaları anıları...
Gelelim Ender'e son zamanlarda çok konuşuyoruz beni neredeyse hiç yalnız bırakmıyor günde en az 1 kere arayıp en az 30 dakika konuşuyoruz.
Onu pek tanıyor sayılmam çoğunlukla ben konuşurum oda beni dikkatle dinler bazen her ne kadar sinirli ve açık sözlü olması beni kırsa bile ne bileyim iyi geliyor bana...
~Telefon~"Alo Ender!"dedim heyecanla.
"Belalım ne haber Nasıl gidiyor?"dedi sakince.
"Bildiğin gibi stabil."dedim buruk bir ses ile...
"Bu gece benim bara gelsene ne dersin?"dedi.
"Ya hiç halim yok-"
"Tanem beni sinirlendirme kaldır o koca poponu ve benim yanıma gel!"dedi sesi yükselmişti.
"Pekala." Dedim buruk bir eda ile...
Telefonu kapatır kapatmaz hemen dolabıma koştum.
İçinden siyah dar elbisemi ve siyah platformlu siyah ayakkabımı çıkardım. İlk bir duş aldım iç çamaşırlarımı giydikten sonra saçlarımı düzleştirdim. Üstümü giyindilerse ve hafif makyajla tamamladım. Bir taksi çağırıp barın adresini telefonumdan verdim.^^^BAR^^^
İçeri girdiğimde ağır içki kokusu midemi ekşitmişti biraz etrafıma bakındım.
Beyaz tişört siyah deri ceket ve siyah pantolon gitmişti Ender. Yanında bi kız vardı bacaklarını Ender'in bacaklarının üstüne atmış ve beline sarılmıştı.
"Kaltak!" Diye fısıldadım kendi çapımda.
Ender'e doğru yürüdüm. Beni fark ettiğinde kaşları çatılmıştı. Yanına gittim ve tam önünde durdum."Selam!"dedim içtenlikle ama yüzü hayli kızgındı.
"O etek boyu ne kızım?!"dedi sesi çok korkunçtu.
"Ne varmış eteğimde? Hiçte kısa değil yani azıcık olabilir ama o kadar da abartılacak değil değil yani ben-"
Aniden yanındaki kızı itti. Zaaa kaltakcım!
Aniden bileğimden tutup yanına oturtu. Ceketini çıkarıp bacaklarıma örtü.
Ben o küçük kaltağa Zafer bakışları atarken Ender;"Bidaha seni bu kadar bir etekle görürsem çok kötü olur."dedi gerginliği azalmıştı. Önündeki sehpadan Marlboro'sundan bir tane aldı ve yakıp içti.
Ben ona hayranlıkla bakarken bana döndü. Bunca zamandır yaşıyorum bir insana bir sigara hiç böyle yakıştığını görmemiştim."Ne o hiç mi sigara içen erkek görmedin?" Demesi ile düşüncelerimden sıyrıldım.
"Ne ? Yoo. Ne alaka? Nereden çıktı şimdi ? Durduk yere neden sordun ben onu anlamadım yani hayırdır neyimi gördünde öyle dedi-" parmağını dudağıma bastırdığında gözlerindeki o açık maviliğe daldım.
Ender'in arkadaşlarının ortama katılması ile hemen dünyama geri döndüm. Sohbetten anladığım kadarıyla 2 gün sonra Ender'in doğum günüymüş. Kendisi kutlamak istemiyormuş. Hah! Olur mu öyle? Olmaz tabiki doğum günü süprizi yapıcam slk msn .ssssGecenin sonlarına doğru içkiyi biraz fazla kaçırmıştım.
"Bu yavşak hayat çok koyuyor be Ender'cim."
"Tanem sarhoşsun kahve söylememi ister misin?"dedi.
"Ay! Ne sarhoşu ben turp gibiyim! Ender?"
"Efendim?"dedi sakince.
"Bir gün bende birinin en değerlisi olur muyum? Kendimi çok yalnız hissediyorum."
Tam konuşacakken ben atladım.
"Hop! Garson ne bol yiyorsun sen doldur bardağımı!"
"Daha fazla içmeyeceksin Tanem!" Dedi ver garsona işaret verdi. Ayağı kalktı bileğimden tutup benide yerimden kaldırdı. Ceketi belime bağladı. Elimi tutup sürüklemeye başladı.
"Ya Ender! Ne yapıyosun ya bu topuklularla düşücem!" Diye ciyaktadım.
Aniden ayaklarım yerden kesildi. Beni kucağına almıştı kokusuna sindim ve sıkıca sarıldım. Babama böyle sarılırdım. Başımı okşardı saçlarımdan öperdi çoğunlukla ben uyurken gelip bunu yapardı. Tabi ben uyumadığımı belli etmezdim.
Gizlice severdi pek belli etmezdi sevgisini ama çok severdi. Bazen Ender'i babama benzetiyorum. Gerek ciddiliği ile gerek güçlülüğü ile... Ama en acısı artık geceleri biri benim saçlarımı okşayıp öpmeyecek, ya da biri bana ev işlerinde yardım etmemi söylemeyecekti, ya da evdeki eşyaları paylaşmak zorunda kalacağım biri yoktu. Çok eksiktim. Bir çokta yalnızım.Ender'in beni yere indirmesi ile afalladım. Tam düşecektim ki Ender beni belimden yakaladı. Nefesi yüzüme çarptı. Onu şuan o kadar çok öpmek istiyordum ki... Ama neden? Bilemiyorum.
Eve girdik Ender beni kendi yatak odasına çıkardı. Beni yatağa yatırdı tam çıkacaktı ki;"Gitme Ender. Sarılacak birine ihtiyacım var."
Diyebilmiştim ama sesim ağlamaklı çıkmıştı yanıma geldi ve yanıma uzandı. Ayakkabılarımı çıkardı. Beni kendine çekti sıkıca sahiplenirmişçesine gibi sarıp sarmaladı. Muhtemelen yarın tüm olanları unutacaktım. Ama olsun gide de yanımdaydı.
"Ender?" Dedim sessizce.
"Hı?"dedi öküz.
"Beni hiç bırakma ve seni seviyorum."
"Şiitt! Seni bırakan yok ben hep buradayım."dedi.
Gözlerimi kapattım. Yavaşça uykum geliyordu.
"Bende seni seviyorum." Dedi sessizce.
Tebessüm ettim ve uykunun ve Ender'in sıcak kollarına bıraktım kendimi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yazıldığı Gibi Okunmuyor
ChickLitHayat dolu bir Kızın sönen hayatı... Herşeyi elinden bir anda kayıp giden bir kız. Ve artık o bir badgirl olmaya çalışacak.