Öğretmen mi?

"Ne babası uykum?"

Sabah kalktığım gibi banyoya girdim ve uyuyamadığım için kızarmış olan gözlerimi yıkadım.Uyuyamamın sebebi salak komşulardı.Karşımıza yeni komşular taşınıyor aman ne harika (!).

Bugün tatilin son günüydü ve iyice eğlenmem gerekiyordu. Altıma kırmızı kot şortumu üstüme ise beyaz salaş tişörtümü geçirip rimel ve göz kalemi sürdüm.

Cüzdanımı ve telefonumu alıp abimin odasına geçtim. Camış gibi uyuduğunu gördüm ve sessizce yatağa yaklaştım.Telefondan kaydettiğim babamın sesini açtım ve abimin kulağına dayadım.

"UYUYOR MUSUN HALA EŞEK SIPASI!" abim bir besmele çekip yataktan fırladığında gülmekten yerlere yattım. Abim'in babamdan korktuğu doğrudur."Ne babası uykum." dediğinde karnımı tutuyordum çünkü gülmekten kasılmıştı.

Abim etrafta göz gezdirip de babamı değilde beni bulduğunda sertçe yutkundum. Çünkü abim şuan kırmızı görmüş boğa gibi bakıyor.

"Gel lan buraya!" diye bağırıp peşimden koşmaya başladı. Ben direk aşağıya koştum ve kahvaltı hazırlayan annemin arkasına geçtim. Abim annemi çekip beni tutmaya çalışıyordu bense annemin etrafında dolanıyordum.

"Ay! bir durun başımı şişirdiniz be!" diye cırladı Sude sultan. Annem 'la havle' çekip mutfağa gittiğinde abim tam beni tutacaktı çalan kapıyla usain bolta dönüştüm ve kapıyı aniden açmamla gözümün parmaklanması bir oldu.

"Ah!" diye bir ses çıkardım ve gözlerim kapalı cırlamaya başladım."Lan hangi mürekkepsiz ahtapot yaptıysa bunu orangutanın turuncu tüylerini burun deliğinden içeri sokucam lan!" diye bağrınırken gözlerimi açtım ve karşımdaki taşa baktım.

Bana mahçup bakışlar attı ve hafifçe gülümsedi ama kızarmıştı.Sanki.sanki...sıçmak istiyor da kabız olmuş gibi puhahaha.

"Şey çok üzgünüm sen aniden açınca bend-" dibime giren salakla konuşmasını kesmişti. Salak tabii ki abim Ardaydı. Benden bir yaş büyük olduğu için ona ardada diyordum ama bana kızıyordu.

"Şey rahatsız mı ettim?" dedi yakışıklı çocuk. Arda ağzını açmış konuşacakken ben önce davrandım ve konuştum.

"Yok ne yanlış zamanı tam zamanında geldin. Ne olmuştu?" dedim kısa kesip. Sonra başımda dikilen salağa döndüm ve yapmacık bir gülümseme gönderdim.

"Arda!Defol!" dedim vurgulayarak. Kaşlarını çattı ve ağzı aralandı."Şimdi de Arda olduk anasını satayım." dedi ve içeri geçti. Bende gülümseyip çocuğa döndüm.

"Şey biz karşıya yeni taşındık ve sizi akşam yemeğine davet etmeye karar verdik." dediğinde gece ettiğim tüm bedduaları geri çektim. Allahım çok tövbe.

"Birincisi şey değil elif,ikincisi ise siz?" dedim. Gülümsedi ve elini dört yaptı.

"Biz dört kişiyiz. zaten siz bu akşam gelince tanışırız." dedi Sonra ekledi "Tabii gelirseniz?".Ay çok tatlıaağğğ."Tabii geliriz tanışıp kaynaşırız falan oh oh." dedim tatlı yüzüne bakarken. Çocuk gülümsedi ve gitti.

Abim gelip ağzıma vurdu ve kapıyı kapattı."Ağzının suyu aktı silde kahvaltıya gel." deyip gitti. Bende acıktığımı farkedip kahvaltıya gittim.

"Anne, babam ne zaman gelir?" dediğimde yüzünü buruşturdu. "Aman gelmesin meymenetsiz suratını çekemem onun. Çok istiyorsan arayayım." Dediğinde güldüm hatta kahkaha attım.

"Of anne hemen şeyetme sen de. Ararım ben sorarım nerede olduğunu. Hem sen kıskandın mı Sude sultan? Diyip kahkaha attım.

Abim eğilip annemin yanaklarını öptü ve sıktı. " Sultanımın yerini babam bile tutamaz benim." dediğinde dudaklarıma ellerimi bastırdım ve sessizce mırıldandım.