......

175 3 0
                                    

Dalgalarla sürüklenerek kayalara değin gelen küçük bir midye, tam kayalara çarpmak üzereyken yosunlara tutunup, parçalanmaktan kurtulmuş. Yosunların arasından yuvarlanarak denizin dibine değin inmiş. Burada yaşamını sürdürebileceği kuytu bir köşeye yerleşmiş. Sırtını dayadığı kayalardan destek alıp, yosunların arasındaki besinleri . yiyerek yaşamını sürdürmeye başlamış. Güvenlik içinde büyüyüp gelişen midye, çevresine yayılan yavrularıyla mutlu bir yaşamın sürüyormuş. Bazen balıklar, yosunların arasından süzülüp, midyelerin yanına gelirmişler.

Midyeler, suyun içinde süzülen, kıpır kıpır dolanan balıklara ağızları açık baka kalırmış. Çünkü midyelerin kayalara yapışmış, yosunlara sarılmış yaşamı, balıkların özgür yaşamına hiç banzemezmiş. Midye, . kendi çevresine bağımlı yaşamını düşünüp, balıklara benzemediğine çok üzülürmüş. Böyle durumlarda hüzünlü göz yaşları kabuğunun içine yayılırmış. Deniz suyuna karışan gözyaşları kabuğun içinde ince bir sedef katmanı oluştururmuş.

Midye ağzını açınca, beyaz sedef katman suyun içinde parıldayarak, balıkların dikkatini çekermiş. Balıklar ışıl ışıl parıldayan sedefe doğru yüzermiş. Midye, gözyaşlarından oluşan sedefin, balıkların ilgisini çektiğini bilemez, onların kendi iç güzelliğine tutkun olduklarını anlayamazmış. Onun istediği; balıklar gibi gezip çevresini ve evreni öğrenmekmiş... Kayalara yapışık yaşam, onun hoşuna gitmiyormuş. Bazı geceler, karanlık sularda, kimselere belli etmeden sessizce ağlarmış...

SİYAH İNCİ.........Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin