Yıldızların Yolu: Atomaltı Rezonansı

Bölüm 1-Atomaltı Rezolansı Teorisi

17 yıldır buradayım. İçerisi çok soğuk, titriyorum. Etrafımda uçuşan çöplerim dayanılamaz hale geldi. Bir haftadır iletişim elektroniğini düzeltmeye çalışıyorum. Houston'ile bağlantım 10 aydır kesik. Saatler geçmiyor. Camdan dışarı bakıyorum. Her taraf titrek ve bulanık. Dünya'da titriyor. Gözlerimi alamıyorum bu görüntüden. Yalnızlıktan delirmek üzereyim. Ama o görüntü... İstasyon titremeye başladı. Hayır...hayır...hayır alın beni, istemiyorum. Dayanamıyorum. Sonra güneş bana göz kırpıyor. Sonra kendi kendime diyorum; "Yeni bir gün. Yeni bir 24 saat. Yeni bir Dünya...yeniden...

(Shall Stormdigger) 12 Mart 2053-Shall Stormdigger'in ölmeden önceki son mesajı.

******

NASA yetkilisi Mark McClin bu konuda açıklama yapmaktan kaçınıyordu. Ellerini istemsizce sallıyor sonra da gözlüğünü çıkarıp gözlerini ovuşturuyordu. Basın yetkililerin arasından sıyrılarak ofisine hızlı adımlarla ilerlemeye başladı. O ilerledikçe basın yetkilileri onu takip ediyordu. Aslında Bay Mark bu stresli ortamdan kaçmak istiyordu.

Merdivenlerden ikişer ikişer çıktıktan sonra ofisinin kapısını sert bir hareketle açtı ve kapıyı kapattıktan sonra bir rahatlama geldi içine;

"Atomaltı rezolansı mı? İyi deneme Shall..."

Ardından hiç beklemeden koltuğuna oturdu ve işine geri döndü "Atomaltı...Atomaltı...Ha burada!",dedi içinden. Soğuk kahvesinden bir yudum içti. Tam kahvesinden ikinci yudumu alacaktı ki o anda sekreteri kapıyı tıklattı,

"Sizinle acil olarak görüşmek isteyen biri var bay Mark"

Bir an afallamış bir şekilde durakladı Mark, fakat acil olduğunu duyunca;

"İçeri gelsin",dedi ve o anda kapıdan içeri uzun boylu, iyi fizikli, siyah saçlı ve orta yaşlarında biri göründü. Kapıdan içeri adım attığındaki o pek samimi olmayan gülümsemesi. Bir anda derin bir ciddiyete bıraktı. İzin istemeden Bay Mark'ın karşısındaki koltuğa oturdu. Kısa bir süre yere anlamsızca baktıktan sonra,

"Adım Serl Bears, önemli bir konuda sizinle görüşmeye geldim Bay Mark",dedikten sonra masasının üzerindeki kağıtlara baktı. O samimi olmayan gülüşü yeniden görülüyordu yüzünde. Sonra devam etti;

"Bakıyorum ki bu konuyu araştırmada siz benden önce davranmışsınız Bay Mark, fakat emin olabilirsiniz ki bu teori doğrudur."

Bay Mark'ın yüzü bir anda değişiverdi. Şaşkınlıkla adamın yüzüne bakıyordu;

"Bende tanıştığıma memnun oldum Bay Serl, fakat bundan nasıl emin olabiliyorsunuz?"

Gülüşü kısa bir kahkahaya dönüştü; "Sizin bildiğinizi devlette bilir Bay Mark. Bu konu hakkında devletin büyük çalışmaları var. Bunları sizin de bildiğinizi sanıyordum"

Bay Markın şaşkınlığı daha da artmıştı. Bu yabancı kimdi? Ve neden bu kadar çok şey biliyordu? Aklında bitmek tükenmeyen sorular vardı. Ardından Serl, Bay Mark'a yaklaştı sonra birkaç sözcük fısıldadı;

"Yıldızların Yolu Projesi..."

*********

4 Eylül 2034 - Tarihli Televizyon Yayını

"Shall Stormdigger milyarlarca insana el sallıyor... NASA'nın en kapsamlı uzay çalışmalarından biri olan U.T.A.M Projesinde son noktaya gelindi. Uzayda 20 yıl kalacak genç üç astronot şu an yolculuklarına hazırlanıyorlar. Astronotların isimleri: Jamie Yuty, Shall Stormdigger, David Antela diye belirtildi. NASA bu 20 yıllık proje için 3 yıl ağır şekilde eğitim gören bu astronotlar, uzayda çok uzun süre kalmanın etkilerini araştırıp, büyük seralarda tarım yapacaklar.

 Bu yolculuk için özel olarak yıl üretilen Falcon IV Roketiyle uçacaklar. Roketin 120 tonluk kargo kapasitesi bulunuyor......"Evet şu an rokete giriş yapıyorlar! Ve milyarlarca kişiye el sallıyorlar....Son kontroller yapıldı...Geri sayım başlatılıyor: 10...9...8...7...6...5...4...3...2...1 ve kalkış gerçekleşti. Falcon IV onları uzaya 45000 kilometre hızla uzaya fırlatıyor. Yaşa Amerika, yaşa özgürlükler ülkesi..."

********

"Peki ne bu proje açıklayın lütfen?"

"Açıklamak isterdim fakat bundan sonra size açıklama iznim yok."

Bay Mark bunu duyduktan sonra bağırarak "Ne?" demekten kendini alamadı. Serl hızlıca Bay Mark'ın ofisinden ayrıldıktan sonra. Mark telefonuna sarıldı; "Güvenlik! Serl Bears adlı kişiyi buradan çıkarmayın. Acil." 

"Derhal Bay Mark..."

Aradan 3 saat geçmesine rağmen NASA'nın güvenliği bile onu görememişti. Peki bu yabancı nereye kayboldu? Aklındaki tüm bu soruları bir kenara atıp koltuğuna yaslandı sonra Mark. Masasının en ucundaki belgeye baktı, tam da burada kalmıştı;

"Başlıyoruz...En baştan..."