Koreye geldik yeni ev bakmaya başladık. Kyrstal benden önde gidiyordu her eve girmekten yoruldum ama onun eskisi gibi mutlu görmek istiyorum.
-Kaeun bu ev
-Ah, geliyorum
Evi gerçekten bende beğendim yan evden sorduk 5 dk sonra geleceğini söyledi adam. Merdivenlerde bekleyeme başladık, Kore' i çok özlemiştim buranın stresi insanı yorsada buna alışıyordu bünye. Ev sahibi orta yaşlarda biriydi, ev eşyalarıyla doluydu eşyalar cidden çok güzeldi. Ama Kyrstal bunları seviçeginden emin değilim o genellikle açık tonları sever.
(Kyrstal )
-Burayı tutuyorum
-Siz ikiniz mi kalacaksınız. Deyiverdi bazen birlikte bazen de tek şimdi nasıl söylemeliyim ?
-Hayır kendisi kalacak. Kaeun bir abla gibi araya girip beni kurtardı.
Yukarıyı gezmeye başladım ev çok güzeldi beğendim. Odaları gezerken bir oda resimlerle doluydu resimler tozla kaplıydı elimle sildim ama toz hemen dağıldı hapşurdum arkadan gelen sesle irkildim.
-Ne yapıyorsun burda? Kaeun du benim gibi şaşkın etrafına bakmaya başladı. Ama birden bağırmaya başladı yanına gittiğimde resime bakıyordu. Bu kız bana benziyordu sanki ikizim gibiydi ama kim di...
-Senin ikizin varmı Krystal? Gözleri pörtlemiş Kaeun bana bakıyordu büyük bir kahaka attım hala şaşkın bana bakıyordu.
-Olsa bilmez misin? Ama cidden kız benim ikizim gibiydi. Acaba bu ev onun mu?
-Bu resimleri atalım.
-Hayır kalsınlar belki ev sahibi almaya gelir. Kaeun tuhaf bakmaya başladı hala o kızda takılı kalmıştı gülmemek için kendimi zor tutuyorum. İnsanlar çift yaratılır diyorlardı galiba doğru.
Bezle etrafı silmeye başladık koltukları durumu olmayan birisine verdik. Değerli eşyaları resimlerin olduğu odaya koydum ev sahibi almaya gelebilir. Resimlerin üzerindeki tozları silmeye başladım kızın yanında yakışıklı biri vardı esmer di. Ama yakışıklı, çekiciydi beğendim aralarında ne geçti acaba sehunla biz gibi mi acaba?
Odaları havalandırdım pis koku dağılma başladı. Aşağıya Kaeun nun yanına indim ramen yapıyordu mezeler koydum masaya hemen oturdum Kaeun tabaklara koymaya başladı. Aklım o resimdeki kızdaydı acaba ne oldu da ayrıldılar. Erkenden almaya gelirler umarım..
°°°°
Hava almak için evden çıktık. Sehun ne yapıyordur ? Ah onu düşünmek istemiyorum ama neden hala onu düşünüyorum yoruldum onu hala unutmadım nasıl da unutucaktım ki zaten.
Kaeun ev için süsler bakıyordu. Karşıda duran çiçekçiye girdim çok güzel kokuyordu. Ev çiçekleri şimdi pes etmek yok.
Eve yavaş adımlarla eve geldik. Acaba burda ne yaşadılar ? Çiçekleri balkona koydum, toprakları saksıya koydum sanki izleniyormuş gibi hissediyordum. Ayağa kalktım sağ soluma bakınmaya başladım ama hiçkimse yoktu Sehun keşke burda olsaydın görüşmesek bile seni istiyordum.
Aşağıya indigimde Kaeun uyuyordu üstü açıktı üst kattan battaniye aldım benim yüzümden o da yorulmuştu. Yarın iyi mutlu biri olarak geri dönücem.
Battaniyeyi üstüne örtüm, yukarıya çıktım pencereden dışarıya bakmaya başladım. Biz söz vermiştik, ama neden sözü tutamıyorduk? Belki de böyle olması iyi olabilir.
Kai
Yarın Koreye dönüyoruk, Yoona yı çok özledim çamdan dışarıya baktım biz söz vermiştik aslında birlikte ölmemiz gerekiyordu söz tutmamak bize göre değildi biz bu değildik. Şimdi ne yapmalıyım, kalbim olmadan yeni birisine nasıl kapılabilirim? Suho elinde ilaçlarla içeriye girdi hadi ama içmek zorunda değilim.
-Bana öyle bakma içmek zorundasın!
Bunu da nerden anladı! Suho annem gibi davranması her zaman yanlız değilim anlamına gelse de şuan cidden yalnızım kalbimin sahibi yok, sözümü tutamadık.
Başımla 'tamam' anlamında salladım. Su ve hapı aldım, yuttukdan sonra Chanyeol odaya daldı.
-Sizinle bir konuda konuşmam gerek
-Ne oldu? Suho dedikten sonra Chanyeola döndüm insanı meraktan çatlatmak gibi hali vardı.
-Kai senin evin satılmış...
-Ne? Nasıl olur kim yaptı? Suho...?
-Kai, o evde kalamazsın artık sürekli üzülüceksin Yoona senin üzülmeni istemezdi, eve de eşyalar da yok.
-Bunu bana sormadan nasıl yaparsın? O yoksa bile, o hala benimle yaşıyor. Eşyalar nerde?
-Yeni taşınanlar çöpe atmışlar.
Gözlerimden yaşların akmasına izin verdim. Kalbimden gitmişken, neden ruhumdan da gidiyorsun? Seni çok özledim...