Hayat zordu,kısaydı.Henüz daha istekleriniz varken çekip alırdı sizi.Arkanızda bıraktıklarınızı umursamazdı.Bir karış toprağa esir bırakıyordu sizi.Sonrası ise..sonrası yok.Kalanlara acı,özlem var.
Hayat,bizden sevdiklerimizi alıyordu.Sonrası yoktu.Sonrasında..ne bir ses ne bir haber ondan.. sadece hiçbir şey.
Elimin altında ki topraktan bir parça sıkıp yeniden elimi toprağın üzerinde gezdirmeye devam ettim.Annemin mezarının yanına çömelmiş,onunla konuşuyordum.Bugün..tam 1 ay olmuştu annemi kaybedeli.Ağır geliyordu.'Nasıl?' diyordum..'Böylesine hayata karşı güçlü bir kadın nasıl olur da...ölürdü?' diyordum..
Kabullenmek ise..daha zordu.Yokluğuna alışmak.Eve gittiğiniz de 'nerede kaldın?hava karardı neredeyse.' diyecek annenizin olmaması..evinizin olmaması..zordu.Hâla kabullenemiyordum.Ama her şey gibi bunada alışıyorduk zamanla.Ve alışmak..ürkütücü.Unutuyordun da aynı zamanda anılarınızı.Göz görmeyince gönül katlanırmış..o misal."Ben geldim anne.Biliyorum hayırsızım.Bu bir aydır o kadar sessiz o kadar sensizim ki.Sanki...sanki sen gidince buralardan,ruhumda sürüklendi peşinden.Biliyorum,diyeceksin ki 'önüne bak,hayatını yaşa kızım' diyeceksin.Ama..ama benim hayatım sendin anne.Senide kaybedince..tutunacak dalım kırıldı.Uçuruma doğru düşüyorum.Sonunda yere çakılacağım,biliyorum.Fakat sonu yok gibi uçurumun.Yeri göremiyor,derinliğini hesaplayamıyorum."
Yanda duran büyük şişeyi alıp yavaş yavaş toprağa dökmeye başladım.
Derin Solmaz.
Annem ile aynı soyisme sahip değildim.Çünkü annem bana hamile iken babamla evli değillerdi.Hiçbir zamanda evlenmemişlerdi.Babamdan bana,hayatıma iz olan tek şey soyismimdi. Savaşoğulları. Beril Savaş
Ben sorunlu bir kız olmuştum.Aynaya bakamayan,kendini toparlayamayan,kolayca kimseye güvenemeyen birisiydim.
Sorunlarım vardı,herkesin vardı aslında.Hep içime atmıştım acılarımı...ve bir gün patlayacaktım,biliyorum.
Beni yiyip bitiren kelimelerdi.Hiç cevabını alamadığım 'nedenler..niçinler'.
Sorulmaması gereken sorular.
Alınmaması gereken cevaplar.
Başlı başına hatalı.Yerden destek alıp ayağa kalktım.Elimi pantolonuma sirkeleyip şişeyi elime aldım.
"Şimdi gidiyorum anneciğim..bir daha arayı bu kadar açmayacağım ve seni sık sık ziyarete geleceğim."derin bir nefes aldım.Havadaki oksijen ciğerlerime yetmiyordu sanki.
Arkamı dönüp yürümeye başladım.
"Görüşürüz."Yavaş yavaş ilerlerken elimde ki şişeyi bir ağacın arkasına fırlattım.
"Ahh!"
Ağacın arkasından gelen ses ile telaşla oraya koştum.Ağaca sırtını dayamış,ayaklarını uzatmış otururken aynı zamanda da gözünü tutuyordu.
Yanına çömelip umutsuzlukla ona baktım.Yüzünü görmediğim halde nasıl böyle tanıdık geliyordu?
"Üzgünüm.Gerçekten isteyerek olmadı."
Paniklemiş bir halde elimi nereye koyacağımı bilemeden elinin üstüne koyup elini çektim.
Göz göze geldiğimiz an şaşkınlığımı gizleyememiş olmalıyım ki gülmeye başladı.
Bu beni ıslatan salaktı!
Sinirle gözlerimi kısıp ayağa kalktım.
