Birgün yine okula gidiyordum babam müsait olmadığı için babamın arkadaşı ve onun çocuklarıyla gidecektim bir günlüğüne. Giderken amcanın çok hızlı gittiğini farkettim açıkçası korkuyordum küçükken birkaç küçük trafik kazası geçirmiştim ve bunlar benim bir süre araba binmeme bile engel olmuştu. Arabadaki küçük tatlı kızın benimle konuşması biraz rahatlatmıştı en azından kafamı dağıttı. Sonra her şey bir anda oldu. Acı bir fren sesi , başımı cama çarpmam bütün vücuduma yayılan ve midemi bulandıran bir his ve iki çocuğun çığlığı. Kafamdan akan ve gözlerimi bile kapatan kanın sıcaklığını çok iyi hissediyordum. Bizi arabadan çıkardılar kafamı sağa çevirdiğimde kaldırımda boylu boyunca uzandığımı yanımda da iki çocuğun kanlar içinde yattığını ve babalarının çığlıklarını hatırlıyorum. Sonra kendimden geçtim.
Gözlerimi araladığımda aşırı ışık rahatsız ediyordu zaten net göremeyen gözlerimi daha da bulanıklaştırıyordu. Annemin uyandığımı anladığındaki çığlığı başımı daha çok ağrıtıyordu "ahh.." evet başım çok ağrıyordu ahh derken dudaklarımın ne kadar kuruduğunu ve çok fazla susadığımı farkettim. "Su" suyu içtiğimde suyun mideme nasıl gittiğindeki her aşamayı en sade şekilde anladığımı söyleyebilirim (heheh) çünkü midem bomboştu. Ölümden dönen birinin bu kadar neşeli olması normal mi? Ölüm deyince aklıma arabadaki çocuklar ve babası geldi. Onlara ne olduğunu öğrenince sadece bomboş hissettim içim çok boştu kalbim acıyordu sadece kazadan birkaç dakika önce küçük çocuklardan biri benimle konuşuyordu ne güzel abla diyordu o ölmüş müydü yani? O güzel bakan gözleri toprağa mı karışacaktı bir daha annee diyip annesinin kucağına atlayamacak mıydı nefes alamıyordum gözyaşlarım bir şelaleyle yarışacak şekilde akıyordu.
Ağladım, ağladım ağlamaktan yoruluncaya kadar ağladım. Sonra yine uyudum uyudum uyumaktan yoruluncaya kadar uyudum.•1 HAFTA SONRA •
Yaralarımın çoğu iyleşmiş eve gelmiştim. Doktor tam iyi hissedene kadar okula gitmeyebileceğimi söyledi. Bu karar bana bırakıldığı için olabildiğince uzatacaktım.
Kızların hepsinden geçmiş olsun mesajı almıştım en uzun ve en düşünceli mesajı Masal atmıştı. Kaan mesaj bile atmamıştı sanırım benden çok gireceği YGS'yi düşünüyordu. Bedenler ayrılınca kalpler de ayrılır mıydı? Gözden ırak kalan gönülden de mi ırak kalırdı gerçekten? Bu muydu sevgi? Birkaç ay sesimi duymasa elimi tutmasa seni sonsuza kadar seveceğim sözünü rafa mı kaldırıyordu ? Hani benim için canını verirdi , benim canım giderken umrunda bile olmamış mıydı? Benim kalbime camlar girerken onun kalbi acımamış mıydı? Hani parmağıma diken batsa bile dayanamazdı , yalan mıydı hepsi? Süslenmiş ama içi tamamen boş cümleler ,vaatler. Sevgi bu muydu, aşk dedikleri bu muydu? Ama ben ona gerçekten aşıktım ben onunla evlenecek onunla yaşlanacaktım. Onunla çocuklarımıza hikayeler anlatıp onunla beraber karavanla dünyayı dolaşacaktım. Onunla beraber gitmek için annemlerle yurtdışı gezisine bile katılmadım çünkü ben ilklerimi onunla yaşayacaktım. Her ilki onunla tadacaktım.Ve whatsapp profil resminde sınıfından bir kızla fotoğrafı vardı. Bu kadar mı unutmuştu beni ,bu kadar mı bitirmişti?
O bitirdiyse bende bitirecektim. Kalbim paramparça da olsa gururum ona geri dönmeme engeldi. Dönmezdim, dönemezdim. O mesaj atmadıkça ben tabi ki de atmazdım. Mesaj atsa bile cevap vermeyecektim...Artık daha da yalnızlaştım. Hastaneden çıkalı 10 gün oldu Zeynep arayıp halimi hatrımı sordu. Bütün okul kazayı öğrenmiş. Öğretmenlerin sınavları bana göre düzenleyeceklerini öğrendiğimde çok rahatladım. Gün boyu evde yalnız başına ya kitap okuyorum ya da film izliyorum ama kitaplarım bitmek üzere. Bu yüzden okuyabildiğim en yavaş şekilde okuyorum.
Veee olacak en kötü şey oldu. Son kitabım daha bitti. Hayır gözyaşlarım akmayın, geliyorlar işte yine evet evet eminim bu yaşlar kitabın bitişi çok güzel olduğundandı. Kendini kandırma Hanne -.-
Kitaplarım bittiği için ağlıyorum, buna ağladığım için gülüyorum , bu kadar zavallı olduğum için daha çok ağlıyorum, ne kadar yalnız olduğumu düşünüp daha çok ağlıyorum. Evet ben hep ağladığımda tek bir şeye ağlamam her zaman birikmişimdir çok hemde. Çok birikti içimdeki duygular. Bu kaza , buraya gelişimiz çok yordu ruhumu. Zaten yalnızlık çeken beni çok daha yalnızlaştırdı. Kendimi çok kötü hissediyorum. Çok yoruldum ben. Çok yoruldum bu hayattan.