Zaman geçtikçe ısınıyorum sanki İstanbul'a hem babam bir daha ki hafta sonuna İzmir'e gidebileceğimizi söyledi. O yüzden hemen geçmesini istiyorum günlerin. Okula gitmek için dışarı çıkıyorum bugün de yürümeye karar verdim. Yürüyünce yüzüme vuran rüzgarın verdiği dinginlik ruhumu temizliyor.Hiç durmadan saatlerce yürüyebilirim gibi hissediyorum ama ne yazık ki okul var. Okula geldiğimde ilk gördüğüm kişi Rüzgar oluyor . Beni gördüğünde gülümsüyor ilk defa bana böyle güldüğünü görüyorum. Onu bana gülümserken görünce bir boşluğa düşüyorum sanki kalbim ağzımdan çıkacakmış gibi hissediyorum. Hala anlam veremiyorum hissettiklerime kime daha önce böyle hissetmiştim ki ben. Kafamda bin bir türlü düşünceler geçerken Rüzgar geliyor yanıma.
"Günaydın."
"Sana da günaydın Rüzgar."
"Sınıfa kadar sana eşlik etmemi ister misin"
"Tabi neden olmasın" gülümsüyor yüzüm tüm benliğim unuttum hasretimi Rüzgarla tanıştım çünkü belki de o hayatımdaki en büyük değişiklik olacak.Çok güzel hissediyorum ana karşı yaramazlık yapmış bir kız çocuğu gibi saklıyorum gülüşümü ona olan hoşlantımı . Evet ilk defa anlam verdim ona karşı hissettiğim şeyin bir hoşlantı olduğunu ve kafamı kurcalayan sorulara cevap verdim.
Sınıfıma kadar bana eşlik ediyor Rüzgar. Mutluyum hem fazlasıyla alt tarafı bir günaydın dedi. Nehir kendini saçma sapan şeylere kaptırmaya bayılıyorsun yapma bunu.Sınıfa giriyorum Yağmur hemen yanıma geliyor.
"Noluyor Nehir"
"Yok bir şey Rüzgarla karşılaştık buraya kadar birlikte geldik işte"
"Hım tamam ama eğer bir şeyler olursa aranız da falan ilk bana anlatıyorsun tamam mı"
"Neden öyle dedin ki"
"Yani aslında kızmazsan senin Rüzgara karşı bir şeyler hissettiğini düşünüyorum"
"Bilmiyorum haklı olabilirsin onu tanımıyorum bile ama nedense güzel hissettiriyor."
"Harika o zaman sen bu çocuktan kesin hoşlanıyorsun Nehir. Yaşasın aşk."
"Abartama Yağmur bilmiyorum dedim bu konuyu daha fazla konuşmayalım."
"Tamam sustum sustum." Sustuktan sonra bile sırıtmaya devam ediyor. Aslında ona hak veriyorum çünkü ben de hala sırıtmaya devam ediyorum içim gülüyor hoş oluyor durduramıyorum.
****
Zil sesini duyduktan sonra rahatlama geliyor içime çok sıkılmıştım. Yağmurla birlikte kantine iniyoruz. Bir de ne göriyim Rüzgar da orada.Sen yanına git otur ben de bize çay alacağım diyor. Gidip Rüzgarın yanına oturuyorum.
"Naber "
"İyi senden"
"Benden de iyi oturabilir miyim"
"Sence sormana gerek var mı." Rüzgarın yanına oturduktan biraz sonra Yağmurda geliyor.Rüzgara sormaya çekiniyorum ama sormazsam içimde kalacak:
"Kiminle kavga ettin."
"Karşı masada oturan beyefendiyle" hemen karşı masaya doğru dönüyorum. Deniz de yüzü dağılmış bir halde kendi ruhsuzlar diğer bir deyişle züppe tayfasıyla oturuyor .
"Nasıl oldu yani neyden dolayı çıktı kavga"
"Benim Denizle yıldızım hiç barışmamıştır zaten, neyse boş verin konuşmak istemiyorum bu konuyu."
Rüzgar söylemese bile Deniz ve Rüzgarın arasında gerçekten ciddi bir şeyler olduğunu sezebiliyorum. Rüzgar kavgadan bahsederken bile gözlerini kaçırıyor saklıyor işte bir şeyler ama daha fazla onu sorguya tutmamın anlamı yok zaten. Denize iyicene gıcık olamaya başladım. Züppe ne olacak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZÜPPE SEVGİLİM
Dla nastolatkówŞu son haftalarda hayatım çok değişti yeni bir okul yeni insanlar ve belkide yeni dostluklar. Babamla İzmir de yaşıyorduk. Babam avukat ve işleri yüzünden İstanbul'a taşınmamız gerekiyor. İzmir'i bırakmak çok zor benim için. İzmir benim hayatımın ço...