ŞERİNé VE MARDİNLİ

ANNE

Anne ne güzel bir kelimedir ki hangi dilde söylerseniz söyleyin güzel ve bir o kadar anlamlı gelir insana. Dinimiz cenneti annelerin ayağının altına katarak onun ne kadar kutsal bir varlık olduğunu anlatmak istemiştir bize ama ne yazık ki anne kıymeti bilen anne sözünü dinleyen pek nadir kalmıştır ama onlar bilmezler mi anneler her şeyden önce çocuklarını düşünür. Size bir tavsiyem anneniz yaşıyorsa kıymetini bilin zira mezar taşına anne deyip ağlamanın bir faydası olmayacaktır. Bunu neden mi anlattım size gelin size anne sözünü dinlememenin ve sonucunu yaşanan gerçek bir hikayeden yani ramazan ve Mardinli hikayesinin başlangıcını anlatayım. Ramazan kimsenin lafını dinlemeyen bir yapıya sahip olduğu halde Mardinlinin sözünü dinler ve gider annesine anlatır. Her şeyi anlatır en baştan bu yana her şeyi
Sana bunları söyleyen çocukla arkadaş ol oğlum senden bunları isteyen biri hayatta senin kötülüğünü istemez diye baslar annesi lafa ve şöyle devam eder
- Oğul bu kız sana olmaz bu kızda benim içimi yakan bir şeyler var gel vazgeç bu sevdadan hem bak daha güzelleri var isteğin başka kim varsa kabulümdür ama elif olmaz oğul.
Bu cevap ramazanı pek tatmin etmez ses etmeden çıkıp gider evden kısa bir süre yürüdükten sonra okulun bahçesinde arkadaşları ile oturan ama sesi soluğu çıkmayan düşünceli çocuğa gözü takılır evet o Mardinliydi seslenir
- Hey arkadaş gel buraya hele konuşalım konuşmamız yarıda kalmıştı
Mardinlinin bütün arkadaşları o yürürken arkasından ramazan abiye atar yapmıştı geçen yazık olacak çocuğa gidip konuşalım yabancı yeni gelmiş tanımıyordu seni falan diyelim diyenler oldu ama kendilerinin de dayak yeme olasılığına karşı gidemediler. Uzun ve dikkatli bir şekilde seyre daldılar. Mardinli ramazana doğru yavaş yavaş yürürken ramazanın cebindeki neşteri çıkardığını gören arkadaşları iyice korkmuştu. Mardinli ramazanın yanına gitmişti elindeki neşterle ilk kendi avuç içini kesen ramazan Mardinli ye bakıp
- Annem elife olur dedi ve senle kardeş olmamı istedi. Gel senle kardeş olalım annem bunu istedi benden olacak mısın kardeşim?
Ramazanın annesi ile tanışan Mardinli annesinin ne kadar bilgili ve diniyle bütün bir insan olduğunu bildiği için sorar
+  Bunu annen istedi diye mi yapıyorsun
Evet cevabını alan Mardinli ona uzatılan neşteri alıp oda keser avuç içini ve el sıkışırlar hiç kopmayacak bir bağ kurmak için. 

Tarih kitaplarına baktığımızda pek bu konu ile ilgili yazı bulunmaz ama yaşayan tarihlerin söylediklerine göre eskiden süt tası varsa avuç içi kesilir ve iki taraftan akan kan o süt kabına dökülür ki anne sütünün kıymetini bilenler o anne sütünden içen kardeşine kötülük yapmaz onu korur kollar bu yüzden kan kardeşi olmak için bu yol tercih edilir yani sen benim artık benim bir yanımsın  denmek ister süt olmadığı zamanlar ise avuç içi kesilir ve el sıkışılır mış  buda dinde verilen selamı temsil edermiş ve ilk tuttuğun elin seni dünyaya getiren meleklerin olduğuna inanıldığı gibi bir rivayet varmış buda ömür boyu o insana zarar vermemek için ve verilecek her türlü zarar için onu korumak anlamına gelirmiş.

Bunu gören herkes şaşkınlık içinde bakar ramazan ve Mardinli kan kardeş olmuştur artık Mardinli yalnız değildir onu koruyan sahiplenen bir abisi vardır. Peki Mardinli sözünü yerine getirecek mi ? Sözünü tutacağından emin olan ramazan bundan hiç bahsetmez. Aradan bir kaç gün geçer bir gün ramazanı o ilk konuştukları yere çağırır. Ramazan gidince Mardinli ve elifi görünce onla kardeş olmakla ne kadar haklı bir karar aldığını bir kez daha onayladı. Al bana anlattıklarını ona anlat ha sen ha elif dedikten sonra Mardinli oradan uzaklaşır. Okulun ilerisinde kullanılmayan bir park vardır Mardinli genelde orada takılır. Aradan baya bir vakit geçtikten sonra elif gelir oturur yanına direk konuşmaya başlar 

- Bak kardeşim hoş çocuk tanıyorum ramazanı gerçekten içinde merhamet olan dürüst mert bir çocuk yani yaptıkları olmasa gerçekten hayalimdeki kişi diyebilirim ama öyle şeyler yapmaya devam ederse ben onla olamam olmam da.

Ramazan  bir eroin bağımlısıdır. Bunu kendince elife karşı olan duygularından ailevi sorunlardan hayattaki dertlerden dolayı başladığını anlatmıştır Mardinli ye ve söz vermiştir kendisine eğer elif onu gerçekten severse bırakacağını söylemiştir. Bunun üzerine lafa girer.

- Şimdi o kullandıklarını bırakacağına dair söz versem sana şans tanıyacak mısın ?

+ Yani olur niye olmasın dediğim gibi bıraksın bundan emin olayım gerçekten bir şans vereceğim

- Ben ona oldu dediğini bildireyim ( der ve gülerler )

Ramazan verdiği sözü tutar ve bir daha kullanmaz.

 Evet ramazanın çocukluktan beri kurduğu hayali artık gerçekleşmiştir. En çok isteği şey olmuştur tabi bu süre zarfından Mardinli ile ramazanın arasındaki bağı kuvvetlendiren birçok olay gerçekleşmiştir. 

Ramazanın Unutma hayat bir satrançtır lafı ile tanıtacaktır herkese en önce sevdiğine Mardinli hayalini kurduğu kişiyi bulmamıştır daha ondan ramazanla hayal kurar ara ara böyle olacak şöyle olacak her şey güzel  her şey on numara ama hayatta hiçbir şeyin garantisi yoktur hayallerinde en kötü yanı buya kurması güzeldir ama o kadar emek verip kurduğun hayalinin yıkılmasını izlemek o kadar yakar ki canını insanın. Ramazanın " Hayat bir satrançtır" lafı ile tanıyacaktı sevdiğini ve hayatını öyle yaşayacaktı. Peki kime karşı kullanacaktı Mardinlinin hayalindeki şımarık ve onu gerçekten sevdiğini düşündüğü kızın etrafındaki ona zarar verenlere karşı kullanacaktı.

-Sizde deneyin piyon verip çok şah alan gördüm. İşe yarıyor gerçekten eğer yapmasını bilirseniz .  

- Bu bölümün adını anne kattım çünkü hayalini kurduğum kişi yani hayalini kurduğum kişi dediğim insan anne kıymetini bilmiyordu bir gün okursa geç olmamıştır diye temenni ederim !