"Üzgün falan değilim.İyi oldu sana.Salak!"hızla arkamı dönüp yürümeye başladım.
Yine nereden karşılaştıysam!"Hey,dur!" dediğinde sinirle ona dönüp "Yine ne var?" diye sinirle soluduğumda o çoktan yerden kalkmıştı.Göz göze geldiğimizde sağ gözü kızarmıştı.Ama kendinden taviz vermiyordu.
"Sencede artık tanışmalı değil miyiz?Baksana kader yolumu yine sana çıkardı."
Kaşımı soru sorarcasına kaldırdım.
"Her karşına iki kere çıkan kıza tanışmalımısın sen .Yoksa bana kastın mı var? " dediğimde omzunu silkip düşünüyormuş gibi yaptı.Ama şu an beyninin bir gramını bile kullanmadığına emindim.
"Hayır sadece güzel kızlara özel diyelim." diyerek göz kırptı.
'Yavşak'
İç sesime susması için sinyaller gönderiyorken dışarıdan kesinlikle normaldim.
"Hepiniz aynısınız." diye homurdandım.
"Ben Mayfa.Daha öncede tanışmıştık zaten ve sen?"
"Belin. " diyerek sorusunu yanıtladığımda elini uzattı.
"Çok memnun oldum." elini sıkıp yüzüme zoraki bir gülümseme yerleştirirken "Bende"dediğimde yüzünde ki gülümseme daha da derinleşti.
"Nereye gideceksen seni bırakabilirim." deyip arkasındaki bebeği gösterdi.
Bu arabayı bir daha göreceğim nereden aklıma gelebilirdi ki?
Kaşlarım istem dışı çatılırken o günkü görüntüler aklımı işgal etti.
Araba ile beni ıslatması,ona saydırmam,sırıtması ve...ah!Beni yanağımdan öpmesi.Bunu kesinlikle unutmuştum!
'Hemen kızar zaten,gerizekalı.' diyerek araya giren iç sesime gözlerimi devirdim.Her bokada atlıyordu yahu!Atsan atılmaz,satsan satılmaz bir iç sesti!
"Daha seni tanıyalım 10 saniye bile olmadı ve arabana mı bineceğim?Ne içtin ha sen?Sapık olmadığını nereden bileyim oğlum? "
'Evet yine kıroya bağladın kızım,devam et sen böyle,devam et devam.'
Dediğim şey ona komik gelmiş olmalı ki gür ve erkeksi bir kahkaha patlattı.
"Merak etme seni yiyecek değilim,güzelim." dedikten sonra dilini dişlerinin üstünde gezdirip sırıttı.
"Güvenmiyorum bokta çıkabilir."deyip ellerimi göğüs kafesimin altında birleştirdim.
"Buradan otobüs falan geçtiğini mi düşünüyorsun?Taksicilerde ibne.Gerçi buraya ne ile gelsiysen" diye homurdanarak konuşuyordu ama daha çok kendi kendine konuşuyor gibiydi.
'Vah, vah,deli çıktı gül gibi oğlan,gördünmü!'
Seksen yaşında,gözü görmeyen ama bişeyleri kıçından uyduran yaşlı teyzelere bağlayan iç sesimin ağzının ortasına kürekle geçirdim.
Benden çok o konuşuyor ya!
Elini saçının arasından geçiren Mafya'ya dikkatimi verdim.
"Yürü ben bırakırım seni." dediğinde itiraz etmek için ağzımı açtım fakat bunu anlamış olacak ki elini dudağıma bastırdı.
"Sus,itiraz istemiyorum Yerinde tanıdığım hangi kız olsa ona da yapardım." dediğinde omzumu silktim.*
![](https://img.wattpad.com/cover/51918789-288-k813256.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıkta Çizmek
Fiksi RemajaKaranlık serisi-1 •Karanlığının içinde kaybolmaya mahküm küçük gri lekenin hikayesi• - ''Karanlıkta sürükleniyordum..bilinmezliğin ortasındaydım..Çizerek iyi oluyordum.Ama hala karanlıktı.Alışmıştım.Ama zordu.Sonra...sonra birden sen çıktın.Nasıl ol...