evsizlerin kesinlikleri

5 0 0
                                    

Hiçkimse sizden bir şey istemiyor,kimse rahatsız etmiyor,hiçbir sorumluluğunuz yok gibi görünüyor.ne güzel?sadece kendi istekleriniz ve kendinize karşı olan yükümlülüklerinizle başbaşa kalıyorsunuz da bunların sınırları konusunda bilgisiz olduğunuzu hissediyorsunuz.ne tuhaf?

Bu hayatta herşeyi isteme hakkınız olduğunu düşünüyor,istediğiniz şey olabilmeniz gerektiğine inanıyorsunuz.kalıplar içinde sıkışıp kalmak istemiyorsunuz.her zaman duyarlı olmanızı bekleyen insanlar canınızı sıkıyor.her zaman gülmenizi,daima mutlu olmanızı,bıkmadan sevmenizi isteyen insanlara şaşkın gözlerle bakıyorsunuz.

Nereye baksanız tuhaf cümleciklerle karşı karşıya kalıyorsunuz.özdeyişler,deyimler,atasözleriyle,edebiyatıyla,şusuyla busuyla sizleri şartlandırmalara sokmaya çalışan bir dünya imparatorluğu var karşınızda.

Ne ekersen onu biçersin,sevdiğin kadar sevilirsin vs.vs.bıkmadan konuşmaya devam ediyor birileri.herşeyin sistematik olduğundan bahsedip,kurallara göre oynandığında,başarının,kazancın garanti olduğunu söylüyorlar.şimdiye kadar insanlar arası işleyişte böyle bir sistematik bütünlüğün olduğu kanıtlanamadı.böyle bir sistem ancak doğada görünebiliyor ancak.belli bir ısıda suyun kaynaması gibi kesinlikler insanın müdahale etmediği her yerde mevcut durumda.

İnsanlar arasında böyle bir kesinliğin olmamasının nedenini insanın doğa dışılığına mı bağlamak gerekir bilemiyorum?düşündüğüm şey ise doğanın insanı kendi sistemlerine benzer bir sistem içine yerleştirmeye çalıştığıdır.aynı durumlarda aynı insan davranışının gerçekleşmesi.ya da bir espriye tüm insanlığın da gülebilmesi.doğanın bu çabasına karşılık insan denen türün farklı olma içgüdüsü karşı koymakta.

Kabul etmeliyiz ki kendimizi bildiğimizden beri hepimizin içinde farklı olma çabası yatar.çevremizdeki hiç kimseyi sevmeyiz aslında,gıpta ederiz daha çoğunlukla.çevremizdeki çoğunluk daima rahatsız edicidir kabul edelim ki sürekli birbirimize karşı mücadele ettiğimizdendir bu.sürekli iyi şeyler yapmaya çalışırız üstte olabilmek için.yani insanların gıpta ile bakmaları temel hedefimiz gibidir.zengininden yoksuluna herkesin içinde yer eden duygudur bu.

kimse kimseyi kabullenemez. 

gece günlükçüsüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin