Tatilin ilk gününe uyanmıştım. Banyoya doğru heyecanla yöneldim ve hemen elimi yüzümü yıkadım. Odama geri yöneldim ve siyah pantolonumu ve siyah t-shirt'imi giydikten sonra saçımı açtım zaten düzdü. Saçımlada işim bittikten sonra mutfağa yöneldim. Annem beni görünce "Günaydın kızım" dedi. Bende gülümseyerek "Günaydın" dedim. Babam birşeyler yiyip çoktan işe gitmişti bile. Annem krep hazırlıyordu. Buna hayır diyemezdim. Masaya geçtim. Annem tabağımı önüme koyduktan sonra hızlıca yemeye başladım. Annem "Yavaş ye kızım elinden alan yok!"
"Tamam. Anne ya bugun otobüs bileti alıcam,geç kalmak istemiyorum."
Annem biraz kıkırdadıktan sonra" Ne meraklısın Isparta'ya gitmeye"
Annem bu sözü söyledikten sonra aklıma Furkan geldi ve yüzümde aptalca bi gülümseme oluştu.
Kısık bir sesler "Evet öyle" dedim. Hemen masadan kalktım ve odama çıktım. Bavulumu hazırlamam lazımdı.Yatağımın altında olan bavulumu çıkardım ve yatağımın üstüne koydum. Ama bavulumu hazırlamdan önce yapmam gerekb bir şey daha vardı: "Otobüs bileti almak." Elime telefonumu aldım ve internet sitesinden bulduğum bilet alma işletmecisinin numarasını aradım. Telefon 10 saniye çaldıktan sonra birisi telefonu açtı. Kalın sesiyle "Buyrun?"
"Meraba ben otobüs bileti satın alacaktım."
"Evet. Yeri ve zamanı?"
"Isparta.Yarına yer varmı?"
"Bakıyorum. Evet var saat 12.00'da."
"Tamam benim için uygun. Biletin fiyatı nedir?"
"35 TL."
"Pekala. Yarın gelip alacağım. İyi günler."
"İyi günler dilerim hanımefendi."
Telefonu kapattım. Evet bilet işide hallolmuştu. Yarın otogardan alacaktım. Ordan otobüse binip Isparta'ya gidecektim. Telelefonumu yatağıma koyduktan sonra dolabımı açtım ve kıyafetlerimi süzdüm. Kıyafetlerimin neredeyse hepsini sıkıştırdım bavulumu. Bavulum hemen hemen taşmak üzereydi. Bavulumla işim bittikten sonra yere koydum. Sıra sırt çantamdaydı. Askıda asılı olan sırt çantamı yatağa fırlattım. Ve çekmecelerimi açtım. Makyaj çantamı, tarağımı, birkaç ojemi,maşamı vb. şeyleri sırt çantama koydum. Sırt çantamda hazırdı. Cüzdanımının içinede bin civarı para aldıktan sonra, cüzdanımıda çantama koydum. Şarj aletimide koyduktan sonra herşeyim hazırdı. Fakat bugün nasıl geçecekti. Zamanım geçer die telefonumu elime aldım ve Mihriban'ı aradım. Mihriban benim Ispartada ki kuzenim. Onlarda kalıcaktım. Mihriban çok geçmeden telefonu açtı.
"Yağmur!"
"Mihribann!"
"Kuzen geliceksin dimi?"
"Tabi kuzen. Furkanımı özledim."
"Yani Furkan için geliceksin öylemi?"
"Tabikide evet!. Ama senin içinde geliyorum"
"Biliyorum"
"Yarın 12.00'da otobüse binicem."
"O zaman kuzen Yalvaca indiğinde ara beni ordan ben seni alırım."
"Tamamdır kuzen"
"Neyse kuzen ben kapatıyom yarın ararım.Öptüm"
"Tamam bende öptüm."
Telefonu kapattı. Çok heycanlıydım. Müzik açma gereği duydum. Müziğin sesini son ses açtım. Yastığıma başımı koyduktan sonra gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu. Yorgundum. Uykuya dalmamak için kendimi zor tutuyordum zaten saat 21.35 olmuştu bile. Gözlerim aniden açıldı. Alarmımı unutmadan ayarlamalıydım. Sabah 09.00'a ayarladım. Hazırlanmak çok zamanı alırdı bunun için erken kalkacaktım. Alarmımı kurduktan sonra telefonumu çekmecenin üstüne koydum ve gözlerimi kapattım çok geçmeden uykuya dalmıştım.