Artık sana aşık olabilirim

751 70 13
                                    

Medya'da Eslem

İşlerin halledildiği evdeki odamda otururken yüzümde istemsiz bir gülümseme olduğunu saate bakmak için elime aldığım telefonumun ekranında gördüm.

Kendime gelmeliydim Doruk'la ortak olduğumuz için resmen seviniyordum. Sevinme sebebim Ali Soylu'yu atlatacak bir yol bulmuş olmamken ben Doruk'la ortak olduğuma seviniyordum.

Doruk'a işlerde sadece göstermelik olarak çalışmak istediğimi söylemiştim fakat o kesin bir dille karşı çıkıp işlerle ilgilenmenin benimde hakkım olduğunu söylemişti. Ortak imzamız olmadan hiç bir iş yapmayacaktı.

Sabah beni bırakıp reddeder gibi gitmiş iki saat sonra avukatıyla birlikte geri gelip ortaklığımızı başlatmıştı. Doruk hiç bir amaç gütmeden benim üstümde büyük bir etki bırakıyordu ve ben bu etkiden kurtulmam gerekirken kurtulmak istemiyordum.
İstesem yapabilirdim ama onun hakkında daha çok şey bilmek onunla daha çok vakit geçirmek istiyordum. Bu isteklerim ve düşüncelerimse beni fazla korkutuyordu.

Kapımı çalmadan içeri giren kişinin Ozan olduğunu anlamak için başımı yerden kaldırmama gerek yoktu.

"Ne durumdayız Ozan"

"Durgun gözüküyoruz tek sorunumuz Ali Soylu"

"Onu ben hallettim"

"Nasıl hallettin ne yaptın"

Şimdi işte yüzüne bakmıştım. Her şeyi doğru şekilde anlatabilirdim. Ozan fazla kurnazdı benden şüphelenmemesi için sesimi kontrol etmek adına cevap vermeden önce bir kaç saniye bekledim. Ben bile içimdekilere bir isim koymadan onun yorumlanmasını istemezdim.

"Şu satıcılardan biri vardı ya babasını öldürdüğümüz onun şirketiyle göstermelik bir ortaklık kurdum"

"Onun şirketimi varmış"

"Kenan Altayoğlu öldükten sonra ona bırakmıştı ya"

"Tamam ama siz nasıl ortak olmaya karar verdiniz"

Düzenlenen suikastle birlikte Doruk'u eve getirdiğim kısmı atlayarak diğer her şeyi anlattım. Ozan ise yorum yapmamıştı daha çok kafasında bir şeyleri oturtmaya çalışıyor gibi yapıyordu.

"Her neyse onun çaresizliğinden faydalanıp Ali Soylu'yu atlatacak bir yol buldum işte bunu bana yapanları bulmamız lazım"

"Tamam o iş bende"

Ozan bunu söyledikten sonra odamdan çıkıp gitmişti. Sadece Ozan'ı ikna etmek için çaresizlik lafını kullanmıştım. Doruk'a yardım ederken kendimi kurtarmayı düşünmemiştim bunu tamamen içimden gelerek hatta farkında bile olmadan yapmıştım.

Beni düşüncelerimden ayıran telefonuma gelen mesaj sesi oldu. Mesaj Doruk'tandı ve içimi istemsiz bir sevinç kaplamıştı.
Bana attığı ilk mesaj.

Böyle düşünmem ve sevinmem normalmiydi. İçimi değişik bir huzursuzluk kaplıyordu.
Bu düşünceleride zorda olsa kafamdan kovup Doruk'tan gelen mesajı okudum.

Gönderen: Doruk
Otellerden birinin boşaltılıp tadilata başlaması için senin de imzan gerekiyor

Alt tarafı ortağım şirkette bulunmam gereken bir mesaj atmıştı önemli bir şey değildi fakat ben seviniyordum. Sanki karşımda biri varmışta beni yanlış bir şey yaparken görmüş gibi utandığımda içimdeki huzursuzluk daha geniş bir yelpazeye yayıldı.

Sonunda arabamdan inmiş önünde durduğum şirketi dışardan izliyordum. Girmek istemiyor muydum yoksa çok mu heyecanlıydım bilmiyordum.
Yine telefonumun zil sesi beni saçma sapan düşüncelerimden ayırınca arayan kişiye minnettar oldum. Fakat minnettar olduğum ismi görünce olayların beni düşünmem için zorladığını farkettim. Arayan Doruk'tu.

Seksi MafyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin