Genç adam kardeşi gibi gördüğü Rüzgar'ın ağlayıp duvara yumruk atmasıyla her ne kadar koşup durdurmak istese de 6 kişi onu diğerlerini de 3'er kişi tutuyordu. Hararetle konuşan ikiliyi izlerken neler döndüğünü merak ediyordu. Üstelik kardeşi Ela'nın bahsettiği melek gibi kızın bu belalı okulda ne işi olduğunu da deli gibi merak ediyordu. Dikkatle onları izlerken genç kızın okul binasında bir yeri gösterdiğini görünce o tarafa baktı. Kemal bey? Baş düşmanları Kutay'ın amcası.. Bu kıza olan merakı her saniye artarken merakından daha üstün gelen bir duygu vardı.. Endişe.
Rüzgar kanlar içinde ki koluna ve karnına baktı. Adının Melis olduğunu öğrendiği kız yavaşça arkasına döndü. İlk kez, Melih Dağhan gözleri saf öfkeden çakmak çakmak parlayan bu kızın gözlerinden korktuğunu hissetti. O da çok nefrer etmişti birilerinden ama hiç bir zaman bu kadar büyük, yoğun ve saf öfke görmemişti. Kız onların olduğu yere göz gezdirince dudaklarında oluşan tehlikeli gülümsemeyle hiç hoşuna gitmeyecek planlar kurduğunu ilk defasında anlamıştı.
¥¥¥¥¥
Genç kız arkasını dönünce içinde saf ve yoğun intikam hırsı ve nefret vardı. gözleri etrafı tararken kuzeninin en yakın üç dostunu buldu gözleri. Aklına gelen fikirle dudakları tehlikeyle kıvrıldı ve sert yüz hatları olan ve sadece üç adamının tuttuğu gence doğru ilerlemeye başladı. Yaptığı araştırma sayesinde adının Mert olduğunh hatırladığı gencin tam önünde durdu.
"Bakın burada kimler varmış. Mert Karhan? "
Genç adam boş bakışlarından bir tanesini karşısında ki genç kıza yolladı.
"Hakkımızda araştırma yapacak kadar korkak mısın? "
Genç kız alaylı cümleyle her ne kadar sinirlense de ciddi yüz ifadesiyle kararlı bakışlarını Mert'e kitledi.
"Eğer bir korkak olsaydım karşınıza çıkıp seninle böyle konuşmak yerine Ayvalıkta ki bağ evinde sakladığın yaşlı ihtiyarı bir süre misafir ederek yanıma gelmeni beklerdim Karhan. "
Genç adam daha üç dostunun bile yerini bulamadığı annesinin yerini bilen kıza şaşkınlık ve dehşetle baktı. Geçen senenin baharında can düşmanı tarafından Ayvalıkta bap evinden kaçırılmış annesinden bir senedir haber alamazken bu kızın nasıl bu kadar emin olduğunu düşündü.
"Annenin yanına seni de almam gerekicek. Unutmayın sizden hep üç adım öndeyim. "
Adamlarına işaret vererek Mert ile beraber arabaya bindi. Rüzgar'ın döneceğini elbet biliyordu ve bugünler için elinde bir kaç rehine tutmaktan çekinmemişti. Bunlardan biride Mert'in annesi Sinem hanımdı. Mert, Toprak ve iki koruma arkada iki korumada ön tarafta olacak şekilde kale gibi duvarları olan eve giderken sessizliği Toprağın sesi bozdu.
"Kollarını tutmanıza gerek yok. "
Korumalar itaatle gencin kollarını bırakırken Mert'in şaşkın suratından dolayı açıklama yapma gereği duydu.
"Sana dokunulmasından hoşlanmadığını da biliyorum ya da her ne kadar kimseden saklamaya çalışsan da en sevdiğin rengin yeşil olduğunu da.. "
Sonunda eve geldiklerinde evin en az 3 metre kalın duvarları ve önünde her beş metre de bir duran korumalarla gerçek bir kaleyi andırıyordu. Kapı açıldığında yemyeşil çimenler ve 50 den fazla korumayla kaçmanın imkansız olduğunu bir kez daha anlamıştı genç adam.
Toprak önden yürüyerek gence seslendi."Beni takip et. "
Genç adam hızla kızın peşinden giderken eğer kızı rehin alırsa buradan çıkabileceğini düşünerek uygun zamanı kollayarak peşinden ilerledi. Evin içine girdiğinde tüm odaların kapısının kapalı olduğunu ve beyaz bir merdivenin yukarı uzandığını fark etti. Merdivenlerden çıkarken duyduğu sesle ve bedenle koşarak sarıldı.
"Melis, kuzum sen mi geldin? "
Toprak, Sinem hanıma gülümseyerek Mert'ten sonra sarıldı. Mert ciddi ve şaşkın bir şekilde annesine sordu.
"Sen gülüyorsun.. Ve oldukça... samimisiniz? "
Sinem hanım şaşkın bir şekilde soruyu cevaplamasıyla genç kızın hem bu kadar acımasız hem de bu kadar merhametli olmasına şaşırmıştı.
"Neden iyi olmayayım ki oğul? Melis kızım bana çok iyi davrandı. Yemeğimi, suyumu, ihtiyaçlarımı giderdi. Sen beni görmesen de hanım kızım sayesin de her attığın adımından haberim oldu. "
Toprak kırmızı ile kaplı odaya bakarak kısık sesle fısıldadı.
"Sinem sultan ben her zamanki odadayım, rahatsız etmeyin. "
Ve kabuslarla dolu odasına girerek ondan çalınanlara baktı.
Annesi, babası, abisi, kız kardeşi, bebeği ve nişanlısı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bakıcı
Genel KurguMafya bir kadından bakıcı olur mu? Peki ya yıllardır hayalini kurduğu intikamı küçük bir kız için bırakacak mıydı? Ah hayır o acımasız ve soğuk bir kız. 'İntikam, hiç bu kadar kanlı ve tehlikeli olmamıştı. ' Voteler artmadan yeni bölüm gelmeyecekt...