-Tamam tamam başlıyorum. Hani geçen gün Masal'ın üzerine bir şey dökülmüştü yaaa..''
"Eee?"
derken Uzay'ın pizzasını şapırdatarak yemesi Özgür'ün dikkatini dağıtmaya yetmişti.
-Uzay?' dedi Özgür ses tonunu bağırmayacak şekilde kızgın tona ayarlayarak.
-Tamam abicim,devam et sen. Relax,sakin, sakin..'dedi Uzay.
- Hıh, 'dedi içten bir nefes alıp vererek Özgür.
-Kötü bir şey mi var? En son ne diyordun?'Deniz.
-Bence kötü bir olay. Hele ki bu böyle devam ederse ölümcül olabilir veya herhangi bir büyük.. Bayaa büyük bir sorun çıkabilir.. Mm, şey düşünün... Kendi çocuğunu yiyen bir anne düşünün. Evet evet tam olarak öyle düşünün.'
'Ne? ' dediler hep bir ağızdan. Özgür ü kimse anlamamıştı.
' Kendi çocuğunu yiyen bir anne derken?
''Ölümcül olabilir 'mi? Ölümcül derken neyi kastediyorsun?'
'İyi de bir anne evladını neden yesin ki!!'
' Büyük bir sorun derken ne demeye çalışıyorsun Özgür,konuşsana!!'
'Aa sen burda mıydın Doğa?'
' Hey,bi sakin olun öncelikle'
'Evet Uzay sabahtan beri buradayım ben,senin gibi her lafa atlamadığım için varlığım belli olmuyor tabii"
'yok canım,ben en azı...'
'Yeter! Uzay sus, Doğa sende! Eğer ki sorularınızın sorun olmasını istemiyorsanız susun ve dinleyin" dedi Özgür. (Özgür çk zekii..:d)
X. X. X. X. X.'Ya anlamıyorum. Bu nasıl olur?' diye bağırıp dolanıyordu Doğa. Masal'a bir şey olmasından Uzay'dan sonra en çok o korkuyordu. Çünkü kardeşiydi,kankardeşi. Ev arkadaşı,sırdaşı,küçüklüğüydü,16 yılıydı. Gülüp eğlendiği,başkasının arkasından konuşup birlikte dalga geçtiğiydi. Yani Masal'a bir şey olursa,anılarınada,geçmişinede olurdu. Geçmişi de giderdi onunla birlikte.
' Anne,kendi evladını yiyebiliyormuş demekki'dedi Deniz ciddi bir tonda
' Veya kendi de gidebiliyormuş,yani ölebiliyormuş eğer çözüm yoksa..'' diye devamını getirdi Özgür.
'Noluyor be, ne diyor bunlar,ne gitmesi ne annesi yaa' dedi Masal.
'Size çok garip bir şey söyleyeceğim. İlk kez Özgür ve Deniz'i anlamadım. Hele ki Özgür'ün şu muhteşem beyninden çıkan anneyi.' dedi Uzay. Gerçektende kimse bir şey anlamamıştı. Özgür Uzay'a bozularak
'Yani şöyle ki misal verdim canlarım, yani Masal annemiz,bizde onun evlatları, eğer ki Masal'ın bu dökülen sıvısı üzerinden geçmezde,vücuduna sinerse Masal'ın artık insan olmama olasılığı yüzde doksandır muhtemelen. Öyle olursa eğer bizim gibi yaşayan canlıları öldürür,kısa sürede kendi de ölür. Ama eğer öyle olmazsa başkalarına bir şey olmadan kendi direkten ölür. ' dediğinde boğazında bir yumru oluşmuştu.
'Yani her şekil öleceğim. Ama bence sizi de yemeliyim. Arkamdan ağlamanızı istemem açıkçası' dediğinde Doğa onun yanına gelip önce hafif bi tokat attı,sonra ise hiç bırakmayacakmışçasına sımsıkı sardı onu. Herkes yere bakıyor,mantıklı şeyler düşünmeye çalışıyordu.Uzay bile.!
' Hayır Masal yanlış anladın. Bunun bir çözüm yolu var. İmkansız olsa da denemek zorundayız. Burada söz konusu Masal'ın hayatı sonuçta,elimizden geleni yapacağız' deyip Masal'ın sırtını sıvazladı.
Herkes onaylarcasına başını iki yana sallarken imkansız olan çözümü sormaya karar verdi Deniz:
'Peki ya çözüm neymiş Özgür Bey!' deid gülümseyerek. Masal aklına bir şey gelmişçesine ayağa kalktı ve :
' Poyraz!' diye bağırdı. Sonra ağzını kapatarak bir suçluymuş gibi etrafındakilere bakmaya başladı.
'Poyraz mı?' Uzay çok fazla şaşırmıştı. Gözlerini kocaman açmış,Masal'ın bir şey demesini bekliyordu.Poyraz'ı o da tanıyordu,ama bu olanaksızdı. Yani Poyraz,Masal'ın aklına birdenbire nasıl gelmiş olabilir ki!Bir bölüm sonu daha :)) Umarım beğenirsiniz okurcanlar :) sizleri çok seviyorum ve vote gelmiyor üzülüyorum yorumda yapılmıyor yorum yapın lütfen önerin kötü beğenmediğiniz veya unuttuğum yer varsa söyleyin ama kalp kırmadan lütfen bekliyorum vote ve yorumları çingucanlar :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DEĞİŞİM 〽
Science FictionUzay saçmalama! Masal ölmeyecek. O yeniden doğacak. Mantıksız gelse de öyle Uzay öyle! Ölmeyecek o! Laboratuvar bekçileri... Geleceğin eşsiz kahramanları... Eşsiz olduğu kadar havalı da.. Mutantlar.. Mutantlarla savaşanlar.. Mutasyona uğrayanlar...