3.Bölüm

449 15 0
                                    

Genç kız okuldan içeriye girerken siyah gözleri ve doğal beline kadar inen doğal su dalgası saçlarıyla dikkatleri çekmeyi yeniden başarmıştı.

Bu siyah lenslerimi de çıkarsam ne kadar dikkat çekerdim acaba?

Kendi kendine mırıldanıp, kimsenin göremeyeceği küçük bir tebessüm edip direk sınıfa çıktı. Okulun krokisini ve gerekli bilgileri çoktan ezberlemişti bile. Sınıfa geldiğinde en arka sıraya okulun psikopatı olan Kutay'ın hemen yanında ki boş sıraya çantasını atarak kantinin yolunu tutmuştu bile. Sıcak bir kahve alarak tekrar sınıfa çıktı. Sınıfım hâlâ boş olduğunu görünce telefonunu alıp
çocukluk arkadaşını aradı.

"Alo? "

"Yeni okula geçiş yaptım. "

"Hangisine? "

"Dağlı lisesi. "

Karşı taraftan gelen kahkaha sesiyle sinirden gözü seğirmeye başladı.

"Hiç üşenmeden oraya gelip o kahkaha atan ağzını dikerim Serkan. "

"Tamam tamam.. Ama çocuğu pencereden fırlatıp orada okumaya devam etmeyi beklemiyordun her halde? "

"Neden senin gibi gereksiz birini arayıp konuşuyorum ki? Sanki olmayan beynin söylediklerimi algılayabilecekmiş gibi. "

Genç kız veda etmeden telefonu kapatıp duvara fırlattı.

"Lanet olası herif! "

Telefonun parçalarını ayağında sektirerek çöp kovasına attı. Az futbol oynamamıştı zamanında. Hızla en arkaya gidip yayıldı. Kulağına kulaklığını takıp son ses müzik açtı. Yanında her zaman iki yedek cep telefonu olurdu.

'Eski renklerin bir yudum hatrı hala
Hep vurur yüzüme dur dokunma
Günahkar hayat çıkmaz sesiz kalbimden
Yani soluk donuk bu kez yaş bu tahta
Sarılacaksam sana yarın sabah
O zaman bırak kurusun geceden

Neyse sen deftere şimdilik eksi yazma
Zamanla iyileşirim hayırlısıyla
Malum alışmak zor sürtük,
Yaşanmışlıklarına
Pişmanlıklarına
Alışmak zor...'

Şarkıya o kadar kaptırmıştı ki son bölümü seslice mırıldandığının farkında bile değildi Toprak. Gözünü açıp boş boş karşısında ki duvara bakarken sınıfta tek tük bir kaç kişinin ona şaşkın ve ürkek bakışlarıyla baktığını gördü ve bunun nedeninin sarışın psikopat olduğunu anlayıp dudaklarının kıvrılmasına izin verdi. Tehlike vaad eden bir gülümsemeydi bu gülüş. Sınıf çoktan dolmuş hoca sınıfa girmişti. Herkes ayağa kalksa da Toprak hiç aldırmamış hâlâ oturmaya devam ediyordu. Hoca kaşlarını çatarak genç kıza baktı.

"Evladım sen neden ayağı kalkmıyorsun?! "

Hocanın cırtlak sesini duyunca yüzünü buruşturarak alaycı bakışlarıyla hocayı süzdü.

"Sesinizi bu kadar cırtlak çıkarmak için özel bir uğraş veriyor musunuz? Yoksa Allah vergisi bir yetenek mi? "

Sınıf kahkahaya boğulurken sınıfın kapısı tıklatılmadan açıldı. İçeriye Kutay girdi. Genç adam yan sırasında başka birini görünce kaşlarını çatarak kükredi.

"Ne oluyor burada?! "

BakıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin