Arabam dışarıda beni bekliyordu! Kırmızı bir Thunderbird! Üstü açık! Garajıma koymak yerine dün gece çok geç saatlerde eve geldiğimden dışarıda bırakmıştım! Zaten kentin bu bölgelerinde suç çok az işlenirdi! Ve araçlara zarar vermek yılda sadece üç elin parmak sayılarını geçmez! Bu da şehrin bu kısımlarında güvenliğin gerçekten sağlandığını kanıtlardı! Öyle değil mi?
Arabam orada bahçe kapısının hemen yanında duruyordu! Bahçe kapısının önünde iki buçuk metre uzunluğunda bir kaldırım bulunmaktaydı! Kaldırımın hemen yanında on iki metre genişliğinde bir yol vardı. Ve yolun karşısında sevgili komşum RICHARDS'lar oturmaktaydı! Yakışıklı bir erkek olduğuna inandığım Ben ve onun Sheryl Crow'e benzeyen ilginç karısı Sandy. Kadın aerobik hocasıydı! Kocası ise bir araba galerisinde dolgun bir ücrete çalışıyordu! Henüz on yıllık evliydiler ve yedi yaşlarında çok şirin bir kız çocukları vardı! Kız ikinci sınıfa gidiyordu!
Bu kasabayı seviyorum! Başarılı insanların yaşadığı zenginlerle dolu bir kasabaydı burası! Bu noktada durup size çok para kazandığımı söylemem gerek! Kozmetik işinde dünyanın parası kazanılıyordu!
Güneş ışıl ışıldı ve bugün başımın belaya gireceğini söylüyordu. Hoş, hızlı olmazsam, elimi çabuk tutmazsam zaten başım beladaydı ya! Ama önsezilerim gece olmadan başımın epey büyük bir belaya gireceğini söylüyordu! Ve galiba güneş doğru söylüyordu! Işıldayarak günün çoktan başladığını ifade ediyor, gerçeği adeta gözüme sokuyordu!
33 yaşındaki Kelly PARKINS elindeki araba anahtarını sallayarak Thunderbird'üne yanaştı!
Tanrım, Kelly'e bakın! Kelly PARKINS'ın yürüyüşüne bakın! Nasıl da alımlı! Nasıl da mükemmel! Ve nasıl da kendinden emin! Nasıl da kasılarak yürüyor!
İşte ben!
Üzerimde süper mini bir etekle birçok patronunun katılacağı mini bir toplantıya gitmek için dışarıdaydım! Bacaklarımı saran çorabımın rengi siyahtı! İç çamaşırımın rengi... Ah, Tanrım boş verin! Ne önemi vardı ki? Bir kadının altında ne giydiği erkekler tarafından neden merakla karşılanır, henüz bunu anlamış değilim! Erkekler hep şunu söyler; 'KADINLAR EVRENDEKİ ANLAŞILMASI EN İMKÂNSIZ VARLIKLARDIR!' Evet, tam olarak söyledikleri bu! Fakat biz kadınlar içinde erkekler aynı statüdedirler! Maça gidip birbirlerine diş bileyen erkekleri izlemek ister ve yanlarına futboldan anlamayan eşlerini almak için ölürler. Ya pazarları televizyon başına oturup o izledikleri beysbol maçlarına ne demeli! Bunların dışında bazen oturup sevişmek ister ve akıllarında başka kadınlarla yatma fikriyle eşlerine sokulurlar! Çoğu genellikle doyumsuzdur! Fakat işin mide bulandıran kısmı da bizim doyumsuz olduğumuzu sanırlar! Erkekler tuhaftırlar! Gerçekten! Gerçekten tuhaftırlar! Mesela eşini aldatan kocanın en büyük mazereti ise suçu seviştiği kadına atmaktır! İlk suçladığı kişi eğer seviştiği kadın değilse mutlaka ortada suçlanacak bir kadın vardır! Bu her hangi biri de olabilir, adamın aldattığı karısı da olabilir! Erkekler gerçekten anlaşılmazdır! En olmadık yerde bizi kapana kısıp becermeyi ilke edinirler! Fakat bu sadist düşünce kirli çamaşırlar gibi ortaya döküldüğünde mide bulandırıcı olduklarımızı düşünürler! Oysa erkekler mide bulandırıcıdırlar! Ya da bütün bunları geçin, durduk yerde ağlayıp depresyona girerler! Ve suçlu yine biz kadınlar oluruz!
Durun biraz! Genelleme yapılmasını istemem! Sözlerimin yanlış anlaşılmasını hiç istemem! Bu yüzden sadece tanıdığım erkeklerin yüzde doksanının böyle olduğunu belirtmeliyim!
Tecrübe konuşuyor! Lütfen bu kendini beğenmiş otuz üç yaşındaki kadına kulak verin!
Dediğim gibi erkekler garip yaratıklardır! Marstan geldikleri söylenir!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YOL CANAVARI
HorrorGüneş bu Şubat gününün sonuna varmışçasına batıya kaymaya niyetlenmişti. Ağzımdan kanlar akarken soğuk çeliğin parıltısını gördüm. Kar yağışı daha da şiddetlenirken, vücudumda kana bulanmamış hiçbir yerimin olmadığını fark ederken bıçağı boğazıma da...
