Laya'nın evinin önüne geldiğimizde, içimde bir heyecan oluştu. Arabadan inip destek alması için Laya'nın kokundan tuttum. Ve zile bastım. Annesi telaşla kapıyı açtı. Ve hemen Laya'ya sarıldı''iyimisin canım benim, nerde, nasıl oldu. '' diye endişeyle sorular soruyordu. Laya''iyiyim annecim bir şeyim yok hadi içeri geçelim''dedi. Ve beraber içeri girdik. Biraz endişeliydim. Acaba nasıl tepki verecekti. Annesi mutfağa gittiğinde Laya'ya '' canım annenin ismi ne '' diye sordum. Gülümseyerek '' zeynep '' dedi.
Annesi elinde çaylara içeri girdi. Laya'dönerek '' hiç bana Uraz'dan bahsetmemiştin canım''dedi. Laya cevap vermeyince annesi bana doğru dönerek '' teşekkür ederim kızımın yanında olduğun için '' dedi. Gülümseyerek '' eğer siz karşı çıkmazsanız hep yanında olacağım, ki karşı çıktınız yine de yanında olacağım her zaman, ben Laya'sız yapamam, annem ve babamın ölümünden sonra bana iyi gelen tek şey Laya lütfen buna karşı çıkmayın''dedim gözlerim dolarak. Annesi anlayışla karşılayarak bir süre bana birşeyler söyledi. Uzun bi sohbetten sonra mutlu bir şekilde evden ayrıldım. Arabaya binip, artık şu arabadan kurtulmam ve motoruna kavuşmam lazım. Son hızla eve gittim. 10 dk lık ara vardı zaten. Eve gelip direk motorumun yanına gittim. Motor benim için bi sevgili gibiydi, Laya benim için neyse motorum da benim için öyleydi. Hemen motora atlayıp son gazla sürdüm. Saat akşam 8'di kız kulesinin karşısında ki bankalardan birine oturdum.ve bugün yaşananları düşündüm. Laya'nın bilmediğimiz bir sorunu vardı içime doğuyordu. Bu sadece bi bayılma değildi. Düşüncelerimden sıyrılıp Laya'yı aradım. '' nasılsın canım nasıl oldun''dedim merakla. İyi olduğunu söyledi ve 3,4 saat konuştuk. Telefonu kapattıktan sonra evime gittim. Yatağıma uzanıp bugün olanları düşündüm. Masmavi denizin ortasında fırtınaya yakalanmıştık. O kadar güzel bir gün geçirmiştim ki bu olayla fırtına da kayboldum. Eğer ona da bişey olsaydı ben bu fırtınadan sağ çıkmazdım. Masamın üstünde duran fotoğrafı aldım. Annem ve babamı kaybetmeden bir hafta çekindiğimiz resimdi, son fotoğrafımız, son gülümsememiz.LAYA'DAN
Sabah uyandığımda kendimi pek iyi hissetmiyordum.
Okula gidecek halim bile yoktu fakat gitmem gerekiyordu, eğer gitmezsem Uraz iyi olduğuma inanmazdı. Bir taksiye bindim. Yolcukta en iyi giden şey müzik di tabiki. Benim ki uzun bir yolculuk olmasa da yolculuk yolculuktur. Okulun kapısının önünde Gamze'yi gördüm taksiden inip Gamze'nin yanına doğru yürüdüm. '' Canım kimi bekliyorsun burada'' Gamze '' seni bekliyorum, emir büyük yerden'' dedi gülümseyerek. '' Ezgi nerede '' Gamze '' o Berk'in yanında '' dedi ve beraber sınıfa gittik. Moralim yerindeyken sıfıra düşüren sürtük Deniz'i ayakta alkışlıyorum. Deniz'in omzuna, omuz atarak sırama oturdum. Daha dersin başlamasına yarım saat vardı. Gamze, Berk, Ezgi ve ben beraber kantine indik. Berk '' çaylar benden siz masaya oturun''diye bizi gönderdi. Erkek değil mi ısmarlasın tabi. Diye gülerek oturduk. O sırada yanınıza Uraz ve Buğra geldi. Uraz yanıma oturarak öptü. '' Uraz okuldayız ya yapma''diyerek kolunu cimcikledim. Bu güzel kahkahaları bozan bir sesle, Deniz '' kadro tamam, ortam kurulmuş''diyerek elini Uraz'ın omzuna koydu. Uraz aniden Deniz'i kolunu tutarak çevirdi, Uraz '' hareketlerine dikkat et Deniz elimden bir kaza çıkacak '' diyerek kolunu sıktı. Deniz '' ah, canımı yakıyorsun '' diyerek kolunu kurtarmaya çalışıyordu.
Uraz, Deniz'i iterek kolunu bıraktı. Kin dolu gözlerle bana kısa bir bakış attı ve uzaklaştı. Çalan zille kantinden çıktık zaten keyfimiz kaçmıştı. Uraz '' kızlar siz çıkın, biz bu derse girmeyecez''dedi. Daha neden diye soramadan Uraz çoktan uzaklaşmıştı. Bizde kızlarla sınıfa çıktık. Yine kapının önünde sürtük Deniz duruyordu. Tam içeri girecekken kolumdan tutup beni kenara çekti. '' Ne oluyor be''diyerek Deniz'i itekledim. Deniz sinirli bir şekilde '' Uraz benim olacak anladın mı, BENİM OLACAK! '' dedi bağırarak. Deniz'in saçların dan tutarak duvara doğru itekledim elimi boğazına dayadım. Kolej çocuğu olabilirdim ama kavga etmesini de iyi bilirdim. Deniz'in boğazı mosmor oldu artık nefes alamıyordu. O sırada Gamze ve Ezgi geldiler ve beni Deniz'den uzaklaştırdılar. Deniz karşımda nefes almaya çalışıyordu, benim sinirden her tarafım titriyordu. O sıra da Deniz koşarak yanıma geldi ve beni itekledi. Duvara çarptığım an kafamdaki o acıya dayanamayarak yere düştüm.URAZ'DAN
''Anne, baba ben geldim yine. Her sabah ağlamaktan gözüm şişene halde uyanıyordum ben. Artık o günler bitti anne beni hayata döndüren bir kız var, çok seviyorum, çok kısa bir zaman oldu ama ben ona tamamen bağlandım anne, oda sen gibi beni bırakıp gitmez demi''derken Buğra ve Berk yanıma geldi. Buğra '' kardeşim telefonun çalıyor''diye elini sırtıma koydu. Telefona baktığım da arayan Ezgi'ydi. '' Efendim Ezgi''ağlamaktan konuşamıyordu. '' Ezgi ne oldu ağlamayı kes '' dedim. Ezgi''Laya, Laya ve Deniz kavga etti. Laya, Laya, Laya ''. ''Ezgi adam akıllı söyle şunu Laya'ya bir şey mi oldu kızım cevap ver '' diye bağırdım. Ezgi '' Laya bayıldı, Uraz bişey oldu hastaneye gidiyoruz ambulansta yanında Gamze var nolur yetiş çabuk lütfen '' diye ağlıyordu.