"Efnan yapıştırıcıyı uzatır mısın?" dedi Hanne. Umursamadan başımı sırada tutmaya devam ettim. "Efnan" diye bağırdı bu sefer. "Ne noldu, ne dedin?" dedim duymamış gibi yaparak. "Sen iyi misin?" Hanne'nin çenesini çekemeyeceğim için lafı uzatmadım. "Yok bir şey,sadece yorgunum." Her zamanki halim diye düşünerek umursamadı. "İyi o zaman.Ne duruyorsun?" Daha fazla cırlamaya devam ederse cidden bu sefer kafasına yumruğumu yiyecekti.
"Ne yapmam gerekiyor?" diye iyice sinirlendirdim. Burnundan soluduğu her hücresinde anlaşılıyordu.
"Yapıştırıcı!" diye hırladı. Yapıştırıcıyı uzattım. Yüzündeki memnuniyet üniverstiyi dereceyle bitirmiş çocuğunun mezuniyet törenindeki anne kadar masum değildi tabiki de.
Okul başlayalı bir ay olmuştu ve sınıfa yeni kişiler gelmişti. Sınıf yeterince kalabalıktı zaten. Gelenler zengin, tiki öğrencilerdi. Tabi benim gibi olanlarda vardı. Evi annesi idare eden babası olmayan bir ev. Bunu yanlızca benim gibiler anlar.
Her neyse sınıfımızda sekiz erkek, yirmi bir kız var, evet yirmi bir ve hepsinin klasik bir ergen olduğunu düşünürsek -ben hariç- her erkeğe -en tipsizine kadar hepsine- dört kız düşüyordu ve bu cidden erkeklerin ego patlaması yaşama hipotezini gerçek ve haklı yapıyordu. Sıra arkadaşım tam bir ayakkabı altına yapışan sakızı çiğneyenin ağzındaki bakterilerin organlarını deşmeye çalışan bir bilim adamını çağrıştırıyordu. Sınıfın kalan kısmı da Hanne'den -sıra arkadaşım- aşağı kalan tarafları yoktu.
Bu yıl on birinci sınıftaydık ve sınav stresi çekmeye bir yılcık kalmıştı. Geçen sene çalışmadığımı göz önünde bulundurursak bu sefer cidden boku yemiştim. Tabi torpil yapmazlarsa.
"Ders bedenn! Oley!" diye kişneyenin kim olduğunu bulma umuduyla başımı iki derstir koyduğum sıradan kaldırdım. Tabiki de kişneyen Firdevs'ti, kimi bekliyordum ki zaten. Dağıldığını düşündüğüm saçlarımı eski haline getirirken bir yandan da dersin beden olması sevinciyle ayağa kalktım. Herkes hunharca merdivenlerden inerken her zamanki gibi en son ben inecektim. Kendi kendime küfür mırıldanırken sınıfta yalnız olmadığımı fark ettim. Arkamı döndüğümde bütün kızların sahip olmak istediği, nefes kesici, tişörtünün altından belli olan kaslarıyla tam karşımda dikilmiş geçmemi bekliyordu. O.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EKMEK ARASI
Randomİki kız kardeş. İkiside Amerika da olan babalarının yanına gidebilmek için mücadele ediyor. Bir yandan babasının yanına gidebilmek için çalışan Efnan ve Ona destek olan arkadaşları, diğer yandan ise kalbini fena halde kaptırmış iki ekeğin arasında...
