1

33 7 0
                                    

Buket

Yine her sabah olduğu gibi yetimhane de ve mutlu bir şekilde uyandım. Mutluydum çünkü buraya onca yıl sonra da olsa alıştım. Kendimi bildim bileli butada kalıyorum, burada diğerleriyle (benimle aynı kaderi paylaşanlarla) birlikte yatıp kalkıyorum. İşte onlar benim ailem.

Her sabah olduğu gibi okul için hazırlandım ve okulun yolunu tuttum demek isterdim ama bu gün yaz tatilinin ilk günü yani yapıcak hiçbir şeyim yok. Tabi kitaplarım dışında. Sanırım kahvaltı yaptıktan sonra kütüphaneye gidip birkaç yeni kitap alıcam.
........................................................................

Dolunay

Bugün yataktan kalmak istemiyorum. Ama böyle bir şey mümkün değil galiba. Tam ben bu şekilde saçmalarken Derin ve Toprak'ın tatlı sesleri kulaklarımı doldurdu ve hafifçe sırıtmama neden oldu.

-Sizi seviyorum başımın tatlı belaları.

-Bizde seni seviyoruz.

-Abla biz çok acıktık.

-Tamam. Hadi gelin bir şeyler yiyelim.

........................................................................

Cansu

-Anne !

-...

-Anne !

-Bir dakika kızım ablanla konuşuyorum.

İşte bu sabah tam da böyle bir konuşma geçti. Yine ablam. Ablamı aslında seviyorum ama ...
Gerisini siz anladınız.

Yine sabah sabah gerildim. Sonra da söylene söylene odama çıktım.

........................................................................

Kerem

- Abiiiii ! Hadi kalk.

- Uyumak istiyorum Eren.

Eren kapının arkasından bana sesleniyordu. Sanıyorum ki her sabah olduğu gibi içeride kahvaltı hazırlanmış ve Eren de beni bunun için uyandırmaya gelmişti.

Birden kapının açılma sesi geldi ve bir kaç saniye sonra üstümde büyük bir ağırlık hissettim.

-Eren üstümden kalk.

-Sende kalkacak mısın?

-Hayır.

-Bende kalkmıycam o zaman.

-Ben seni kaldırmasını bilirim ama.

-Hayırrrrr. Hahahahahahahahaha

-Seni uyarmıştım ufaklık.

........................................................................

Deniz

Bulutların üstündeydim, o kadar harika bir şey di ki bu. Anlatmaya çalışsan anlatılmaz ancak yaşanırsa anlaşılır bu heyecan. Kocaman bir uçağı uçuruyordum. Mükemmeldi. Taki bir anda kara bulutlar artıp uçağın etrafını sarana kadar. Birden kontrolümü kaybettim ve düşmeye başladık. Tam yere düşecekken annemin o yumuşak tatlı sesiyle uyandım. Rüya olduğunu anlamam bir kaç saniyemi aldı. Ve yine annem, yine annem kurtarmıştı beni hem de tam felaketin gerçekleşeceği sırada.

-Oğlum hadi kalk. Kahvaltı hazırladım. Hem de en sevdiğin şey var.

-Tamam. Az sonra geliyorum.

Böylece bir uçma hayalimin daha sonuna gelmiş bulunuyorum.

........................................................................

Mert

Eve ancak sabah varabilmiştim ve şu an kapının önündeyim. Kapıyı yavaşça açarken annemlerin beni büyük bir sürprizle karşılayacaklarını düşünüyordum. Ama kapıyı açınca yanıldıģımı farkettim. Muhtemelen hâlâ uyanmamışlardı. Beni karşılayan tek bir kişi bile yoktu. Bu saatte geleceğimi bildikleri halde. Onlar beni unursamıyorlarsa bende onları umursamam. Mutfağa yöneldim ve yiyecek bir şeyler aldıktan sonra odama eşyalarımı yerleştirmeye gittim.

Farklı HayatlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin