Kağan'ın okulu evlerine 200 m uzaktaydı. Yolda yürürken caddenin karşısında 3 kız el ele yürüyorlardı. Kızlardan biri muhtemel 9 yaşlarında zayıf, siyah saçlı, bir diğeri 8 yaşında hafif balık etli, kumral saçlı son kız ise 8 yaşında, zayıf, sarışındı. Yanlarında uzun boylu, siyah saçlı, zayıf bir genç, elindeki golden cinsi köpek ile yanlarından geçince, kızlar aniden korkup kaçışmaya başladılar, bunun üzerine genç , köpeği hemen oradan uzaklaştırmıştı.
Kağan okuluna varmıştı, okula geldiğinde her yer tenha idi. Okulun arka bahçesine gidip bir yeşilliğe oturup yaşadığı rüyayı düşünmeye başladı. Hala aklı almıyordu, böyle bir şeyi yapmasından.
Acaba bir daha yapabilir miyim, nasıl yapacağımı da bilmiyorum, diye aklında geçiriyordu. Okulun bahçesi çok küçük olduğu için kimse gelmezdi, bu da Kağan için iyi bir avantajdı, çünkü sessizliği severdi. Biraz oturduktan sonra kalkıp okulun ön tarafına yöneldi, o anda birinin seslendiğini fark etti, sesin geldiği yöne doğru bakınca seslenenin Kerem olduğunu fark etti, çok heyecanlanmıştı, çünkü bu olayı anlatabileceği tek kişiydi.
Kerem, ''Günaydın''
Kağan heyecanlanarak, ''Günaydın, sana çok önemli bir şey anlatacağım'' dedi.
Kerem şaşırarak, ''Ne oldu, seni hiç böyle görmemiştim?"
Beraber arka bahçeye yönelip orada ona her şeyi anlatmaya başladı, konuşmasını bitirdikten sonra, kerem çok şaşırmıştı. Kağan bu konuyu araştıracağını söylediği an zil çalmıştı, her ikisi de sınıflarına yönelmişti.
Koridorda yürürlerken kerem bunun ne olduğunu bildiğini açıkladı.
Kerem,'' Buna 'lucid rüya' yani rüya kontrol denir''.
Kağan şaşırarak , ''Nasıl yani?"
Kerem, ''Yani rüyadayken gerçek hayatta hiç olmamış bir şeyi görüp, ben böyle bir şeyi yaşamadım deyip, rüya olduğunun farkına varıp kontrol etmektir. Bende bir aralar yapmaya çalışıyordum ama becerememiştim ve bırakmıştım ama senin yapman beni tekrar heveslendirdi."
Kağan, ''Tamam o zaman biraz araştırma yapıp kendimizi geliştirelim.Belki sen de yapabilirsin ve daha da ileriye gidebiliriz.'' dediği gibi öğretmenler zili çaldı .
"Ben sana bilgi veririm ."
Her ikisi de sınıflarına yöneldi. Kağan'ın ilk dersi edebiyattı, hocası Mehmet Bey İslam öncesindeki edebiyatı anlatıyordu. Mehmet bey 38 yaşında kahverengi gözlü, siyah saçlı, uzun boylu çok disiplinli ve asabi biriydi, onun dersinde ödevler yapılmış, herkes dersi dinler kimseden ses çıkmazdı.
Zil çalmıştı, Kağan , kütüphanenin yolunu tuttu, bir şeyler bulmak amacıyla, kütüphaneye girdi, girdiğinde girişinde ahşap dolaplardan oluşan kitaplıklar bulunuyordu, içerisi ansiklopediler, romanlar, bilgi kitaplarıyla doluydu, biraz bakındıktan sonra bir şeyler bulamamıştı .Bir şeyler bulamadı diye üzülmedi ama araştırma yapmayı bırakmayı düşünmüyordu da.
Kerem kütüphaneye girip sessizce -kimseyi rahatsız etmeden- sesiendi. "Kağan !"
Kağan arkasına bakıp Kerem'i görünce şaşırdı. "Lucid rüya ile ilgili herhangibir araştırma yapıyorum."
"Ben bakmıştım önceden .Boşuna bakma ."
Gençler kütüphaneden çıkıp bahçeye ulaştılar . Bahçede birkaç genç vardı ve kimse de onları dinlemez diye düşünüyorlardı .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zihin Oyunu
Teen FictionSırtını dayadığı uzun servi ağacının yanında oturuyordu mezarlığa bakarak . Kalın giyinmiş olmasına rağmen soğuk rüzgar , yüzünü pek de okşayıp geçmiyordu. Toprağa odaklanıp genç taze bedeni hayal etti toprağın altında. Bir insan bedeni ne kadar zam...