Tabi ki içerde bir erkek yok!

128 6 5
                                    

Evet şimdi sıçtım. Ne diyeceğim şimdi ona?
Hayır desem.. yok alınır
Evet desemde çok istekli görünürum. En iyisi bunu neden istediğini sormaktı.

Neden seninle uyumamı istiyosun ki?

Yazıp gönderdim. Pencereden ona baktım ve tek kaşımi kaldırr-amadım tabi kide saçmalamayın.

Onunda düşünüyormuş gibi bir hali vardı. Sanırım cevabını bilmiyordu.

Çünkü seninle çok rahat uyudum.

Dedi. Yüzümde oluşan hafif tebessüme anlam veremedim. Sanırım onu rahatlattığı için mutlu olmuştum.

Buna sevindim :)

Dedikten sonra esnedim. Gerçekten bayılacaktım uykusuzluktan.

Çok uykum geldi benimde ama uyuyamıyorum. Bana yardım edecek misin?

Dediğinde düşündüm. Evet desem nasıl gelecekti ki buraya.

Nasıl geleceksin ki?

Dedikten beş dakikaya yakın bir zaman sonra camdan ses geldi.
Gidip bakınca Selim'in cama tırmanmış olduğunu görüp gözlerimi büyüttüm.

"Napıyor bu çocuk?" Diye mırıldanıp onu içeri aldım.

"Huh!" Diyip sırıttı ve kapıyı kitleyip kendini yatağa attı.

"Hey! Ayakkabıları çıkar bari." Dedim ve göz devirdim.

Ayakkabıları çıkartıp tekrar yatağa yattı ve yana kaydı.

"Seninde uykun var değil mi? Hadi gelde uyu." Dedi uyuşuk sesiyle.

Uysal bir kedi gibi yavaşça yattım yanına ve tavana bakmaya başladım. Yaklaşık on beş dakika sonra onun uyuduğuna dair horlama sesi gelirken kıkırdadım. Çok yorulmuş olmalıydı.

Bende birkaç dakika daha uyanık kaldıktan sonra ondan gelen müthiş kokuyla sersemleyip uykuya daldım.

~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡~♡
Burnumda dolanan kaşındırıcı şeyle burnumu kırıştırdım ve hapşurdum. Selimin tatlı kıkırtısını işitince kaşlarım çatıldı. Ula Selim ne arıyor burda?

Hemen yataktan fırladım ve fırlamamla büyük bir gürültüyle yere yapıştım. Selim kısık aesle kahlaha attı ve bana elini uzattı.

Elini tutmadan ayağı kalktım ve gözlerimi büyütüp ona baktım.
"Sen nasıl geldin benim odama?"dedim uzaylî görmüş gibi.

"Hafıza kaybı mı yaşadın kafanı vurunca?" Dedi ve güldü. Azcık düşündükten sonra onu dün içeri aldığımı hatırladım. Tam o sırada kapı çaldı.

"Kuzum iyi misin?O ses neydi?" Dedi annem.

Allaahh dedi içimden bi ses. Evet o bi ses. Selim.gayet rahat bir şekilde ayakkabîlarını giydi ve yatakta oturmaya devam etti.

Ben telaşla onu kolundam tutup penceremin oraya doğru sürüklemeye çalıştım ama adam öküz yahu kıpırdamadı.

"Kalksana Selim anneme yakalanacağız!" Dedim endişeyle.

Gözlerini devirip "Sanki yattık anasını satayım." Diyince gözlerimi büyüttüm ve yüzümün kızarıklığını geçirmeye çalıştım.

Yataktan kalktı ve pencereye yürüdü. Çevik bir hareketle aşağı atladı ve bana göz kırpıp evine doğru yürüdü.

Hemen arkamı döndüm ama dönmemle ayağıma peluş terliklerim takıldı ve tekrar yere kapaklandım. Evet onlar bana takıldı ben değil.

"Kızım aç şu kapıyı. Ne oluyor orda?" Dedi tekrar. Kalkıp koşa koşa kapıya gittim ve kilidi açtım.

"Bi şey yok annem. Yataktan düştüm de ondan yani." Dedim.terlemiş yüzümle.

"Emin misin? Terlemişsinde."

"Tabi ki içerde bir erkek yok!" Diye bağırdım anneme. "Saçmalama anne ne erkeği ahah." Diye saçmalamaya devam edince annem gòzlerini devirip merdivenlerden inerken mırıldandı. "Vallahi çatlak. Kime çekti ayol bu?"

Arkadaşlar bu sadece bir kısmı. Zaman buldukça diğer kısmını da atacagım. Seviliyorsunuz ponçiklerim ♥♥♥

Öğretmen mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin