MELİSA ASLAN
Yarım saattir dolabımın karşısında ne giysem diye düşünmekle meşgulüm. Hayır yani o kadar kıyafetim olmasına rağmen bişey bulamıyorum. Sonunda sade birşey olarak yüksek bel siyah pantolonumu. Göbeği açık krem dar penyemi ve siyah dolgu topuk ayakabbılarımda karar kıldım. Hemen üstümü giyinip boy aynamın karşısına geçtim ve kendimi şöyle bir süzdüm. Güzel olmuştu. Göbek deliğine pirecingimi taktım. Saçlarım belime kadar uzanıyordu ve sarı renkti. Uzun boyluydum ve fiziğimde gayet yerindeydi. Güzel bir kızdım.
Sevgilim Kutay Veysel idi. Okulumuzun sahibinin oğlu. Yakışıklıydı. Kahve tonlarında saçları, boynundan kollarına doğru giden dövmeleri.. İsmim Melisa Aslan babam Aslan Holdingin sahibi. Hayatım çok güzel yakışıklı bir sevgilim, popüler çevre ve en önemlisi çok iyi bir ailem var. Bu sene 18ime basıyorum. Artık bir üniversiteli olucağım için çok heyecanlıyım. Belkide Kutayla evleniriz..
Telefonuma gelen mesaj sesiyle saçlarımı yapmayı bırakıp telefonu elime aldım. Kutay mesaj atmıştı.
Gönderen: Sevgilim
Aşağıdayım prenses, hadi gelTebbesüm edemeden duramadım ne kadarda tatlı bir çocuk. Telefonu arka cebime atıp kol çantamı elime aldım ve odamdan çıktım. Evimiz 3 katlıydı ben 3. Katta olduğum için yarım saat merdiven inmek zorunda kalıyorum.
Aşağı indiğimde annem ve babam kahvaltı ediyorlardı. İkisininde yanaklarından öptükten sonra "Kutay gelmiş ben çıkıyorum" dedim ve kapıya koştum. Kapıyı açtım, Kutay siyah BMW sine yaslanmış ve sigara içiyordu. Dudaklarına sigarayı yerleştirdi ve derin bir nefes çekti içine. Yavaşça üfledi sonra dumanını. Yere attı ve siyah spor ayakabısıyla ezdi. Her hareketini tek tek izledim.
Yanına ilerlemeye başladım topuklu ayakkabının zeminde bıraktığı tok ses ile kafasını benim olduğum yöne çevirdi. Gülümsedim o da dudağının sağ kenarını kıvırdı. Arsızca. Beni baştan aşağı süzdü ve kaşları çatıldı kim bilir yine ne olmuştu.
"Ne oldu?" dedim sesimdeki merak ve endişe elle tutulur cinstendi. İki elini belime koyup beni kendine çekti ve dudaklarıma eğilecekken hemen yanağımı çevirdim. Homurdanıp yanağımda bir buse kondurdu. İlk öpücüğümü hala kendime saklıyorum.
"Bu göbek ne Melisa beni deli etmeye mi çalışıyorsun, öyleyse başarıyla sonuçlandı" dedi sesi sinirliydi ama bağırmıyordu. Kafamı küçük çocukların azar işitirken yaptığı gibi öne eğdim.
"Özür dilerim" dedim ve hafif kafamı yukarı kaldırıp tepkisine baktığımda sırıtıyordu. Bende gülümsedim "Affettin miiii?" dedim çocuksu çıkan sesimle. Ellerimden tutup gözlerimin içine baktı.
"Affettim ama okulda benim ceketimi giyiceksin ve önün kapalı olucak anlaştık mı?" dedi kafamı sallayıp onayladım. Alnımdan öpüp arabanın kapısını açtı ve binmem için bekledi. Öpücük atıp arabaya bindim. Vakit kaybetmeden Kutayda arabaya bindi. Arabayı çalıştırıp gaza bastı. Sol elimi sağ elinin içine alıp bir öpücük kondurdu.
Telefondan instagrama girdim ve bu halimizin fotoğrafını çekip paylaştım altınada şunları yazdım.
'Canım sevgilim benim'
Okula geldiğimizde herkes bize imrenerek bakıyordu, okulun fotoğrafçılık kulübünde olan çocuklar bizim fotoğrafımızı çekiyordu. Yanımıza Berk ve Miray geldi Berk ve Miray hep kavga ederler ama ikiside birbirinden hoşlanır. Hiç sevgili olamadılar. Berk Kutayın en yakın arkadaşı Miray ise benim.
"Aşkım ben Miraylayım haberin olsun" yanağına buse kondurup gidicekken kolumdan tutup beni kendine çevirdi ve deri ceketini üstüme giydirip önünü ilikledi. "Unuttum sanma prenses" dedi. Gülümseyip bana bol gelen ceketler Mirayın yanına ilerledim. Cekete bakıp kıkırdamaya başladığında omzuna vurdum. Hemen sustu.